Havayolları endüstrisinin görünümü pozitif
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, küresel havayolları endüstrisinin görünümünü “pozitife” çevirdi.
Kredi derecelendirme kuruluşundan yapılan açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele amacıyla yapılan aşılamalar nedeniyle küresel havayolları endüstrisinin görünümünün “negatiften” “pozitife” çevrildiği bildirildi.
Açıklamada, görünüm değişikliğinin, küresel havayolları endüstrisinin temel unsurlarında gelecek 12-18 aylık dönemde bariz bir iyileşmenin görülmesi yönündeki beklentiyi yansıttığı kaydedildi.
Küresel ölçekte devam eden aşılamanın, hükümetlerin sınır girişlerinde uyguladığı testler ve karantina uygulanması gibi sınırlamaların azaltılması için imkan verebileceği vurgulanan açıklamada, iş amaçlı seyahatlerde nispeten daha yavaş bir talep büyümesi beklense de yolcuların akraba ve arkadaşlarını görebilmek için yoğun bir şekilde uluslararası seyahatlere yönelmesinin öngörüldüğü belirtildi.
Kredi derecelendirme kuruluşunun açıklamasında, birçok ülkede ofislere dönüşün sonbahar döneminde başlamasının beklendiği, dolayısıyla bu dönemden itibaren uluslararası iş amaçlı seyahatlerin de artacağı bildirildi.
ABD’de marttan itibaren iç hat uçuşlarında görülen talep artışının, kitlesel aşılamaların önemini gösterdiğinin belirtildiği açıklamada, ABD iç pazarındaki toparlanma işaretlerinin ilerleyen dönemde aşılamalar arttıkça dünyanın geri kalanına da yayılmasının beklendiği ifade edildi.
Açıklamada, ABD’de sekiz havayolunun iç hat uçuşlarının 2021 yılının yaz döneminde, salgın öncesindeki dönemine kıyasla en az yüzde 80 kapasite ile faaliyet göstermesinin beklendiği vurgulandı.
Bazı ülkelerdeki yüksek vaka sayıları, sınırlı sayıda kalan aşılamalar ve devam eden kısıtlamaların Avrupa’da yolcu talebinde beklenen talep artışını engellediği kaydedilen açıklamada değerlendirmesine yer verilen Moody’s Başkan Yardımcısı Jonathan Root şu ifadeleri kullandı:
“Salgının sürmesi, çeşitli ülkelerde ve farklı zamanlarda havayolu seyahatlerinde yeni aksamaların oluşması riski anlamına gelse de, biz artan aşılamaların gelecek 12-18 aylık dönemde sınırlardaki kısıtlamaların azaltılmasına ve seyahat talebinin artmasına neden olacağını düşünüyoruz.”