KOBİ'lere bol bol Avrupa Birliği desteği var

MİTHAT YURDAKUL- AB destekleri, doğrudan şirket erişiminin yanı sıra sanayi ve ticaret odaları üzerinden de alınıyor. Destekler rekabet gücünün korunması, çevreci üretim, teknolojik çözümler ve bölgesel işbirlikleri üzerine şekilleniyor.

Dijital geçiş sürecine yardım ve direnç artırmaya katkı

1- Tek Pazar Programı (SMP) Ağ ve Pazarlama:

Avrupa'daki KOBİ'lerin ve başlangıç şirketlerinin mobilite, taşımacılık ve otomotiv ekosistemlerinde inovasyon projelerini uygulamaları için finansal destek sağlayarak, Finansal Destek Üçüncü Taraflar (FSTP) olarak bilinen bir araç sunuyor. Yeşil ve dijital geçiş konularında, ekonomik başarı ve gelecekteki pazar değişiklikleri ve krizlere karşı dirençlerini artırmaya yönelik projeler destekleniyor. Fuarlara katılım (stand maliyetleri hariç), konferanslar ve forumlara katılım, eşleştirme etkinliklerine katılım, potansiyel müşteriler veya tedarikçilerle görüşmeler destek kapsamında. Finanse edilen ağ etkinliklerinin, başvuru sahiplerinin farklı türde etkinliklere katılımlarını kolaylaştırması gerekiyor. Böylece şirketler yeni pazarlara girebiliyor, ihtiyaçları için teknolojik çözümleri keşfedebiliyor, en iyi uygulamaları ve deneyimleri paylaşabiliyor, potansiyel ortakları tanımlayabiliyor, aynı zamanda yeni müşteriler veya tedarikçilerle tanışabiliyor. Bu etkinliklere katılım, başvuru sahiplerinin yeşil ve dijital geçişleri için değerli bilgiler elde etmelerine olanak tanırken otomotiv, taşımacılık ve mobilite ekosistemlerinde daha büyük görünürlük kazanmalarına, iş ve işbirliği fırsatlarını geliştirmelerine ve direnç seviyelerini artırmalarına katkıda bulunuyor.

Kimler başvurabilir?

Hibe programına Horizon Europe ile ilişkili ülkeler olan Arnavutluk, Ermenistan, Bosna-Hersek, Faroe Adaları, Gürcistan, İzlanda, İsrail, Kosova, Moldova, Karadağ, Kuzey Makedonya, Norveç, Sırbistan, Tunus, Türkiye ve Ukrayna'dan başvurulabiliyor. Başvuru sahiplerinin, projelerini başarıyla uygulamak için istikrarlı ve yeterli kaynaklara sahip olması beklenirken, bu kapsamda şirketin yasal temsilcisi tarafından imzalanmış bir taahhüt beyannamesi sunuluyor. Yıl sonuna kadar başvuruya açık olan programla şirketlere sağlanan desteğin bütçesi 15 bin euro.

2- Gençleri kapsayan Akdeniz işbirliği

Interreg NEXT MED Programı:

253 milyon euro'luk büyük bir bütçeye sahip olan Interreg NEXT MED, Akdeniz bölgesini karşılaştığı ortak zorluklara karşı daha dirençli hale getirmeyi amaçlayan ortak projelerin finansmanı yoluyla sınır ötesi işbirliğini destekleyen bir program. Interreg NEXT MED, AB'nin önemli bir aracı olan Interreg'in bir parçası. Interreg; AB üye devletleri, AB üyesi olmayan ülkeler, ortak ülkeler, denizaşırı ülkeler ve bölgeler arasında ulusal, bölgesel ve yerel aktörler arasında ortak programlar, projeler ve ağlar yoluyla Avrupa bölgesel işbirliğini teşvik ediyor. NEXT MED, Interreg'in B şeridi olan "Sınır Ötesi İşbirliği" kapsamında yer alıyor ve AB üye devletleri ile güney komşu ülkeler arasında Akdeniz Denizi Havzası'nda işbirliğine olanak tanıyor. İşbirliği alanı, 200 milyonun üzerinde insanın yaşadığı 15 ülkenin 100'den fazla uygun bölgesini kapsıyor. Proje, üç ana başlıkta toplanıyor:

Tematik projeler: Yenilikçi, çığır açan çözümlerin ortak geliştirilmesine ve test edilmesine odaklanarak tasarlanan projeler.

Gençlik odaklı projeler:

Yönetiminde yer alan personelin çoğunluğu 18-30 yaş arasında olan en az 2 kuruluşun ortaklığı gerekiyor.

Yönetişim projeleri:

Vatandaşların ve bölgelerin, özellikle yerel ölçekte sosyoekonomik ve çevresel refahını hedefleyen kamu hizmetlerini tasarlayen projeler kapsama giriyor. Proje kapsamında Türkiye'den Tekirdağ, Edirne, Kırklareli; Balıkesir, Çanakkale; İzmir; Aydın, Denizli, Muğla; Manisa, Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak; Antalya, Isparta, Burdur; Adana, Mersin; Hatay, Kahramanmaraş, Osmaniye yer alıyor. Dernekler, vakıflar, ticaret ve sanayi odaları destek için başvuruda bulunabiliyor.

3- Metan emisyonuna çevreci projeler

Horizon Europe Metan Emisyonu

Projesi: Çevreci üretimi hedefleyen projenin hedefi şu başlıklardan oluşuyor:

1-Tarım, atık ve petrol ve gaz endüstrisi gibi çeşitli kaynaklardan metan emisyonlarını ölçmek için yeni ve geliştirilmiş yöntemler geliştirmek.

2-Sulak alanlar ve ormanlar gibi doğal kaynaklardan metan emisyonlarını kontrol eden faktörleri daha iyi anlamak.

3- Bölgesel ve küresel ölçeklerde metan emisyonlarını ve emilim havuzlarını tahmin etmek için yeni modeller geliştirmek.

4-Projenin bulgularını metan emisyonlarını azaltmak için politika ve tedbirlerin geliştirilmesine katkıda bulunmak için kullanmak.

15 milyon euro toplam bütçeye sahip olan proje, Avrupa'nın önde gelen araştırma kurumlarından oluşan bir konsorsiyum tarafından yürütülüyor. Konsorsiyumum tepesinde ise Atmosferik ve Çevresel Araştırma Enstitüsü (INAR) yer alıyor. 2024'ten 2028'e kadar dört yıl sürmesi beklenen projeye, metan emisyonu ile ilgili proje geliştiren şirketlerin katılımı mümkün.

Sürdürülebilir turizm için önemli destek var

4- Sürdürülebilir turizm için sistemik döngüsel çözümler:

Proje, turizm sektörünü, kaynakların ve atıkların döngüsel kullanımı yoluyla daha sürdürülebilir hale getirmeyi amaçlıyor, turizm sektörünün tüm değer zinciri boyunca (konaklama, ulaşım, gıda, faaliyetler vb.) döngüsel ekonomi ilkelerini uygulamaya koymak için yeni ve inovatif çözümler geliştirilmesini içeriyor. 10 milyon euro bütçeli projeye 2023 yılı sonuna kadar başvuru yapılabiliyor. Projenin alt başlıkları şunlar:

*Araştırma ve İnovasyon:

Döngüsel ekonomi ilkelerini turizm sektörüne uygulamak için yeni bilgi ve teknolojilerin geliştirilmesine odaklı projeler

*Koordinasyon ve Destek:

Döngüsel turizm ile ilgili bilgi ve deneyimlerin paylaşılmasını ve bu alandaki politika ve düzenlemelerin geliştirilmesini teşvik ediyor.

*Kapasite Oluşturma: Turizm sektöründe döngüsel ekonomi uygulamalarının benimsenmesini teşvik etmek için paydaşların kapasitelerini geliştirmeye odaklanıyor.

5- Biyo-bazlı üründe hangi programa başvurulmalı?

Biyo-bazlı ürünler:

Biyo bazlı ürünler, bitki ve hayvan kaynaklı biyolojik hammaddelerden üretilen ürünler olarak tanımlanıyor. Bu kapsama biyoplastikler, biyoyakıtlar ve biyokütle gibi teknolojiler giriyor. Program, biyo-bazlı ürünlerin sürdürülebilirliğini ve şeffaflığını artırmak için dijital bilgi sistemlerinin geliştirilmesine odaklanıyor. Bu sayede, hem tüketicilere daha bilinçli kararlar verme imkanı sağlamak hem de biyo-bazlı sektörün verimliliğini ve rekabet gücünü artırmak amaçlanıyor. KOBİ'lerin yanı sıra büyük şirketlerin de başvurabileceği programın bütçesi 6 milyon euro. Program kapsamında desteklenen projeler şöyle:

Dijital Pasaportlar:

Ürünlerin yaşam döngüsü boyunca verilerini takip eden ve saklayan dijital kimlik bilgileri geliştirilmesi öngörülüyor. Bu sayede ürünün sürdürülebilirlik performansı hakkında şeffaf bilgi sağlanıyor.

Etiketleme ve Kimliklendirme:

Biyo-bazlı ürünlerin tüketiciler tarafından kolayca tanınmasını ve doğru şekilde değerlendirilmesini sağlayan etiketleme ve kimliklendirme sistemleri geliştirilmesini amaçlıyor.

Yaşam Döngüsü Analizi (LCA):

Biyo-bazlı ürünlerin çevresel etkilerini hesaplayan dijital araçlar geliştirilmesiyle, üreticilerin daha sürdürülebilir ürünler tasarlayabilmesi hedefleniyor.

Veri Platformları:

Biyo-bazlı ürünlerle ilgili verilerin toplanması, paylaşılması ve analizi için platformlar geliştirilmesi hedef olarak konuluyor.

Yapay zekada hibe almak mümkün mü?

6- Enerji sektöründe yapay zeka:

Yapay zekayı (AI) enerji sektöründe uygulamaya yönelik test ve deneyim birimlerini destekleyen bir Avrupa Birliği hibesi programı. Enerji sektöründe yapay zeka çözümlerinin test edilmesini ve ticari kullanıma hazır hale getirilmesini amaçlayan programın hedef kitlesinde KOBİ'ler de bulunuyor. Program kapsamında; enerji üretimi ve dağıtımı, enerji verimliliği, akıllı şebekeler, yenilenebilir enerji kaynakları ve elektrik araçları altyapısı yer alıyor. Bütçesi 16 milyon euro olan proje süresi 3 yıl. Programa başvuru için belirlenen projenin, programın öncelik alanlarından birine hitap etmesi, yenilikçi ve yüksek etkiye sahip olması, en az 3 ülkeden bir konsorsiyuma sahip olması ve sürdürülebilir ekonomi özelliklerine sahip olması isteniyor.

7- Turizmde inovasyon nasıl destekleniyor?

COSME Turizm Programı:

COSME (İşletmelerin ve KOBİ'lerin Rekabet Edebilirliği) Programı genel olarak; Avrupa'nın ekonomik büyüme, istihdam ve sosyal entegrasyonun kilit taşlarından olan KOBİ'lere verdiği özel önem kapsamında, ihtiyaç duydukları bilgi, danışmanlık, teknik destek ve finansman gibi konularda KOBİ'leri destekleyerek yeni girişimlerin hayata geçmesini teşvik etmeyi ve iş ortamını iyileştirerek KOBİ'lerin bugünün küresel ekonomisine entegre olmalarını amaçlıyor. KOBİ'lerin turizm dönüşümüne yönelik toplam 8.5 milyon euro bütçeli COSME programında ise şu alt başlıklar yer alıyor:

1-Avrupa turizm ekosisteminin dönüşümüne doğrudan ve dolaylı mali veya danışmanlık desteği sağlayarak katkıda bulunmak.

2-AB turizminin dönüşümüne katkı sağlayacak yenilikçi konseptler ve projeler geliştirmek isteyen KOBİ'ler, start-up'lar ve girişimcilere destek olmak.

3-KOBİ'lerin yenilikçi projelerine doğrudan destek sağlanırken, sürdürülebilirlik ilkelerinin, erişilebilirlik özelliklerinin, inovasyonun ve dijitalleşmenin (yeni teknolojilerin kullanımı, yeşillendirme, veri) daha iyi benimsenmesi ve ayak izlerini takip etme kapasitesinin artması yoluyla turizm KOBİ'lerinin daha dirençli ve rekabetçi hale gelmesi.

4-Dijitalleşme, yeni teknolojiler, sürdürülebilirlik, erişilebilirlik, tüm müşteri tipleri için hizmetler, döngüsellik, yerel toplulukların katılımı ve uzun süreli ziyaretçiler üzerine inşa edilen yeni turizm iş modelleri.

5- Turizm değer zinciri boyunca işbirliğinin güçlendirilmesi.

6-Trans ulusal ve sınır ötesi işbirliği, bilgi transferi ve akran öğreniminin geliştirilmesi.

7-Yeşil ve dijital dönüşüm için uzun vadeli etkileri olan yatırımlar için en iyi uygulamaların geliştirilmesi ve sağlanması yoluyla turizm ekosisteminin Kovid-19 ve Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısının neden olduğu şoklardan kurtulmasına destek olunması.