SKORER
PEMBENAR
CADDE
YAZARLAR

Oyunu kazanmak mı Oyunda kalmak mı?

Sonlu oyunların amacı kazanmak. Sonsuz oyunda ise tüm amaç hayatta kalabilmek. Futbol maçı sonlu oyun. Ama bir işletmenin faaliyeti sonsuz oyun. İki oyun arasında önemli bir zihinsel farklılık var. Yakından bakalım...

|

Servet Yıldırım/ servet.yildirim@milliyet.com.tr - Dünya bir oyun alanıdır. İnsanı içeren her olay ise bir çeşit oyundur. İki tür oyun vardır. Biri sonlu oyun, diğeri ise sonsuz oyundur. Sonlu oyunların amacı kazanmaktır. Oyuncu kazanmak için oynar. Oyunun kazananları ve kaybedenleri vardır. Bir başı ve bir de sonu vardır. Kuralları ve senaryoları da aşağı yukarı bellidir. Sonsuz oyun ise daha farklıdır. Bir başı ve sonu yoktur. Hatta sabit kuralları bile bulunmaz. Tüm amaç oyunda, yani hayatta kalabilmektir. Bir futbol maçı sonlu bir oyundur. Ama bir işletmenin faaliyeti sonsuz bir oyundur. Oyun asla bitmez. Sonlu oyun - sonsuz oyun karşılaştırmasını geçen ay gittiğim Vietnam'da savaş müzesini gezerken hatırladım. "Sonsuz Oyun" kitabının yazarı Simon Sinek kitabında Vietnam savaşını örnek olarak verir. 1960'larda Vietnam'a saldıran Amerikalılar için savaş sonlu bir oyundu. Kafalarında savaşın bir başlangıcı, bir de sonu vardı. Vietnam'a gidecekler, bombalayacaklar, işgal edecekler ve kazanacaklardı. Ve en sonunda almak istediklerini alıp geri döneceklerdi. Amerika'dan kalkıp, okyanusu aşıp Vietnam'a savaşmaya giden Amerikan askerlerinin kafa yapısı buydu. Ülkelerinde onları bekleyen Vietnamlılar ise tamamen farklı bir zihin yapısı içindeydiler. Onlar için bu sonsuz bir oyundu. Vietnamlıların amaçları kazanmak değil hayatta kalmaktı, ülkelerine sahip çıkmaktı. Onlar için savaşın bir başı ve bir sonu yoktu. Savaşın sona ermesi için gün sayan Amerikalı askerler oyunu kazanmaya çalışıyorlardı, Viet Konglar ise oyunda kalmaya odaklanmışlardı.

Savaşa nasıl baktılar?

Yıllar süren savaşta Amerikan askerleri Vietnam'da girdikleri çoğu muharebeyi kazandılar. Daha güçlü silahlara sahiptiler. Vietnamlılardan çok daha az can kaybı verdiler ama nihai olarak savaşı kaybettiler. Çünkü Amerikan askerleri sonlu oyun oynuyorlardı, Vietnamlılar ise sonsuz oyun. Amerikan askerleri savaşı bitirip ülkelerine döneceklerdi, Vietnamlıların ise gidecek başka yerleri yoktu. Sonlu ve sonsuz oyun kavramını ilk ortaya atan James Carse'dır. Carse New York Üniversitesi'nde din tarihi ve edebiyatı alanında fahri profesör olan Amerikalı bir akademisyendi. 1986 yılında yayınlanan "Sonlu ve Sonsuz Oyunlar" (Finite and Infinite Games) adlı kitabı yayınlandığında çok ses getirmişti. Ama sonra unutuldu. Akıllarda kalan tek şey Carse'ın "Sonlu bir oyun kazanmak amacıyla oynanır. Sonsuz bir oyun ise oyunda kalabilmek amacıyla oynanır" sözü oldu. Konuyu popüler yapan ise Amerikalı yazar ve liderlik konusunda konuşmacı olan Simon Sinek oldu.

Her şirket sonsuz bir oyunun tarafı... Nasıl mı?

Sonlu ve sonsuz oyun oynayanlar arasında önemli bir zihinsel farklılık vardır. Sonsuz oyun oynayanlar için değişim esastır. Değişimi anlayarak ve ona uygun davranarak oyunda kalmayı başarabilirler, değişime yol açan faktörlere meydan okuyabilirler. Sonlu oyun zihin yapısını taşıyanlar için ise değişim farkında olunan bir kavram değildir. Bundan dolayı değişen koşullar ve ortaya çıkan şoklar karşısında zorlanırlar. Aynı şey işletmeler için de geçerlidir. Kazanmak önemlidir ama tek amaç olamaz. İşletmeler için asıl amaç varlığını sürdürmek olmalıdır. Bunu unutup kazanmaya odaklanıldığında, yani sonlu oyun moduna geçildiğinde kısa vadede bazı kazanımlar olabilir. Başarılı bir görüntü verilebilir ama orta ve uzun vadede sıkıntılar yaşanır, hatta oyunda dışında bile kalınabilir. Bir zamanların parlak markaları ya da şirketleri olup da sonrasında iflas eden ya da pazardaki lider konumlarını kaybeden birçok şirketin hikâyesinde sonlu ve sonsuz oyun farklılığını görebiliriz. Bu şirketler sonlu oyun oynamakta ısrar edip sonsuz oyun moduna geçememişlerdir. Sonsuz oyun oynayan rakiplerine pazarı kaptırdılar. Bazıları ise kazanmak için oynadıkları oyunda oyun dışında kaldılar. Genelde yöneticilerde kısa vadeli bakışa yatkınlık vardır. Kârlılığa çok fazla odaklanırlar. Oysa Simon Sinek'in altını çizdiği gibi kârlılık ya da para nihai amaç değil sadece motorları çalıştıran yakıttır. Sonsuz oyun bakış açısına sahip liderler kültüre önem verirler. Güçlü bir kültür yaratırlar ki onlar şirkette olmadıklarında bile bu kültür devam edebilsin.

Peki bu durumda başarı koşulu ne?

Simon Sinek'in dediği gibi, "Sonsuz oyuncu, bazen rakibinizin daha iyi bir ürüne sahip olduğunu ve bazen de sizin daha iyi bir ürününüz olduğunu bilir. Bazı zamanlarda siz önde olabilir ve bazı zamanlarda geride kalabilirsiniz. Ancak en iyisi olmak, en kötüsü olmak veya rakibinizi yenmek diye bir şey yoktur. Sadece önde veya geride olma durumu vardır... Siz aslında sadece kendinizle rekabet ediyorsunuz. Hedef, kurumumuzun daha iyi bir versiyonunun nasıl olması gerektiğidir." Sonsuz oyunda başarı için Sinek'e göre bazı önemli koşullar vardır. Mesela haklı bir nedeniniz olmalı. Çalışanları her gün işe getiren, daha yüksek maaşlı iş alternatiflerine rağmen firmada çalışmaya devam ettiren bir neden olmalı. Bu da vizyondur. Diğer bir şart güçlü liderliktir. Burada bahsedilen güçlü liderlik otoriter liderlik değildir. Şirketteki tüm liderler bir uyum içinde bir araya gelebilmeli, cesur kararları alabilmeliler. Burada kastedilen kolektif liderliktir. Sonsuz oyun oynuyorsanız birbirine güvenen takımlar oluşturmalısınız. Rakiplerinizi yenmeye aşırı odaklanıp körleşmeyin. Bunun yerine onlardan öğrenmeye odaklanın. İyi bir rakip sizin zayıflıklarınızı görmenize ve daha iyi olmanıza neden olur. İyi bir rakip varsa pazar da büyür. Sonsuz oyun oynayan değişime açık olmalıdır. Sonsuz oyunda sabit stratejiler yerine daha esnek stratejilere yer vardır. Sonuç olarak; oynaklığın, belirsizliğin ve karmaşıklığın arttığı günümüz dünyasında başarılı liderler ve güçlü işletmeler sonsuz oyun oynuyorlar. Eğer siz oynamıyorsanız kafa yapınızı değiştirip sonsuz oyun moduna geçmenizde büyük fayda var.

 

© Copyright 2024

Türkiye'den ve Dünya’dan son dakika haberler, köşe yazıları, magazinden siyasete, spordan seyahate bütün konuların tek adresi milliyet.com.tr; Milliyet.com.tr haber içerikleri izin alınmadan, kaynak gösterilerek dahi iktibas edilemez, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde yayınlanamaz.