Çiçek gibi ihracat
Çiçek üretiminin merkezi Antalya, başrol oyuncusu ise karanfil... 150 milyon dolarlık çiçek ihracatını İsmail Yılmaz’dan dinledik...
OKTAY PİRİM- Herkesin evinin bir köşesinde, saksılarda ya da vazo içinde renk ve görüntüleriyle ruhu ve gözleri okşayan, kokularıyla hayranlık uyandıran çiçekler mutlaka vardır... Olmasa dahi akşam ev dönüşünde kapı aralığından içeriye doğru uzatılmak istenen bir demet çiçeğin düşünü kim kurmak istemez? İşte o büyüleyici tarım ürünlerine ‘kesme çiçek’ deniyor. Bu çiçekler ülkemizin hangi bölgelerinde üretiliyor, kaç kişi bunların yetiştirilmesinde emek harcayıp göz nuru döküyor, bunu meydana getiren sektörün büyüklüğü ne kadar, para kazanılıyor mu ve ülkemizin bu alandaki rolü nedir?
Baştan söyleyelim, sektörün en büyük aktörü Antalya. Sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın, Rusya’nın ve Türk kökenli Orta Asya Cumhuriyetleri’nin ihtiyaçları da Antalya’dan karşılanıyor. Kesme çiçeğin başrol oyuncusu ise karanfil. Üretilenlerin neredeyse yüzde 100’e yakınını karanfil oluşturuyor. İhracat ise 150 milyon dolar. Rakam elbette dünya kesme çiçek üreticiliği yapan Kolombiya, Ekvador, Kenya gibi ülkelerin yanına bile yaklaşamıyor ama üreticiler devletin atacağı cesur ve kararlı adımlar sayesinde ihracat gelirinin milyar dolarlara tırmanacağından çok emin. Devletin atacağı adım ise hazine arazilerinin kiralama yoluyla kesme çiçek üreticilerine açılması.
ALINAN PAY DÜŞÜK
Sektörün şu anki durumunu, geleceğini ve beklentilerini Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkan İsmail Yılmaz ile ayrıntılarıyla konuştuk. Yılmaz önce durumun bir fotoğrafını çekti bizim için: “150 milyon dolarlık ihracatımız var. Yüzde 50’si kesme çiçek. Antalya Türkiye’deki lokomotif kent. Dünyaya bakacak olursak, süs bitkileri sektöründe 50 milyar dolarlık bir hacim var, bunun 25 milyar dolarını ülkeler kendileri üretip tüketiyorlar, diğer 25 milyar dolarlık kısım ise uluslararası piyasada dolaşıyor. 25 milyar dolarlık ihracatta bizim aldığımız pay yüzde 1 bile değil.” Söz daha sonra pazardaki payımızın artırılması için neler yapılması gerektiğine geldi: “Amerika’yı dışarıda tutarsanız kesme çiçek tüketiminin büyük bölümü Avrupa’da oluyor. Rusya, Türk kökenli cumhuriyetler ve Avrupa 20 milyar dolarlık bir pazar. Biz bu bölgelere çok yakınız. TIR’larla 6-7 günde ulaşıyoruz. Aldığımız payın düşük olmasının nedenine gelince. Çok geniş alanlar lazım. Süs bitkileri iklimin müsait olduğu Ege ve Akdeniz sahillerinde uygun. Burada arazinin dönümü 1.5 milyon lira. Bana en az 200 dönüm arazi lazım. Satın almaya kalksam çok zor. 30 milyon da tesis gerekiyor. Yıllardır biz turizmcilere yapılan tahsisleri gündeme getirdik. 49 yıllığına kiraya verildi. Bizim için sahil önemli değil, iç ve dağlık kesimlerde de olur. Hazine’ye ait çok arazi var. Bize kiralasınlar, tesisleri oralara kuralım.”
Devlet diyelim ki size arazi kiraladı, 150 milyon dolarlık ihracat kaça kadar yükselebilir?
En az beş katına çıkar. Potansiyel çok yüksek, hatta milyar doları bulabiliriz.
Karanfil dışında kesme çiçek niye yapmıyorsunuz?
Bu şartlar altında mümkün değil. Teknolojik seralarda her şeyi yetiştirebiliriz. Gül, krizantem (dünyada en çok tüketilen), saksılı salon ve dış mekân bitkileri üretebiliriz. Yani ciddi bir çeşitlilik sağlanabilir. Ama bunun için arazi lazım.
En çok hangi ülkeye gönderiliyor kesme çiçek?
Hollanda.
Ama Hollanda bir tarım ülkesi...
Hollanda’nın 100 milyar dolara yakın ihracatı var. Ama kendi üretmiyor. Sistemi kurmuş, örneğin dünyanın bütün çiçeğini orada topluyor oradan yine dünyaya dağıtıyor. Size bir örnek vereyim. Benim buradan Hollanda’ya gönderdiğim kesme çiçeği İstanbul’da gördüm ve üstelik fiyatı iki kattı.
Peki öncü ülkeler hangileri?
Üretim olarak en büyüğü Kolombiya, 3 milyar dolar, ABD’nin dibinde olması bir avantaj. Ekvador ve Kenya... Özellikle Kenya’da 2000 yılına kadar süs bitkileri diye bir sektör yoktu, şimdi 850 milyon dolar ihracat yapıyorlar. Devlet desteği verildiği için yabancılar da yatırım yaptı.
150 milyon dolar ihracatımız ile o zaman rakip diyebileceğimiz bir ülke yok..
Evet, maalesef öyle.
Peki bu sektörde kaç kişi çalışıyor?
Aşağı yukarı 100 bin, hatta üzerinde. Taşıma işini ve aileleri de işin içine katarsanız milyonu bulabilir.
Kaç ay üretim yapılıyor?
Antalya şartlarında haziran ayında dikime başlanıyor, ekim sonu ve kasım başında ise kesime başlıyoruz. Müşteriler, “Sizden her mevsim almak istiyoruz” talebi ile geldiler. Biz Isparta’daki üretimde bu açığı kapatmaya başladık. Antalya bitince Isparta ürünü çıkıyor, böylece her mevsim kesme çiçek talebini karşılıyoruz.