‘Muhtişim’ ihracat yolda!
7’den 70’e herkesin tanıdığı, ‘muhtişim’ kelimesinin günlük kullanıma girmesine yol açan Kral Şakir, animasyon dünyasının ağır toplarının rekabet sahası olan Avrupa ve Amerika pazarıyla tanışmak için gün sayıyor. Varol Yaşaroğlu, “Dünyada markalaşmamız Türkiye’ye inanılmaz bir ekonomi getirecek” diyor.
Serkan Arman- Çizgi karakterler Kral Şakir, kardeşi Canan, Fil Necati, Mirket yepyeni bir maceraya hazırlanıyor: Bu kez hedefleri Türkiye’nin ihracatına güç katmak! Artık 7’den 70’e herkesin tanıdığı, ‘muhtişim’ kelimesinin günlük kullanıma girmesine yol açan Kral Şakir’in yaratıcısı Varol Yaşaroğlu iddialı... Şu anda Ortadoğu’nun ağırlıkta olduğu 23 ülkede gösterilen Kral Şakir’i animasyon dünyasının ağır toplarının rekabet sahası olan Avrupa ve Amerika pazarıyla tanıştırmak için gün sayıyor. Varol Yaşaroğlu, “Kral Şakir şimdi Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölgesinde yayınlanıyor. Şu sıralar lisans şirketimiz Avrupa’da pazarlamaya başlıyor. Bizim dizi sektöründen ayrılan bir yönümüz var, daha avantajlıyız. Yurtdışında tuttuğumuz andan itibaren lisans sektörümüz devreye giriyor. Çok daha güçlü bir ekonomimiz var çünkü bu işin en büyük getirisi lisans tarafı. Kral Şakir Türkiye’de bu konuda kendini kanıtladı. 60’ın üzerinde şirketle kırtasiyeden oyuncağa, tekstilden dondurmaya ürünü var” diyor.
Animasyon nasıl şahlanır?
Varol Yaşaroğlu, eğlenceden sağlığa, turizmden eğitime ihracatçı hizmet sektörü şirketlerini şemsiyesi altına toplayan Hizmet İhracatçıları Birliği (HİB) üyesi olduklarını da hatırlatıyor. Bilindiği gibi HİB’in hedefi 2022 yılı sonunda 90 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmek. 2025 yılı için belirlenen hedef ise 110 milyar dolar. Dünyada büyük bir hayran kitlesi edinen Türk yapımlarının bu ihracat hedefine önemli bir katkı sağlaması bekleniyor. Animasyon sektörünün lisanslı ürün satışını da hesaba katarak dizilerden çok daha katma değerli olduğuna dikkat çeken Yaşaroğlu şunları söylüyor: “Animasyon sektörünün şahlanması için daha çok teşvik edilmesi gerekiyor. Teşvikler şu an oyun sektöründeki kadar değil. Bu işin büyümesi için lisans sektörü gelişmeli. Teşvikler artıyor ama yeterli değil. Kral Şakir’i dünya çapında bir marka yapmak istiyoruz. Bunun için yurtdışında marka tescili şart. Bütün dünyayı kapsayan bir marka tescili ise milyon dolar... Dünyada markalaşmamız Türkiye’ye inanılmaz bir ekonomi getirecek.” Yaşaroğlu Avrupa ve Amerika’ya girerken nasıl bir strateji izleyeceklerini de Türkiye örneği üzerinden şöyle anlatıyor: “Biz önce diziyle başlıyoruz, hemen ardından kitap çıkıyor. Kral Şakir’de izleyici olarak kız ve erkek çocuk oranı eşit. Bu dünyada çok görülen bir şey değil. Kitap ise en çok satan lisanslı ürünümüz. En gurur duyduğum taraf da burası.”
Metaverse biçilmiş kaftan
Varol Yaşaroğlu işi gereği teknolojiyi çok yakından takip ettiğini anlatıyor: “Bir yol haritası çizdik. Kral Şakir’in önce NFT’si (nitelikli fikri tapu), ardından oyunu gelecek. Onunla bağlantılı da bir metaverse dünyası. Metaverse ilk parladığında bize çok teklif geldi. Orada bir dünya kuruluyor ya, herkes haklı olarak bize geldi çünkü biz Kral Şakir’de o dünyayı kurmuştuk. Çok acele etmedik. İşbirliğiyle ilerleyeceğiz. Orada olmamız gerekiyor.” Gerçek oyuncularla Kral Şakir’in birleşeceği bir ‘live action’ film de yolda. Yaşaroğlu, “Space Jam gibi olacak. Yurtdışında çizgi karakterler için paralel evrenler kuruyorlar. Mesela Örümcek Adam’ın 5 ayrı versiyonu var. Kral Şakir için 10 tane farklı paralel evren kurduğunuzu düşünün. Bu beni çok heyecanlandırıyor. Ayrıca Star Wars’un yaptığı gibi belli karakterlerin ayrı maceraları da olabiliyor. Sağlam bir temel varsa işler çok ileri götürülebilir” diyor.
Dünyaya mesaj...
Disney Plus Türkiye’de yayınlanan ‘Kral Şakir Geri Dönüşüm’ filminin 26 ülkede gösterilecek olmasının kendilerini heyecanlandırdığını da anlatan Yaşaroğlu “Benim için en temel nokta sürdürülebilir bir dünya mesajı vermek. Bundan sonraki yol haritam bu. Bunu çok önemsiyorum çünkü dünya tehlikede. Filmin adını bile geri dönüşüm koyduk” hatırlatmasını yapıyor. Yaşaroğlu Kral Şakir’in yanı sıra süper kahraman hikâyesi Süper 1 Takım ve yetişkinlere yönelik çizgi film Fırıldak Ailesi’ne de çok inandıklarını ve üzerine eğileceklerini anlatıyor.
Tutkulu olana göre bir iş
Türkiye’de animasyon sektörüne yönelik ilginin giderek arttığına dikkat çeken Yaşaroğlu, 20 yılı aşan bir tecrübeye dayanarak şu tavsiyelerde bulunuyor: “Bu işi düşünenler çok severek yapmalı. Çünkü hemen para kazanılmıyor. Kaç senedir bu işin içindeyiz. Çekirdek ekibimizde yazar, çizer, animasyoncular var. Bu ekip 17 kişiden oluşuyor. Bir sinema filmi olduğunda ise dışarıdan ekiplerle 100 kişiye kadar çıkıyoruz ama kreatif kısım hep bizde. Bu işi yapmak için tutkulu olmanız gerekiyor. İşin her aşamasına hakim olmalısınız. Ben İTÜ’de inşaat mühendisliği okudum. Analitik düşünme kabiliyeti çok yardımcı oluyor. Bize bugüne kadar ortaklık teklifleri geldi. Ama biz biraz daha büyük düşünüyoruz. İşimizi mümkün olduğu kadar büyütmeye çalışıyoruz. Bu işte ofisin, makinenin değil fikri mülkiyetin değeri önemli. Biz 2000 senesinde Grafi2000 sitesiyle başladık. Çekirdek ekibimiz o yıllarda kuruldu, ekip ruhumuz oluştu. O ekibi gittikçe genişlettik. Bizim gibi çok animasyon firması yola çıktı. Biz önce güzel bir içerik üretelim istedik. Kral Şakir başladığında basit animasyonlarla yola çıktı. Bu bilinçliydi. Anlatım, espri, senkron güzelse iş bitiyor. İçeriğin, karakterlerin sağlam olması gerekiyor, sonra para kazanılır. Dünyaya satınca belki bir gün biz de Pixar (Amerikan animasyon stüdyosu) seviyesine ulaşırız.”