İşte liderlerin 2023 ajandası: Dijital dönüşüm fırtınası
Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin gündeminde bu sene ‘dijital dönüşüm’ açık ara ilk sırada...
İş dünyasının tepe yöneticileri; DataExpert’in katkılarıyla BMI Business School tarafından yürütülen ve CEO, finans, pazarlama, teknoloji ile insan kaynakları yöneticilerini kapsayan araştırmada, şirketlerinin 2023 yılında odaklanacağı öncelikli alanları değerlendirdi. İki yıldır DataExpert tarafından yapılan araştırmada yaklaşık 5.000 C-Level yöneticiye, ‘2023 yılı ajandanızda yer almasını öngördüğünüz en önemli 3 başlık nedir?’ sorusu yöneltildi. Verilen yanıtlarda fonksiyon bağımsız tüm yöneticilerin ilk 3 sırasında ‘Dijital Dönüşüm’ün yer alması dikkat çekti. CEO’ların 2023 için ajandalarındaki öncelik sıralamasında dijital dönüşüm ilk sırada yer alırken bunu iş gücü ve yetenek dönüşümü ile şirket kârlılığı, EBITDA değerleri izledi. Finans yöneticilerinin yanıtlarında ise ilk sırayı şirket kârlılığı, EBITDA değerleri alırken bunu az farkla dijital dönüşüm takip etti. İnsan Kaynakları (İK), pazarlama ve teknoloji yöneticileri de ilk sırayı dijital dönüşüme ayıran fonksiyon liderleri oldu. Geçen yılki araştırmayla karşılaştırıldığında ise fonksiyon bazlı sıralamalara bakıldığında finansta önceliklerin değişmediği görülüyor. Geçen yıl İK önceliklerinde yer alan esnek çalışma ise yerini dijital dönüşüme bırakmış durumda. Pazarlamada dijital dönüşüm ve sürdürülebilirlik önemini korurken yeni iş modellerinin oluşturulması yerini şirket kârlılığı, EBITDA değerlerine bırakmış. DataExpert aracılığıyla bu araştırmaya katılan bazı yöneticiler 2023 önceliklerini nasıl şekillendirdiklerini Milliyet Executive için kaleme aldı...
200 yıllık şirket olma hedefine doğru
“İnsanı odağına alan bir kurum olarak bugün önceliklendirdiğimiz başlıklar var. Kurum kültürü bunlardan biri. Borusan’ın 200 yıllık bir şirket olma yolunda, hangi kültür ögelerini koruması gerektiği, hangi yeni yetkinlikleri kazanması ve geliştirmesi gerektiğine yönelik çok kapsamlı bir çalışma yürütüyoruz. Tüm çalışma şekillerinde Borusan kurum kültürünü geleceğe hazırlamak, yaşatmak, liderlerimizi bu konuda geliştirmek ve performans yönetimimizi uyumlamak bizim için önemli bir öncelik olacak. Dijital dönüşüm son yıllarda üzerinde ciddi emekler verdiğimiz bir başlık. Yaptığımız her işte insanın katkısını ön planda tutacak dijital dönüşüm projeleri hayata geçiriyor ve iş süreçlerimizi bu doğrultuda güncelliyoruz. Bu dönüşüme paralel olarak yeni yetenekler kazanılması ve dijital dönüşüme ayak uydurulması önem kazanırken bugün ve gelecekte ihtiyaç duyulacak yetenekler özelinde çalışmalarımızı sürdürüyor, Borusanlıların yetkinliklerini genişletebilecekleri gelişim fırsatları sunuyoruz. Tüm bu çalışmalarımız ise işveren markası ve çalışan bağlılığına hizmet ederken Borusanlılara mutlu ve verimli bir ortam sunmayı amaçlıyoruz. Dijital dönüşüm; iş gücü ve yetenek dönüşümü; kurum kültürü, işveren markası ve çalışan bağlılığı... Üçünün ağırlığının eşit olduğuna inanmakla birlikte kurum kültürünün hepsini kapsadığını düşünüyorum. Kültürden bahsettiğimizde işin içine dijitalleşme de giriyor yetenek dönüşümü de, işveren markası ve çalışan bağlılığı da. Hepsi birbirinden beslenen, birbiriyle uyum içinde olması gereken kavramlar. Tüm bunlar bir araya geldiğinde de kurum kültürünü oluşturuyor. Cesareti, azmi ve insanı her iş yapış şeklinde merkeze alan bir kültürümüz, en önemli yapı taşımız. Bu kültürün içindeki fırsat eşitliği, adalet ve kapsayıcılık ise en önemli yönetim felsefemiz. Tüm organizasyonda güvene dayalı ilişkiler kurmak, karşılıklı sevgi ve saygı ile yapıcı iletişim ortamları yaratmak kültürel önceliğimiz.
Strateji ve hedeflerimize ulaşmamızı destekleyecek en iyi yetenekleri grubumuza kazandırmayı ana hedeflerimiz arasında görüyoruz. Çalışan deneyimine bütüncül ve kapsayıcı olarak bakmak günümüzde yeteneği çekmek ve elde tutmak için öne çıkan başlıklardan biri. Borusan olarak geleceğin iş modellerini tasarlarken de en önemli odağımızın insan olduğunu biliyoruz. Bunun için yeteneği güçlendirme vizyonuyla ilerliyor, çeşitlilik ve kapsayıcılığı ilke ediniyoruz. Farklılaşan ihtiyaçlara yönelik çalışan deneyimini iyileştirerek mutlu,anlamlı ve üretken bir iş ortamı sağlamak istiyor şirket ve ekip içi iletişim aksiyonlarını önceliklendirerek çalışan bağlılığımızıda artırmayı hedefliyoruz.
Zamanın ruhuna uyum sağlama vizyonu...
Dijital dönüşümün amacı değer yaratmak, rekabette bir adım öne çıkmak, sürdürülebilir olmak, büyümek... Kurumlar hayal ediyor, hedef koyuyor ve bu hedeflerin gerçekleşmesi için yeni nesil teknolojilere ihtiyaç duyuyorlar. Şirketler dijital dönüşüm ve teknolojiyi kullanarak işlerine ve çalışanlarına değer katıyorlar. Anadolu Efes olarak dünyadaki teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Her dönemde zamanın ruhuna uyum sağlama vizyonuyla hareket eden bir şirketiz. Dijital dönüşüm yolculuğumuzun hazırlıklarını da 2019 yılında gerçekleştirdik. Dönüşüm aşamalarını ise 2020 yılında hayata geçirmeye başladık. İçinden geçtiğimiz dönemde dijitalleşme öyle belirleyici ki, birçok sektörde en köklü şirketlerin bile yerlerini dijital çağda doğan şirketlere bıraktığı bir dönemi birlikte yaşıyoruz. Veriyi iyi kullanan, mobiliteyi sağlayan dijital şirketlerin her türlü endüstride dönüştürücü bir değişime yol açtıklarına tanıklık ediyoruz. Bizim de Anadolu Efes olarak hedefimiz, dijital ve mobil bir şirket haline gelmek. Peki bunun için neler yapıyoruz derseniz: Dijital dönüşüm yolculuğumuz için kapsamlı ve bütüne yönelik bir yol haritası hazırladık. Yolculuğumuzun adını DEX Dijital Mükemmellik Yolculuğu koyduk. Dijital Mükemmellik Yolculuğu DEX ile amacımız bütün bu teknolojiyi vizyonumuz ile birleştirerek iş yapış şeklimizi daha çevik, daha akıllı, daha mobil ve esnek hale getirmek. Bu değişime inanarak bu değişimin parçası olduğumuz derecede DEX hayatımızı kolaylaştıracak, süreçlerimizi hızlandıracak. Böylece zamanımızı ve kaynaklarımızı daha akıllı kullanmamızı sağlayabileceğiz. İşte DEX yolculuğunun bize vaadi bu. Dijital dönüşümde üst yönetimin ve liderlerin rolü oldukça kritik. Dijital dönüşüm, Anadolu Efes’te CEO tarafından takip edilen en önemli konulardan biri. Dijital dönüşümden geçecek olan kurumların kesinlikle üst yönetim desteği almasını öneririm. Ayrıca şu üç şeyin de çok kritik olduğunu düşünüyorum: Dönüşüm ofisi kurmalılar. Programlara iş birimlerinden tam zamanlı kaynak ayırmalılar. Son olarak kültürel değişimi dijital dönüşümün bir parçası olarak ele almalılar. Yarının dünyası, yarının liderlerine bugünkü becerilerinden daha fazlasını ortaya koymaları gerektiğini söylüyor. İş modelleri mutlaka değişecek. Bulut tabanlı sistemler, norm haline gelecek. Veriden demokratikleşmesi ile yapay zeka hayatımızı kolaylaştıracak, çalışanları yönlendirecek. Blockchain’in boyutları değişecek. Şirketlerin ortak platformlarda çalışma ihtimalleri ortaya çıkacak. Yani liderler gelecekte geleneksel yöntemlerden daha dijitalleşmiş, veriyi kontrol eden liderlere dönüşecekler.”
Sürdürülebilirlik ve risk yönetimi...
Benim ve ekibimin en önemli gündem maddemiz sürdürülebilirlik ve risk yönetimi. Sürdürülebilirlik şirketimizin en önemli stratejilerinden biri. Çevresel riskleri tanımak, bu riskleri yönetmek, faaliyetimizin sonuçlarının çevreye etkisini belirlemek, ölçebilmek, farkındalığı artırabilmek ve sürdürebilirlik süreçlerine adaptasyon şirketimizde başarı ölçütleri arasında yer almaktadır. Çevreye katkısı, operasyon masrafları uzun dönemde azaltmasının yanı sıra şirket değerine yarattığı olumlu katkı ile de şirketlerin büyüme stratejilerinin önemli bir parçası. Bir diğer gündemim ise dijital dönüşüm.
Müşteri odaklı, çoklu kanallı sistemlerin geliştirilmesine yönelik birkaç yıldır yoğun yatırımlarımız devam ediyor. Yakında Türkiye’de örneklerinin çok üzerindeki kapsamıyla müşteri deneyimini iyileştirecek bir alt yapı çalışmamız sonlanmak üzere. Tabii ki dijitalleşme iş yapış şekillerinde verimliliği, doğru datayı analiz edebilmeyi, pratikliği, çevresel değişikliklere hızlı cevap verebilmeyi de beraberinde getirecek. Gerek üretimde gerekse hizmette dijital dönüşüm şirketimizden bütün paydaşların beklentilerini de karşılayacak sistem ve yapıyı sağlayacaktır. EBITDA ve kârlılık CFO olarak her yıl olduğu gibi yine gündemimde."
Geleceğe daha sağlam adımlarla ilerlemek...
“Hiç şüphesiz pandemi hayatımızı kalıcı olarak değiştirdi. Bir tarafta dalgalı ekonomi, yüksek enflasyon, tedarik zincirindeki sorunlar ve belirsizlik yönetilmesi gereken maddeler olarak ortaya çıkarken, diğer taraftan yeni çalışma ve iş yapış modelleri, hızlanan teknolojik dönüşüm ve dijitalleşme, buna bağlı yetenek açığı ve yetkinlik yönetimi de değişen ve dönüşen yeni dünyaya uyum için kritik hale geldi. Daha kırılgan, kaygı seviyesinin yüksek olduğu, neden - sonuç ilişkisinin ve öngörülebilirliğin son derece azaldığı bir iklimde doğru veriye ulaşmanın ve bu veriden değer yaratmanın da ne kadar önemli olduğunu hep birlikte deneyimliyoruz. Böyle bir dünyada
organizasyonların ve kurumların mevcut iş süreçlerini geliştirmesi, yeni iş modelleri oluşturması ve katma değeri yüksek iş çıktıları elde edebilmesi için dijital beceri ve yetkinlikler son derece önem kazanıyor. İşte bu kapsamda var olan yeteneklerini geliştirmek ve dönüştürmek, organizasyonun sahip olmadığı yetkinlikler için yapılandırılmış bir iş gücü planı ile doğru insan kaynağını organizasyona kazandırmak ve kurum kültürünü de bu anlamda yeniden ele almanın sürdürülebilir başarı için en önemli unsurlar olacağını düşünüyorum. Diğer taraftan şüphesiz, tüm bu süreçlerin merkezinde insan var. Organizasyonların en önemli görevlerinden birisi de çalışanlarına mutlu ve huzurlu hissettikleri, potansiyellerini açığa çıkararak hayallerine giden yolda desteklendikleri ve geliştikleri bir çalışma ortamı tasarlamak olmalıdır. Özetle, bu yeni dünyada dijital dönüşümü şirket stratejilerine entegre eden, yetenek yönetimi ve iş gücü planlamasını bugünün ve geleceğin yetkinliklerini gözeterek doğru bir dönüşüm planı ile yöneten, kurum kültürünü ve çalışanlarının yaşadığı deneyimi önceliklendiren organizasyonlar geleceğe daha sağlam adımlarla ilerleyecektir.”
Sürdürülebilir ve akıllı işletmelere dönüşmek...
Önümüzdeki dönemlerde ele alınması gereken başlıca 3 konu olarak (1) dijital dönüşüm, (2) ESG (Environmental, Social, Governance) ve sürdürülebilirlik ve (3) genç ve kadın nüfusun işgücündeki yerinin artmasını seçtim. Pandeminin iş dünyası için bir şok etkisi yarattığını söylemek yanlış olmaz. Dünya, geleneksel iş akışlarında, çalışma şekillerinde, tedarik süreçlerinde önemli değişimlerin yaşandığı 3 yılı geride bıraktı. Tüm bu gelişmeler güvenli yarınları inşa edebilmek için dayanıklılık, verimlilik ve sürdürülebilirlik başlıklarına gereken önemi vermemiz gerektiğini gösterdi. Bu üç kavram da uçtan uca dijital dönüşüm ve akıllı işletme konseptinde kesişti. SAP olarak hedefimiz, en gelişmiş teknoloji ve çözümlerimizle kurumların iş süreçlerini uçtan uca dijitalleştirerek onları “akıllı ve sürdürülebilir işletme”lere dönüştürmek. Hem şirketlerin sürdürülebilirliği, hem de daha yaşanabilir bir dünya için teknolojiden gücünü alan akıllı işletmelere ihtiyacımız var. Gerek çalışanlarının gerekse yönetim kadrolarının neredeyse yarısının kadın olduğu bir organizasyona sahip SAP Türkiye, SAP’nin globaldeki çeşitlilik ve kapsayıcılık değerlerini benimsiyor. Yazılım geliştirmeden finansa, pazarlamadan danışmanlığa kadar her departmanda ve sunduğumuz tüm hizmetlerde SAP Türkiye’nin kadın çalışanları aktif bir rol üstleniyor ve karar alma mekanizmalarında yer alıyor. Hayata geçirdiğimiz tüm eğitim ve kurumsal sosyal sorumluluk projelerinde de cinsiyet eşitliğine ve çeşitliliğe özellikle dikkat ediliyor ve fırsat eşitliğini sağlamaya önem veriyoruz. SAP olarak, kadınlarda olduğu gibi, pozitif ayrımcılık yaptığımız çok önemli bir kitleyi de gençler oluşturuyor. Onların yeteneklerini iyi değerlendirmemiz, yeni yetkinlikler donatmamız ve geleceğe hazırlamamız gerekiyor.”
‘Dijital dönüşüm çok önemli bir kaldıraç’
“Dijital dönüşüm, şirketlerin stratejik dönüşümü için tartışmasız çok önemli bir kaldıraç. Petrol Ofisi Grubu’nun görünen yüzü olan tam 1923 perakende noktamızda fiziksel standartları dijital gözetim sistemleri ile merkezi olarak kontrol edebiliyoruz. Hizmet kalitemizi de yine dijitalleşmenin bize sağladığı imkânlar sayesinde müşterilerimizin aldığımız doğrudan geri bildirimler ile en üst seviyeye taşıyoruz. Bu sayede odağımıza aldığımız müşteri memnuniyetinde pazar liderliğimizi pekiştiriyoruz. Dev bir enerji altyapı şirketine dönüşen Petrol Ofisi Grubu içerisindeki değer zincirinin en etkin yönetimi için SAP’yi partner olarak seçtik ve rekor bir sürede geçişi tamamladık. Her istasyonda ve her dolum tesisinde maliyet hesaplamasını çok daha doğru yaparak, kendimize rekabet avantajı yaratabiliyoruz. Ayrıca, ekosistemimiz içerisinde yer alan iş fırsatlarını da yine teknolojinin ve finansal mühendisliğin ön plana çıktığı iş modelleri ile hayata geçiriyoruz. Bu noktada ikinci el araç alım satımına yeni bir soluk getiren kardeş şirketimiz VavaCars, 3 milyon kullanıcısıyla Türkiye’nin ilk ve en popüler fantezi futbol oyunu olan Sosyal Ligi bünyesinde barındıran Petrolig Games, ikinci el tüketici finansmanını tamamen dijital dünyaya taşıdığımız Credin gibi girişimlerimizi örnek olarak verebiliriz. 200 milyar TL’ye varan cirosu ve sektörlerindeki geleneksel liderliği ile Türkiye’nin en büyük şirketlerinden biri Petrol Ofisi olarak, sosyal fayda yaratmak amacıyla farklı alanlara yatırımlar yapıyoruz. Türkiye’nin yarını olan sporcularımıza destek olmak adına Türkiye’nin futboldaki altyapı markası Altınordu Futbol Kulübü’ne, Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu’na, Galatasaray ve Fenerbahçe Kadın Futbol Kulüpleri’ne yol arkadaşlığı yapıyoruz. Kadınların sosyal ve ekonomik hayata katılımlarını sağlamaya yönelik çalışmalarımızı da artırarak sürdürüyoruz. STEM alanında eğitim gören öğrencilere mentorluk desteği veren ABD Türkiye İş Konseyi’nin Women’in Business çalışma grubu liderliğinde ve proje paydaşları TurkishWIN ve TOBB işbirliğiyle hayata geçirilen Milyon Kadına Mentor programının Türkiye’deki kurucu destekçisiyiz. 2023 itibarıyla da İTÜ Çekirdek bünyesinde “Kadın Girişimcilik” kategorisini sahipleniyoruz. Pek tabii ki, makro ekonomik koşulların ve tedarik zincir yönetiminin belirsizlikler ile geçeceği 2023 senesinde yatırımlarımıza hız kesmeden devam etmemiz gerekiyor. Hem iç hem de dış pazarlardaki büyüme planlarımız çerçevesinde odağımız işletme sermayesinin ve kârlılığının yönetimi olacak. Önem atfettiğimiz bu üç ana başlıktaki çalışmaların hepsinin bir arada yürütüldüğünde mutlu müşteri, mutlu çalışan ve mutlu hissedar üçgeninin yaratılabildiğine inanıyoruz. Bu da nihayetinde toplumsal faydaya dönüşüyor.”
‘Kalite, hız, esneklik ve verimlilik için..’
“Son birkaç yıldır pandeminin de etkileriyle müşterilerimize dokunduğumuz noktalardaki tüm temel faaliyetlerimizde köklü bir dönüşüm yaşıyoruz. Abonelik, faturalama, tahsilat, talep yönetimi gibi tüm temel süreçler dijital platformlarla dönüşüyor ve dijital kanalların artmasıyla çeşitleniyor. Hizmetlerimize hız, esneklik, verimlilik ve kalite kazandıran dijital dönüşüm çalışmalarımız, yeni yılda da ajandamızdaki öncelikli başlık olmayı sürdürecek. Dijital dönüşüm tempomuzun devamlılığı için en önemli etmelerden biri, projelerimizde çalışan uzman kadrolar. Bu nedenle kurum içindeki yeteneklerin, insan kaynağımızın sürekliliği açısından iş gücü ve yetenek dönüşümü, üzerindeki çalışacağımız diğer bir önemli başlık. Dijital dönüşüm, fırsatların yanında riskleri de beraberinde getiriyor. Bu risklerin başında siber güvenlik riskleri yer alıyor. Bu doğrultuda yeni yılda siber güvenlik, ajandamızda üst sıralarda yer alacak. Başarılı bir dijital dönüşüm için yetenek yönetimi/dönüşümü ve siber güvenlik başlıklarında da başarılı olmak gerekiyor. Bu nedenle biz de 2023 yılında tüm bu başlıklarda yoğun çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Arda Altınok Arzum / CFO
Dijitalleşme, risk yönetimi ve kârlılık...
“Arzum olarak son derece etkin bir risk yönetimi altyapısına sahibiz. Şirket olarak, finansal altyapınızın temeline teknolojiyi koyar, risklerinizi doğru şekilde tespit eder ve iş yapış şeklinizi, bu riskleri teknoloji yoluyla bertaraf etme yönünde değiştirirseniz, başa çıkamayacağınız hiçbir zorluk kalmayacaktır. Ayrıca güçlü ekonomik ve politik belirsizliklerle baş etmenin en etkin yöntemi ise kârlılığı odağa almaktan geçiyor. Biz her zaman kârlılığı maksimize etmek adına doğru ticari kararlar üretmek için çalışıyoruz. Bugün ve önümüzdeki dönemde de kârlı, sürdürülebilir satış modelimiz, etkin vade ve risk yönetimimiz, güçlü teminat mekanizmalarımızla hedeflerimizden şaşmadan yolumuza devam etmeyi planlıyoruz. Şirketlerin süreçlerini dijitalleştirmesi de bu dönemde çok önemli.
Süreçlerini dijitalleştirmeyen şirketlerin etkin bir risk yönetimi gerçekleştiremeyeceğini, risklerini etkin şekilde yönetemeyen şirketlerin de kârlılıklarını maksimize etmeden başarılı olamayacakları düşüncesindeyim. Dijitalleşme, risk yönetimi ve kârlılığın maksimize edilmesi, hepsi birbirinin ayrılmaz bir parçası olarak 2023 yılında her zaman ajandamızın en üstünde yer alacak."