Cam tavana karşı 'kırıcı' oldu

AYLİN RANA AYDİN- Dünyanın en küçük ülkelerinden Lihtenştayn'da bir aile şirketi olarak kurulan Hilti bugün inşaat sektöründe jenerik bir marka olarak 6 kıtada 120'den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Bu başarı öyküsünü mümkün kılan modeli 2019'dan beri Hilti Türkiye Genel Müdürü olan Banu Deniz Çetinkol'dan dinledik. Erkek ağırlıklı bir sektörde kadın yönetici olarak yükselmenin önündeki görünmez 'cam tavanları' nasıl kırdığını sorduğumuz Banu Deniz Çetinkol, "Bu durum bir çeşit meydan okumaya dönüştü ve beni daha da güçlü hale getirdi. Her departmanda kadın - erkek sinerjisi ile herkesin eşit oranda temsilini ve işe katılımını sağlamak temel hedefimiz" diyor...

Hilti Avrupa'da küçük bir ülke olan Lihtenştayn'dan dünyaya yayılan bir başarı öyküsü. Şirket bu büyümeyi neleri doğru yaparak sağladı?

Hilti, Martin Hilti tarafından 160 kilometrekarelik yüzölçümüyle dünyanın en küçük ülkelerinden Lihtenştayn Prensliği'nde küçük bir aile şirketi olarak kuruldu. Bugün dünya genelinde 33 bin çalışanı, Avrupa, Güney Amerika ve Asya'da üretim tesisleri ve Ar-Ge yatırımları ile 6 kıtada 120'den fazla ülkede faaliyet gösteriyor. Hilti'nin dünyada üstlendiği Çözüm Ortağı Modeli ile sürdürülebilir değer yaratma misyonu, bugünlere uzanan bir başarı hikâyesine yön verdi. Bu modelle satılan ürün ve verilen hizmet sonrası danışmanlık, yazılım, tasarım, kontrol ve mühendislik gibi faydalar sağlayan holistik bir yapı inşa ediyoruz. Bayilik sistemi yerine doğrudan kendi çalışanlarımızla satış yapma prensibiyle hareket ediyoruz. Hilti'nin, dünya genelindeki çalışanlarının üçte ikisi satış organizasyonlarında ve mühendislik alanlarında doğrudan müşteri için çalışıyor. Yıl içinde sayısız müşteri ile doğrudan iletişim kurabilen bir marka olduğumuz için müşterilerimizden aldığımız geri bildirim Ar-Ge'ye ve ürünlerimize katma değer sağlıyor.

Hilti 'jenerik' bir marka... Kırıcı ve delicilerin Hilti olarak bilinmesi Türkiye'ye mi özel?

1941'de dünyada ilk defa geliştirilen çivi çakma makinesiyle yolculuğuna başlayan Hilti, kısa sürede pek çok ilke imza atan, patentli teknolojileriyle fark yaratan konuma ulaşmış bir marka. Bugün, sadece inşaat ekipmanları üreten ve satışını sağlayan bir tedarikçiden çok daha fazlasını sunduğumuz bütüncül bir hizmet modeline sahibiz. Yazılımlarımız, ürünlerimiz ve hizmetlerimizle inşaat sektörünün lider markaları arasındayız. Dolayısıyla belirttiğiniz gibi gerek sektörümüzdeki profesyoneller nezdinde gerekse kamuoyunda kendi alanımızda ilk akla gelen, kırıcı - delici el aletlerine adını vermiş jenerik marka konumundayız.

Şirketin Türkiye macerasından da kısaca bahseder misiniz?

Hilti, Türkiye pazarına ilk olarak 1982'de giriş yaptı ve 15 yıl distribütörlük olarak temsil edildi. 1997'den bu yana ise Türkiye'de yüzde 100 yabancı sermayeli bir şirket olarak faaliyet gösteriyoruz. Yaklaşık 300 kişilik kadromuz, beş mağazamız, bir eğitim merkezi ve teknik servis kuruluşumuzla inşaat, enerji ve endüstri sektörlerine ürün, yazılım ve servislerimizle hizmet veriyoruz. Kaba inşaat, ince işler, mekanik, elektrik, enerji, madencilik, denizcilik ve endüstri sektöründe çalışan inşaat profesyonellerine yönelik ürün, servis ve yazılım hizmetleri sunan şirketimizin merkez ofisi İstanbul Ataşehir'de. Ankara, Adana ve İzmir'de ise bölge müdürlüklerimiz bulunuyor. 2017'de hayata geçirdiğimiz 3500 metrekare kapalı alana sahip Teknik Servis ve Eğitim Merkezi'mizle, yıllık 120 bin makine tamir kapasitesi üzerinden hizmet veriyoruz. Yılda yaklaşık 12 bin firmayla çalışıyor, sayısız büyük ve orta ölçekli projede yer alıyoruz. Türkiye'nin dev projelerinde çözüm ortaklığı yaptık.

Türkiye'de inşaat sektörünün lokomotif bir rolü var. Türkiye'de büyüme konusunda nasıl bir yol haritası izleyeceksiniz?

Türkiye'nin lokomotif sektörü olan inşaat endüstrisinin kalkınmasında öncü rol üstlenmek en önemli hedefimiz. Bunun için global ve yerel iş birliklerimizi artırmayı planlıyoruz. Her sene olduğu gibi önümüzdeki süreçte de pazarda fark yaratacak birçok ürünün lansmanını yapmaya devam edeceğiz. Bugün Türkiye'de Hilti Global ile anlaşmalı yerel üreticilerimiz mevcut. Bu üreticilerimizin ürettiği ürünler gerek Türkiye'de gerekse Türk müteahhitlerimizin yurt dışındaki projelerinde sıklıkla kullanılıyor. Önümüzdeki dönemde yerel üretim hacmimizi daha da genişletmeyi istiyoruz. Bütün bu gelişmelerimiz ışığında bu yıl olduğu gibi önümüzdeki yıl da enflasyondan arındırılmış büyümemizin çift haneli ve sektör büyümesinin üzerinde güçlü bir büyüme olacağını öngörüyoruz. Türkiye'deki 26 yıllık deneyimimiz ışığında sektörümüzde dijitalleşme ve sürdürülebilirlik konularında öncü rolümüzü koruyacağız. Yaptığımız partnerliklerle Türkiye'deki yerel üretimimizi daha da güçlendirirken çalışan sayımızı da artıracağız.

Hilti ülkeleri içinde Türkiye'nin yeri nasıl?

Hilti, inşaat sektörünün ekonomide lokomotif görevi gördüğü Türkiye'yi stratejik bir pazar olarak konumlandırıyor. Ülkemizin konumu, mühendislik yetkinliği, güçlü endüstrisi, genç ve dinamik nüfusu, nitelikli iş gücü ve değişimlere hızla adapte olabilen esnek yapısı bizi, Hilti'nin faaliyet gösterdiği 120'den fazla ülke içerisinde en cazip pazarlardan biri haline getiriyor. Bu noktada biz de Hilti Türkiye olarak grubun yatırımlarında öncelikli olarak yerimizi alıyoruz. Grup içerisinde yetenek havuzu konumuna sahibiz. Son 4 yılda yaklaşık 50 çalışanımızı başta Dubai olmak üzere İngiltere, Almanya, Lihtenştayn ve Amerika'ya gönderdik.

Afetlere karşı sıkı iş birliği

Kariyer yolculuğunuzdan bahseder misiniz? İnşaat ve teknoloji gibi erkek ağırlıklı alanların kesişiminde bir kadın iş liderisiniz. Dar boğazlar ya da cam tavanlarla karşılaştınız mı?

İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği'nden mezun oldum ve ilk iş tecrübemde 2.5 yıl şantiye mühendisi olarak çalıştım. Sonrasında satış ve pazarlamaya daha uygun olduğumu fark ederek Doğuş Üniversitesi'nde pazarlama alanında yüksek lisans eğitimimi tamamladım. 2001 yılında ise yolum Hilti ile kesişti. Türkiye'de satış, pazarlama pozisyonlarında rol aldıktan sonra 2017-2019 arasında Hilti Güney Afrika ve Alt Sahra bölgesinin Pazarlama Direktörlüğü'ne yükseldim. 2019 yılında atandığım Hilti Türkiye Genel Müdürlüğü görevime büyük bir keyifle devam ediyorum. İnşaat sektörü, erkek istihdamının yoğun olduğu bir endüstri olduğundan kadın temsilini çok fazla göremiyoruz. Bu durum ilk başlarda zorlayıcı olsa da bir çeşit meydan okumaya dönüştü ve beni daha da güçlü hale getirdi. Açıkçası iş dünyasında kadın yönetici olmak kavramı bile kendi içinde birçok ön yargıyı barındırıyor. Bu noktada sürdürülebilir bir büyüme ve değişimden bahsetmek istiyorsak toplumun yarısını oluşturan kadınların potansiyelini kullanmak zorundayız. Bizim şirket kültürümüzün temelinde değer veren, performans odaklı yaklaşım ve her daim çeşitlilik, dahiliyet ve eşitlikçi bakış açısı yer alıyor. Bu noktada en büyük şansımın, şahsi olarak aynı bakış açısına sahip olduğum Hilti ile yollarımın kesişmesi olduğunu söyleyebilirim. Bu da beni profesyonel iş hayatımda her zaman motive eden en önemli unsurların başında geliyor. Hilti olarak her departmanda kadın - erkek sinerjisi ile herkesin eşit oranda temsilini ve işe katılımını sağlamak temel hedefimiz. Bu hedef doğrultusunda gerçekleştirdiğimiz projeler arasında; "Hilti ile Kariyer Köprülerini İnşa Edin", "Hilti Kadınları Sahada", "Kadınlar Komitesi" gibi projeler yer alıyor.

Türkiye deprem başta olmak üzere birçok afetle karşı karşıya. Deprem ve yangın başta olmak üzere bu alanlarda özel çalışmalarınız var mı?

Son yaşanan depremlerden sonra da bir kez daha gördük ki, mevcut yapıların durumunun hızlı bir şekilde değerlendirilmesi ve depreme dayanıklı olup olmadığının tespit edilmesi gerekiyor. Bu noktada, ülkemizde deprem yönetmeliğinden önce yapılmış bina stoğunun en kısa zamanda ve optimum maliyetle dönüştürülebilmesi için İstanbul Teknik Üniversitesi ile bina güçlendirme konusunda bir proje yürütüyoruz. Ek olarak AFAD, AKUT ve Deprem Güçlendirme Derneği ile de farklı projeler kapsamında iş birliğimizi sürdürüyoruz. Yığma yapıların güçlendirilmesi içinse Politecnico Di Milano (İtalya) Araştırma Projesi'nde yer alıyoruz.

Masrafı ve süreyi eğitimle azaltıyor

Komplike aletlerin kullanımı için özel eğitim sağlıyor musunuz?

Türkiye'de inşaat alanında eğitimli ara eleman bulmak hemen hemen imkânsız. Yapılan araştırmalar ile sahadaki gözlemlerimizden gördüğümüz kadarıyla inşaat sektöründe her 10 projeden 9'u ya zamanında tamamlanamıyor ya da planlanan bütçeyi aşıyor. Bu durumun başlıca sebepleri arasında proseslerdeki verimsizlikler, doğru planlanmamış masraflar ve yeterli eğitime sahip olmayan çalışanlar yer alıyor. Bu noktada müşterilerimize hem temel iş sağlığı güvenliği, hem de makine veya uygulamaya özel sağlık ve güvenlik önlemlerini içeren eğitim portföyümüzle hizmet sunuyoruz. Kısaca BIM adı verilen Yapı Bilgi Modellemesi servisimizle projelere planlama aşamasında dahil olup en optimum çözümleri sunabiliyoruz. Doğru el aleti kullanımı ile işçilerin verimliliğini artırırken güvende olduklarından emin oluyoruz.