Çok daha fazla seçenek mutluluk getirir mi?
“Bazen çok fazla seçenek, herhangi bir anda neyi seçeceğimiz konusunda bizi felç etmekle kalmaz, aynı zamanda daha az seçeneğe sahip olmamızdan daha az arzu edilen sonuçlara yol açabilir.”
Sıkıntı üzerine yapılan yeni bir araştırma, şu soruyu dikkate almanız gerektiğini söylüyor: En son ne zaman bir videoyu baştan sona izlediniz?
Eğer hiç bitirmiyorsanız ve tek aklınıza gelen “çok daha eğlenceli” bir video bulmak için durmadan kaydırmaksa, “dijital kaydırma”nın çok daha fazla sıkıntıya yol açtığını bilmeniz gerek.
Mashable Türkiye’nin haberine göre Journal of Experimental Psychology isimli hakemli dergide yayınlanan araştırma, YouTube videosu izlerken sıkılan kişilerin, başka bir şey izlemek için tıklayarak sıkılmalarını önleyip önleyemeyeceklerini ve geçiş yapma seçenekleri olduğunda ya da olmadığında farklı senaryolarda neler olduğunu test eden bir dizi çalışmayı içeriyordu.
Her ne kadar araştırmaya katılanlar, izledikleri videodan çıkıp başka bir şeye tıklamasalar daha çok sıkılacaklarını düşünseler de, araştırmanın yazarlarından Dr. Michael Inzlicht sonucun tam tersi olduğunu söyledi. Videodan çıkıp başka bir videoya tıklayanların sıkılma oranı daha da yüksek görünüyordu. Aynı zamanda daha düşük seviyede tatmin ve dikkat gösteren katılımcılar, tıkladıkları yeni videoyu da daha az anlamlı buluyorlardı.
Inzlicht, bulguların modern can sıkıntısı paradoksumuzu açıklamaya yardımcı olabileceğini de sözlerine ekliyor. Her zamankinden çok daha fazla eğlence seçeneğimiz olmasına rağmen, anketler gençlerin geçmişe kıyasla daha fazla can sıkıntısı yaşadığını gösteriyor.
Toronto Üniversitesi’nde psikoloji profesörü olan Inzlicht, konuyla ilgili olarak şöyle diyor: “Sanırım seçim yapmakta özgür olursak, bundan daha fazla keyif alacağımıza dair derin bir inancımız var. Ancak bazen çok fazla seçenek, herhangi bir anda neyi seçeceğimiz konusunda bizi felç etmekle kalmaz, aynı zamanda daha az seçeneğe sahip olmamızdan daha az arzu edilen sonuçlara yol açabilir.”
İnternette video izleyen biri için klipten klibe geçmek çok daha tatmin edici olacağı yönünde bir inanç oluşturuyor. Ancak sonuç olarak beklenmedik şekilde tatmin duygusuna ulaşılamadığı için kişi çok daha sıkılmış ve vaktini harcamış hissediyor. Peki ya bu durumdan muzdaripseniz ne yapmalısınız? Inzlicht’in bir fikri var: Kendinizi içeriğe bırakın.
Inzlicht ve araştırmanın diğer yazarları, kişinin videoyu sonuna kadar izlemek dışında bir seçeneği olmadığı çoğu durumda, rastgele kaydıranlara göre çok daha pozitif deneyimler yaşadığı sonucuna ulaştıklarını belirtiyor.
Inzlicht, video kaydırmaya alışan kişilerin sıkılmayı engellemek için bir grup farklı taktik deneyebileceğini de söylüyor. Neyi seçerseniz seçin, amaç rahatsızlık ve hatta hafif sıkıntı yaşama becerinizi artırmak ve içinde bulunduğunuz anı daha fazla kabullenme pratiği yapmak gibi görünüyor. Pratikte işe yarayan stratejiler arasında dikkatinizi videodan uzaklaştıran uyaranları azaltmak da bulunuyor. Bu sayede videoya dikkatinizi daha çok verebiliyor ve kaydırma yapmayı engellemiş oluyorsunuz.
Örneğin dizüstü bilgisayarınızdan Netflix izliyorsanız, videoyu tam ekran yapabilir ve telefonunuzu başka bir odada bırakabilirsiniz. TikTok veya YouTube gibi platformlardan kısa videolar izliyorsanız da, karşınıza çıkan videoya o an odaklanıp, en azından bitene kadar neden karşınıza çıktığının farkına varmaya çalışabilirsiniz. Inzlicht internet tarayıcınıza ya da video platformlarına girişinizi kısıtlayan uygulama veya cihazların yardımcı olabileceğini de belirtiyor. Ancak yine de oldukça sıkıcı videoları kendinize zorla izletmemeniz gerektiğini de ekliyor.