'Hedefim güneşi batmayan şirket'
"60 ülkeye ihracat yapıyoruz. Hedefim Sandalyeci'yi güneşi batmayan bir şirket yapmak. Bir sonraki lokasyonumuz Avustralya..."
ASLI ÖKTENER- İzmirli iş insanı Şeyma Başterzi'nin, bundan 21 yıl önce 12 ahşap sandalye, bir masa yaptırmasıyla hayat bulan Sandalyeci şirketi, bugün 60 ülkeye ihracat yapıyor. Avrupa ve Kuzey Amerika'daki pazar payını büyütmeyi hedeflediklerini belirten Başterzi, "Hedefim Sandalyeci'yi güneşi batmayan bir şirket yapmak. Bir sonraki lokasyonumuz Avusturalya" diyor.
Sizi tanıyabilir miyiz? İş hayatına başlangıcınız nasıl oldu?
1971 yılında Aydın'da doğdum. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İktisat Bölümü'nü bitirdikten sonra ABD'de Northwood Üniversitesi'nde dil eğitimi gördüm. Ardından ekonomi yüksek lisansı yapmaya karar verdim, ancak 1999 yılında Türkiye'ye dönmem gerekti. Kariyerime 1995 senesinde finans sektöründe başladım sonrasında ise hep kendi şirketimizde çalıştım. 2002 yılının Haziran ayında ise Sandalyeci'yi kurduk.
Peki, Sandalyeci marka olmayı nasıl başardı?
Aslında Sandalyeci'nin öyküsü 12 ahşap sandalye ve bir masa yaptırmamla başladı. Ağabeylerim Hasan ve Kerim'in de olduğu aile şirketimizde satışa koydum. Üç takım hızla gidince bir üç takım daha yaptırdım. Onlar da anında satıldı. Baktık ki o dönemlerde ahşap alanında boşluk var, hemen o alana yoğunlaştık. 5-6 yılda da büyük satışlar gerçekleştirdik. Şimdi 26 şubemiz var, toplamda 300 kişi çalışıyor.
Bugün showroom'unuzda farklı ürünler de görüyoruz...
Evet, biz sadece sandalye değil hareketli mobilyalar da yapıyoruz. Otel, restoran, THY'nin dünyadaki bütün lounge'larının mobilyalarını üretiyoruz. Ev mobilyası isteyen de tercih edebilir ama 800'den farklı model seçeneğimiz bulunuyor. Her ürün Gaziemir'de 30 bin metrekarelik alanda kurulu fabrikamızda özel olarak üretiliyor. Yurtdışında da son kullanıcıya satıyoruz. Her ürünümüzde Sandalyeci yazıyor.
Hangi ülkelere satışınız var?
Yaklaşık 21 senedir ihracat yapıyoruz. Kazakistan'la başladık. Almanya, Dubai, oradan da farklı ülkelere ulaştık. Şu anda ABD, Kenya dahil kendi operasyonlarımızın bulunduğu 14 ülkeye, toplamda ise 60 ülkeye ihracat yapıyoruz. Seyşeller'den Alaska'ya kadar geniş bir coğrafyada global bir iş yapmak bana inanılmaz bir haz veriyor. Hedefim Sandalyeci'yi güneşi batmayan bir şirket yapmak. Avustralya bir sonraki lokasyonumuz diyebilirim.
Geçen yıl ne kadarlık ihracata imza attınız? Bu yıl hedefiniz nedir?
2022'de yaklaşık 10 milyon dolar değerinde ürün ihraç ettik. Bu yıl için hedefimiz ihracat hacmini yüzde 20 artırarak 12 milyon dolara ulaşmak. Avrupa ve Kuzey Amerika'daki pazar payımızı büyütmeyi hedefliyoruz. Bu hedeflere ulaşmak için insan kaynakları, pazarlama, Ar-Ge ve inovasyona yatırımlarımızı artırmayı planlıyoruz. Ayrıca geçen yıl Turquality programına da dahil olduk. İhracatta yüzde 50 artış hedefliyoruz.
Çok yoğun çalışıyor olmalısınız... İş, aile, özel hayat hepsine nasıl yetişiyorsunuz?
Evet, gerçekten çok çalışıyorum. Beni en çok da yurtdışı seyahatleri yoruyor. Ama insan isteyince planlı bir şekilde hepsinin üstesinden geliyor. 2016'da ikinci eşim Pietro bize katıldı. Kendisi otomotiv sektöründen geliyor. Onunla tabii daha profesyonel ve yalın üretime geçtik. Aynı zamanda kadın çantası da üretmeye başladım. Ünlü markalara gönderiyorum. Japonya'ya ihracata başladık.
Bir kadın olarak iş hayatında karşılaştığınız zorluklar oldu mu?
Pek zorluklarla karşılaştım diyemem, bunun sebebi aile şirketi olması, iki tane abimin olmasıydı sanırım. Ancak kadınların gücüne her zaman inanırım ve her zaman kadın girişimcilere destek olmaya çalışırım. Çok çalışarak, yeteneklerime güvenerek ve etrafımı destekleyici insanlarla çevreleyerek cam tavanı kırdım.
Genç ihracatçılara öğütleriniz neler olur?
İhracatta başarının anahtarı, hedef pazar hakkında derin bir anlayışa sahip olmak, yerel ortaklarla güçlü ilişkiler kurmak ve rekabetçi fiyatlarla yüksek kaliteli ürünler sunmakta saklı. Bu alandaki başarımın temeli kaliteye, yeniliğe ve müşteri memnuniyetine olan bağlılığım. Müşteriler ve ortaklarla uzun vadeli ilişkiler kurmaya ve değişen pazar trendlerine sürekli uyum sağlamaya inanıyorum. Ayrıca kadın ve genç girişimcilere mesajım, kendilerine inanmaları, hesaplı riskler almaları ve öğrenmeyi asla bırakmamaları. İhracat desteklerini çok iyi araştırsınlar. İhracatçı Birliklerinde aktif olsunlar. Kararlılıklarını korusunlar. Sonuçların ödüllendirici olduğunu gördüklerinde yeni zorluklarla daha kolay baş etmeye başlayacaklar.
Sizce ülkemizde kadının ihracat alanındaki yeri nedir?
Kadınların bu alandaki potansiyelini tam olarak gerçekleştirmek için yapılması gereken daha çok iş var, ancak artan sayıda kadın liderliğindeki ihracatçı şirketler gelecek için olumlu bir işaret olduğunu düşünüyorum. Çeşitli yaşlarda birkaç kadın girişimciye iş dünyasında başarılı olmaları için ihtiyaç duydukları finansal kaynağı ve rehberliği sağlayarak mentorluk yapıyorum ve destekliyorum. Kadınları güçlendirmenin sadece yapılacak doğru şey olmadığına, aynı zamanda herhangi bir toplumun sürdürülebilir büyümesi ve gelişmesi için de kritik olduğuna yürekten inanıyorum.
Yöneticilikteki başarınızı neye bağlıyorsunuz?
Genel olarak, yönetim felsefem başta güven, saygı sonrasında ise sürekli öğrenme temeli üzerine inşa edilmiştir. Çalışanlarımıza yatırım yaparak, yenilik ve iş birliği kültürünü teşvik ederek, dünya üzerinde olumlu bir etki yaratan, gelişen ve sürdürülebilir bir iş kurabileceğimize inanıyorum.
İş yaşamınızı sonlandırmak için kendinize bir tarih belirlediniz mi?
Hayır. Çünkü ben üretmeyi çok seviyorum ve daha uzun yıllar çalışmayı düşünüyorum.