Gelecekte iş dünyası nasıl olur?
Pandemi sonrasında iş dünyası liderleri çalışma hayatını yeni düzene göre uyarlamak zorunda. İş dünyası çok daha dijital, robot kullanımının yaygınlaştığı, çeşitliliğin olduğu bir ortam olmalı
Zeynep Ton
MIT Sloan School of Management Profesörü
zton@mit.edu
Soru basit: Geleceğin iş dünyası acaba nasıl olacak? Bu soruya verilecek yanıt ise hiç o kadar basit değil. İçerisinde karmaşık denklemler, beklentiler ve elbette insanın da olduğu doğru yanıtı bulmak, tüm dünya için oldukça önemli. Üstelik sadece günü kurtarmak için değil, gelecekte dünyamızı daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için de bu konunun değeri büyük. Yazının girişinde yer verdiğimiz soruya yanıt arama noktasında; farklı alanlarda çalışan Massachusetts Institute of Technology - MIT Sloan School of Management uzmanlarının görüşleri yardımcı olabilir. Bu noktada da ortaya 5 temel başlık altında, mevcut durum analiziyle birlikte geleceğe dair beklentiler çıktı. Öncelikle şu konuya dikkat çekmek gerekiyor, ardından da bu 5 başlığa değinilebilir.
Hiç şüphesiz, hayatımıza 2020 yılıyla birlikte giren pandemi sonrasında, tüm dünyada, iş dünyası liderleri çalışma hayatını yeni düzene göre uyarlamak zorunda. Aslında şu anda olması gereken iş dünyası; çok daha dijital, robot kullanımının yaygınlaştığı, çeşitliliğin olduğu bir ortam olmalı. Bu gelişmelerden geriye kalanlar ise büyük bir risk alıyor.
5 başlıkta yeni dönem
Sorumuza geri dönelim: Geleceğin iş dünyası acaba nasıl olacak?
1. Veri okur yazarlığı öne çıkmalı:
Şirketlere dair verilerin tüm çalışanlar için ulaşılır hale getirilmesi gerekiyor. Her bölümün veri ölçümü olmalı ve bunları diğerleriyle anlamlı bir şekilde paylaşabilmeli.
2. Yapay zeka, makine öğrenmesi ve robotlar:
Robotik teknoloji alanı önümüzdeki süreçte hızla büyüyecek. Piyasa analistlerinin tahminlerine göre bu pazarın büyüklüğü 2030 yılına gelindiğinde 260 milyar dolara ulaşacak. Fakat bu büyümenin olumlu sonuçlar doğuracağı hiç garanti değil. Çünkü işçi başına eklenen her bir robot maaşlarda düşüşe, işsizlikte artışa neden olabilir. Doğru yapay zeka ile makine öğrenmesi üzerine çalışan robotlar bulunmaz ise teknoloji gelecekte iş hayatında büyük bir karmaşaya yol açabilir.
3. Çalışanlar güç kazanıyor:
Her seviyeden çalışan artık daha fazla yetki sahibi olmak ve haklarına saygı duyulmasını istiyor. Sağladığı katkının sonucunu maddi ve manevi olarak görmek istiyor.
4. Eşitlik ve çevre:
Burada Amerika örneğinden yola çıkılırsa; teknoloji devlerine bakılabilir. Amerika’da teknoloji yöneticilerinin yüzde 83’ü beyaz. Apple’da bu kategorideki çalışanların sadece yüzde 6’sı siyah. Google’da yeni işe alınanların sadece yüzde 5.5’i siyah. Dolayısıyla bu büyük farkı kapatmak için çeşitlilik politikaları uygulamak çok önemli.
5. Çalışanlar iyi işlerin değerini anlıyor:
Günümüz çalışanları iyi ücret ve yan haklar, düzenli çalışma saatleri, sosyal güvenlik ve eşitlikçi bir iş ortamı talep ediyor. Bu sebeple işverenlerin sadece maaşları değil, iş kalitesini de artırmaları gerekiyor. Çünkü bu olmadığı zaman işverenler de zararlı çıkıyor. Sonucunda da hem çalışan, hem de işveren kaybediyor. Evden çalışma ve hibrit çalışma modeline geçilen şirketlerde işten ayrılma oranının yüzde 40 azalmış durumda olduğunu görmek, geleceği anlamak noktasında bizlere yol gösterici olabilir.