Şehirler nasıl akıllı dönüşür?
Geleceğin şehirleri 'akıllı şehir' tanımıyla yükseliyor. Kentteki insanların hayat kalitesini artırırken, sürdürülebilir bir sistem ortaya koyma amacını taşıyorlar.
DUYGU ERDOĞAN- İleri yaşamsal teknolojilerin kullanıldığı şehirler özellikle depremler karşısında en büyük güvencelerden biri olarak gösteriliyor. İstanbul gibi tehdit altındaki kentleri hem depremden önce hazırlamak, hem de bir deprem sonrasında yönetmek için teknoloji kullanımı oldukça değerli. Akıllı şehirler ve bu kapsamdaki gelişmeleri Infinidium Technologies CEO'su Berk Ündeğer anlatıyor...
Akıllı şehir ulaşımında Türkiye genelinde yapılması gereken çalışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz; bu kapsamda İstanbul ve yeni yapılaşma içinde olan deprem şehirleri için neler önerirsiniz?
Akıllı şehirler, ekolojik sistemle uyumlu fiziksel, dijital ve insan sistemleri ile kişilerin hayat kalitesini artıran, modern ve sürdürülebilir bir gelecek sunan şehirlerdir. İleri yaşamsal teknolojilerin kullanıldığı şehirler özellikle depremler karşısında en büyük güvencelerimizden biridir. Bu noktada İstanbul başta olmak üzere ülkemizin büyük bir kısmında hâkim olan fay hattı üzerindeki şehirlerin daha güvenli ve sürdürülebilir hale getirilmesi adına akıllı şehir teknolojilerine büyük iş düşüyor. Hepimizin bildiği gibi akıllı şehirler inşa edilirken teknolojinin tüm imkânlarından faydalanılarak, başta depremler olmak üzere birçok doğal afete karşı önleyici tedbirler rahatlıkla alınabiliyor. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımı sayesinde depremlerin maddi ve manevi kayıplarını minimize etmek mümkün hale geliyor. Bu noktada mevcut yapı stoğunun yenilenmesi başta olmak üzere yeni yapılaşan her alanda yaşamsal teknolojilerden yararlanmak kaçınılmaz bir hale geliyor. Çünkü akıllı teknolojilerin sağlayacağı verilerle depremleri öngörebilme şansımız var. Şehirlerin izlenebilir ve ölçülebilir olması sayesinde dünyada sayısız örneği olan güvenli ülkelerden biri olabiliriz. Açıkçası bu teknolojilerin kullanımının artması için de teşvik politikalarının uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. Bu noktada depreme karşı şehirlerimizin akıllı dönüşümü şart.
Dünyada bu alanda öne çıkan ülkeler ve uygulamaları nelerdir?
Akıllı şehirlerin olmazsa olmazları arasında afet yönetim sistemleri yer alıyor. Bu sistemlerde kullanılan teknolojiler sayesinde, toplanan veriyi yorumlayarak erken dönemde önlem almayı ve depreme karşı bir adım önde olmayı kolaylaştırıyor. Akıllı kentlerde büyük veriyi üretecek çözümler, deprem ve afet gibi acil yönetim sistemlerinde kritik bir bilgi akışı için hayati önem taşıyor. Dünyada bu alanda öne çıkan ülkelerin başında Japonya, Şili ve Meksika geliyor. Özellikle de deprem ülkesi olmasına rağmen bu sorunu çözmüş olan Japonya'ya baktığımızda IoT teknolojilerini ve yapay zekâyı görmek mümkün. Japonya, bugün dünyanın en gelişmiş nesnelerin interneti (IoT) tabanlı deprem uyarı sistemlerine sahip. Bu sistemler genel olarak fay hatlarının yakınında son derece hassas algılayıcılar yerleştirerek çalışıyor ve kullanıcı ile merkez üssü arasındaki mesafeye bağlı olarak 90 saniyeye kadar uyarı sağlayarak depremlerin yıkıcı etkisi asgari seviyeye düşüyor. Ayrıca ülkedeki her vatandaşın akıllı telefonunda deprem ve tsunami acil durum uyarı sistemi yer alıyor. Bu sistem, yaklaşan depremden kısa bir süre önce haber vererek kişinin hızlı bir şekilde önlem almasını sağlıyor. Geleceğin taşımacılığı olarak değerlendirilen "shinkansen" ağları (hızlı tren) ise Japonya'da çok yaygın. Trendeki yolcuların güvenliğini sağlamak adına ülkedeki tüm trenlerde gerektiğinde durmasını sağlayacak deprem sensörleri bulunuyor. Tüm bu bildirimleri ise akıllı teknolojik alt yapılar sağlıyor.
Kendi çalışma alanınızı anlatabilir misiniz?
360 derece hizmet sunan bir mühendislik ve teknoloji şirketiyiz. Ticaret dünyasının ve kentlerin değişken dinamiğini doğru tespit ederek güvenlik, haberleşme, taşımacılık, çevre, toplu ulaşım teknolojileri ve savunma sanayi başta olmak üzere birçok alanda ürün ve proje geliştiriyoruz. Yurt içi ve yurt dışında alanında öncü müşterilerimize SLA, outsource yazılım hizmeti, ürün tasarımı ve zayıf akım projeleri gibi hizmetler de veriyoruz. Uçtan uca mühendislik projeleri, özel yönetim ve endüstri çözümleri ile farklı sektörler için yeni stratejiler, yönetim kabiliyetleri ve istatistiksel veriler ortaya çıkarırken aynı zamanda Karakutu Telemetri (Olay Kaydedici), Güvenli Sürüş Sistemi, Endüstriyel Bilgisayar, Görüntü İşleme Teknolojileri, Akıllı Kameralar, Mobil UPS, Ses Sistemleri, Yolcu-Şoför Bilgilendirme Sistemleri, İnteraktif Görüntü İşleme, Bilgi/ Eğlence donanımları ve yazılımları gibi pek çok ürünle anahtar teslim projeler gerçekleştiriyoruz.
BERK ÜNDEĞER/ D HAKAN AKGÜN
Gelecek dönemlere ilişkin yeni planlarınız var mı?
Kendimize ulusal ve uluslararası iş birlikleri ile yüksek bir büyüme hedefi koyduk, hali hazırda Türkiye dışında New York, Dubai ve Romanya'da ofislerimiz mevcut. New York'ta trafik yönetimi alanında önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Aynı zamanda Avrupa ve Amerika'da yeni ofisler açma hedefimiz de var. Bu hedefe ulaşabilmek adına çalışmalarımızın yol haritasını çizdik. Diğer hedefimiz ise geçen sene ciromuzun yüzde 30'unu oluşturan ihraca.t oranını yukarı çekmek ve işimizin omurgasını oluşturan Ar-Ge yatırımlarımızı hızlandırmak. Yakın dönemde odağımızdaki iş kolu ise savunma sanayii. Bunun altında Türkiye'nin geçtiğimiz yıl, savunma sanayii konusunda bulunduğu bölge özelinde lider rolü üstlenerek önemli bir atılımda bulunması yatıyor. Biz de ülkemizin yakaladığı bu ivmeyi destekleyebilmek adına savunma sanayii için patentli teknolojiler ve projeler geliştirmeye odaklanacağız.
Yapılacak çalışmalar kapsamında yerli ürünlerin üretimi var mı?
Yüzde yüz yerli sermaye ile kurulduk ve kurulduğumuz günden beri kentlerin değişken dinamiğini doğru tespit ederek ihtiyaca uygun, sürdürülebilir, dinamik ve geleceği belirleyen ürünler geliştiriyoruz. Geliştirdiğimiz ürünlerin yüzde 90'ını kendimiz üretiyoruz. Ar-Ge çalışmalarımızı da yetenekli Türk mühendislerimizle yapıyoruz. Teknolojik buluş ve patentlere sahip bir teknoloji şirketi olarak Türkiye'ye katma değerli ürünler kazandırıyoruz.
İklim programları kapsamında geniş yer bulan atık dönüşümü konusunda çalışmalarınız var mı?
Bugün ve gelecek nesiller için kritik olan yenilenebilir enerji konusunu çok önemsiyor; belediyeler ile şehir atıklarının toplanmasından bertaraf merkezlerinde enerjiye dönüştürülmesine kadar olan tüm süreci uçtan uca yöneten ve destekleyen çözümler sunuyoruz. Bertaraf merkezine gelen atıklar, teslim edildiği sistem tarafından belirlenerek tonaj bazında üretim kapasiteleri ve günlük hacimleri kolaylıkla izlenebiliyor.