MANYETİK DALGALARI ENGELLEYEN KAPÜŞON Elektromanyetik dalgaların (cep telefonu, wi-fi...) zararları tam olarak tesbit edilebilmiş değil. Ama tartışması her geçen gün büyüyor. Kurşun geçirmez yeleklerde kullanılan malzemeyle son derece dayanıklı pantalonlar üreten bir firma olan Esquad'ın adını motorcular ezbere bilirler. Esquad şimdi Hoodie adını verdiği bir sweat-shirt'ü piyasaya sürdü. Kapüşonu ve kalbe yakın noktaları elektromanyetik dalgaları engelleyici özelliğe sahip. Bu kalkanlar, İsviçreli Spoerry tarafından tasarlanmış. Spoerry, metal iplikleri ve pamuk karışımı Swiss Shield ismi verilen ve aslında hastaneleri ve askeri binaları koruma amacıyla geliştirilmiş kumaşların üreticisi Ürün 2010'dan itibaren geniş kitlelere sunulacak. KALÇAYI BİÇİMLENDİREN AYAKKABI Biçimli bacaklar ve sıkı kalçalar... Hangi yaş grubundan olursa olsun bütün kadınların hayali değil midir? Ama buna sahip olmak da öyle kolay değil. Düzenli egzersiz şart... Reebok'ın uzun süredir üzerinde çalıştığı ve kısa süre önce piyasaya sürdüğü spor ayakkabı Easytone, kadınlara gündelik yürüyüşlerle bile sıkı bir kalça ve düzgün bacaklar vaat ediyor. Reebok'ın, kendi laboratuarlarında NASA kökenli mühendisi Bili Mclnns tarafından geliştiren ayakkabının tabanında devrim niteliğinde bir yenilik var. Taban hafif bir dengesizlik meydana getiren ve sonucunda kas hareketi sağlayan iki tabakadan oluşuyor. Yapılan testlere göre, ayakkabı kadınların kalça bölgesindeki kasları, sıradan bir spor ayakkabıya göre yüzde 28 daha fazla çalıştırıyor. Kalça arkası ve baldırları ise, diğer spor ayakkabılarıyla karşılaştırıldığında yüzde 11 daha fazla çalıştırıyor ve bu şekilde de kasların şekillenmesine yardımcı oluyor. YORGUNLUK GİDERİCİ KUMAŞ Çok uluslu kimya firması Rhodia'ran araştırmacıları, vücudun ısısını düzenleyebilen bir lif yarattılar. Bu buluş özellikle iç çamaşırı ve spor malzeme üreticilerini derinden etkileyecek gibi... Zira bağımsız bir araştırma kuruluşu olan Kosmoscience tarafından yapılan testlere göre Emana adı verilen bu kumaş, vücudun ısısını düzenleyerek vücut etkinliğini yüzde 41 oranında artırıyor ve kas yorgunluğunun esas sebebi olan laktik asit birikmesini de yüzde 35 oranında azaltıyor. Rhodia buluşunu 2010 başında pazara sürmeyi planlıyor. KAÇMAYAN ÇORAP İki dirhem bir çekirdek giyinmiş güzel bir kadın. Ama çorabındaki boydan boya yırtığın farkında bile değil. Kadınların en büyük korkuların biri kaçmış çorap. Dünyanın en büyük entegre elyaf ve polimer üreticilerinden Invista, Lycra Fusion adını verdiği ürünüyle bu korkuyu tarihe gömüyor... Invasta'nın çorap segmenti direktörü Denişe Sakuma, sektörde çığır açması beklenen bu inovasyondan bahsederken, Kadınlar artik kendilerini korkusuz hissedebilirler diyor. Lycra elyaf teknolojisini 2010'dan itibaren sektörde kilit rol oynayan markalar da ürünlerinde kullanmaya başlayacaklar ISLANMAYAN MAYO Korgün Şengün, 15 yıldır tekstil kimyası üzerine çalışan bir iş adamı... İki yıl önce 4 milyon dolara bir Ar-Ge laboratuan kurup akıllı tekstile yanrım yapmaya başlamış. Leke tutmayan, rutubeti anında emip vücut yüzeyinde nem bırakmayan ürünler yapmış ve bu ürünleri SaltySardine markasıyla pazarlamış... Son ürünü ise ilk kez 2010 koleksiyonunda yer vereceği ıslanmayan mayo. Antibakteriyel özelliğe sahip mayolan suya girip çıktıktan sonra değiştirmek zorunda da değilsiniz. GÜNEŞ ENERJİSİYLE ÇALIŞAN CEP TELEFONU Samsung dünyanın güneş enerjisiyle çalışan ilk dokunmatik ekranlı cep telefonunu üretti. Arka taraftaki solar panel sayesinde telefonunuzu şarj ediyor, pilim bitecek kaygısı yaşamadan dilediğiniz kadar konuşabiliyorsunuz. Blue Earth'ün çevreye duyarlılığı bununla sınırlı değil... PCM adı verilen geri dönüştürülmüş plastikten (Plastik su şişelerinden) üretiliyor. Bir diğer ilginç özelliği de Eco walk fonksiyonu... Telefonun pedometresiyle atılan adımları saymak, motorlu bir araç kullanmak yerine yürümeyi tercih ederek karbondioksit emisyonunu ne kadar azalttığınızı hesaplamak mümkün. Ve bu sayede kaç ağacın kesilmekten kurtulduğunu da öğrenebiliyorsunuz. TERSTEN DOKUNMATİK EKRAN Akıllı, dokunmatik telefon kullanan herkesin ortak bir şikayeti var: Parmakların ekranı kapatması... Microsoft ve Alman Haso Plattner Enstitüsü, parmakların görüntüyü kapatmadığı küçük ekranı geliştirdiler. Parmağı ekranın arkasında dolaştırarak kumanda etmeyi sağlayan cihazın adı, Nano Touch. Araştırmacılar uç birimin arkasına yerleştirilmiş dokunmatik bir arayüz meydana getirmişler. Parmağınız saydam bir şekilde ekranda beliriyor. Size kalansa, ikonlarm üstüne üklamak veya sayfalan çevirmek. Nano Touch sistemi ana hatlarıyla tamamlanmış durumda. Ancak projeyi yöneten mühendis Patrick Baudisch'e göre beş yıldan önce piyasaya sürülmesi güç görünüyor. Eğer Microsoft, bu cihazı, iPhone'a rakip olarak düşündüğü akıllı telefonu Pink'e entegre etmek isterse durum değişebilir ve ürünü daha kısa bir süre içinde raflarda görebiliriz. BORU TAMİR EDEN ROBOTLAR Barajlardan ortalama 25 yaşındaki borulara pompalanan 100 litre su, evlere ulaştığında yaklaşık 60 litreye düşüyor. Yolda hijyen özelliğini kaybedip musluktan sağlıksız şekilde akması da cabası. Eskiyen boru hattını yenilemek ise yapım masrafları, yollan trafiğe kapatmak, evleri susuz bırakmak gibi pek çok yan etkiye yol açıyor. Hem maliyetli hem de zahmetli bir iş. Sadece yollardakiler değil. Eski evlerin boruları sürekli değişik yerlerden patlıyor ve ciddi zararlara yol açıyor. 3M tarafından geliştirilen robot uygulaması ise boru hatlarını 2 saatte yeniliyor. Yeraltındaki borularda 200 metre aralıklarla delikler açılıyor. Boruların içine yerleştirilen birinci robot yüzeyi temizliyor, ikincisi borudaki çatlakları tespit ve tamir ediyor, üçüncüsü de eski borunun içine zar gibi ince yeni bir boru örüyor. Kısa süre önce İngiltere, İspanya ve Fransa'da başlayan uygulama yakında Türkiye'de de hayata geçecek. NETWORK'SÜZ NETWORK Ağ altyapısı için büyük yatırımlar yapamayacak ölçekteki küçük işyerleri ve evler için birebir... Türk üretici Air Ties tarafından yeni geliştirilen Tak-Paylaş modem, kullanıcıyı internete bağlamanın dışında küçük ölçekli bir netvvork vazifesi de görerek aynı ortamdaki bilgisayar ve cihazları birbirine bağlıyor. Hem de kablosuz olarak... Sayesinde diğer bilgisayarlara bağımlı olmaksızın, örneğin bir yazıcıyı doğrudan görüp çıkış almak mümkün. Bugüne kadar genellikle veri saklamak ve taşımak için kullanılan USB diskler de Tak-Paylaş ile ortak bellek görevi üstlenir hale geliyor. Çünkü Tak-Paylaş yeni bir disk almadan, mevcut USB disk ya da bellekler üzerinden paylaşım yapmayı mümkün kılıyor. Böylece ağ altyapısı olmayan ev ve küçük işyerlerinde ayru dosyayı farklı bilgisayarlarda saklamak, birbirine göndermek gibi güçlükler ortadan kalkıyor. Tüm testleri tamamlanan ürün kısa süre önce piyasaya çıktı. AKILLI ALIŞVERİŞ ASİSTANI Büyük marketlerde alışveriş yapmanın zorlukları malum. Bir türlü bulunamayan ürünler, görülemeyen fiyatlar ciddi bir vakit kaybına yol açıyor. Perakende sektörü, şimdilerde müşterilerinin mağaza içindeki sıkıntılarını asgariye indirecek teknolojilerin peşinde... Konya merkezli bir yazılım ve teknoloji firması olan RNK Teknolojinin geliştirdiği ürün bu yolda atılmış önemli bir adım niteliğinde. Akıllı alışveriş asistanı adlı ürün, alışveriş merkezlerinde ve marketlerde HIBRIT MAİL VE e-TEBLIGAT PTT, hibrit mail uygulamasına geçiyor. Göndericiden elektronik ortamda alınacak gönderiler, akaya en yakın PTT noktasında çıktısı alınarak sahibine teslim edilecek. Zaman ve para tasarrufu sağlayacak bu hizmet bankalar, telefon firmaları ile gaz, su ve elektrik dağıtım şirketleri gibi yüklü miktarda fatura gönderen kuruluşlar için birebir. PTT kanunen resmi tebligat çıkarmaya yetkili merciler tarafından elektronik ortamda hazırlanmış tebligatların değiştirilemez ve inkar edilemez şekilde elektronik posta yoluyla alıcılarına iletilmesi olarak tarif edilen e-tebligat sistemini de 2010'da devreye sokacak. Teknik altyapı hazır, hukuki hazırlıkların tamamlanması bekleniyor. 360 DERECE FOTOĞRAF ÇEKEBİLEN MAKİNE Fotoğrafçının çevresindeki her şeyi sınırsızca aktarabilen bir fotoğraf makinesi düşünün. Bu yararlı buluş Fransız şirketi Giroptic'ten geldi. Dışbükey bir ayna ve ona bağlı ufak bir kontrol paneliyle donatılmış objektif sayesinde 360 derecelik panoramik fotoğraf çekebiliyor. Deklanşöre basıldığında makine fotoğrafı değişik açılardan çekiyor. Fotoğrafın bütünü ise gene firmanın yarattığı ve makineye entegre bir program sayesinde elde ediliyor. Giroptic, Şubat'ta Fransa'da 699 euro'ya satışa çıkan buluşunu geliştirmek ve duyurmak için yaklaşık 1 milyon euro'luk bir harcama yaptı. Bu yüksek fiyata rağmen, özellikle emlak piyasası bu yeni ürünü çabucak benimsedi. Adli bilimlerin de suç mahallerinin panoramik fotoğraflarını çekmek için bu aletle yakından ilgilenmesi son derece olası... ELEKTRONİK DEVRE BASABILEN YAZICI Adı Gümüş Kurşun (Silver Bullet)... Xerox'un Kanada'daki Araştırma Merkezinde üretildi. Bilim adamları 2001'den bu yana bu teknolojinin üzerinde çalışıyorlardı. Sayısız deneme yanılmanın ardından sekiz yıl geçti ve Xerox, Ekim 2009 sonu itibariyle bu teknolojinin ticarileştirilmeye hazır olduğunu duyurarak patent başvurusunu yaptı. Gümüş Kurşun, elektronik devreleri, plastik, kumaş, film gibi yumuşak zeminlere basabiliyor. Bu teknoloji yıllardır birçok şirket arasında rekabet konusu olmuştu ama bir türlü uygun maliyetlerle üretim sağlanamamıştı. Xerox'un bu yeni teknolojisi sayesinde silikon çip üretiminde gerekli olan özel steril ortam donanımlarına ihtiyaç olmadan, tıpkı bir yazıcıda doküman yazdırılıyormuş gibi elektronik devreler basılabilecek. Peki bu teknoloji hayatımıza neler getirecek? Etrafta elektronik devreli kıyafetler giymiş insanlardan oluşan hareketli reklam panoları görebileceğiz. Diğer yandan ambalajlar akıllanacak. Örneğin ilaç kutunuz içinde kaç adet hap kaldığını size söyleyecek. Gümüş Kurşun'un aynı zamanda katlanıp çantalara giren plastik ekranların üretilmesine de önayak olacağı düşünülüyor. TAMAMEN ÇEVRECİ LİKS YOLCU GEMİSİ Dev yelkenlerini gururla açmaya hazırlanan Eoseas, dünyaca ünlü gemi üreticisi STX Europe tarafından tasarlandı. 3 bin 400 yolcu kapasitesine sahip bu 305 metrelik pentamaran (beş gövdeli gemi) olabildiğine çevreci. Eoseas'de karbon emisyonunu asgariye indirmek için hiçbir masraftan kaçınılmamış. Gemi aynı zamanda i bütünüyle geri dönüşümlü malzemelerden üretilecek. Sıvı yakıttan çok daha zararsız olan sıvılaştırılmış gaz santrau, yaıua?m , w^, metrekaretik bir alana yayılan güneş paneli ve gemide üretilen organik atıklarla çalışacak bir mikro elektrik santrali var. Üstüne üstlük yelkenleri ve kaplamasının altındaki sürtünmeyi azaltan bir tür hava enjeksiyonu siste klasik bir geminin yarısı kadar yakıt kullanacak. İnşaasına özümüzdeki yıl başlanması beklenen bu geminin hizmete girişi, 2014 yılını bulacak gibi... İLK HİBRİT SCOOTER BMW üstü kapalı scooter'ı icat etti, Piaggio da üç tekerli olanı... Peugeot ise hepsinin hibrid bir sentezini yapmaya karar verdi... HYmotion 3,125 cc'lik motoru dışında, ön tekerlerine yerleştirilmiş iki elektrikli motora sahip. Tutumlu (100 kilometrede 2 litre yakıt tüketimi) ve çevreci (100 kilometrede 47 gram karbondioksit salınımı) model ancak 2011'de piyasaya çıkabilecek. Avrupa'da satış fiyatının 8 bin euro civarında olması bekleniyor HİDROJENLE ÇALIŞAN ARABA Bu aile otomobili, Honda tarafından üretilen, yakıt olarak da hidrojen kullanan bir dört tekerlekli. Adı FCX Clarity. İlk bakışta bir Honda Accord'dan farksız. ABD ve Japonya'da çok az sayıda Clarity yollara çıkü. Seneye Avrupa yollarına da düşecek. Benzinden yaklaşık yüzde 5 daha ucuza bir depo sıvı hidrojen alınarak yola çıkılıyor. Deposunu dolduran 500-600 kilometre arasında yol yapabiliyor. Egzosundan ise karbondioksit değil su çıkıyor. Bu otomobil için gereken tek şey benzincilerde hidrojen SARSINTISIZ LOKOMOTİF TÜLOMSAŞ (Türkiye Lokomotif Sanayi AŞ) ve General Electric işbirliğiyle üretilecek dizel elektrikli yeni nesil lokomotifler sayesinde, çok daha fazla yolcu demiryolunu tercih edecek gibi... Gürültü azaltıa komponentlerin kullanılacağı çift kabirdi yeni nesil lokomotiflerin çekiş gücü yüzde 26 daha yüksek, motor bakım gereksinimi ise yüzde 33 daha az. Yüksek çalışma güvenliğine sahip. Sık bakım yaptırmayı gerektirmiyor. Düşük yakıt emisyon değerlerine sahip, yüzde ^un üzerinde yakıt tasarrufu sağlıyor. TCDD'nin yanı sıra çevre ülkelerdeki demiryolu işletmecileriyle temaslarını sürdüren TÜLOMSAŞ, yeni nesil lokomotiflerin imalatına önümüzdeki aylarda Eskişehir tesislerinde başlamayı planlıyor. Lokomotif yüzde 50 yerli katkıyla üretilecek GÜVENLİK MESAFESİNİ ÖLÇEN RADAR Kentin belli yerlerine koyulan kamera sistemi bizde de iyice oturdu. ABD ve Avrupa'da bu sistem daha etkin olarak kullanılıyor, en küçük bir trafik ihlalinde, kamera fotoğrafınızı çekip, ceza faturasıyla birlikte evinize yollanıyor. Şimdi yeni bir teknoloji sayesinde bu denetim iyice artırılıyor. Inter Distance (mesafe arası) adlı cihaz, bir tünelde bile iki araç arasındaki güvenlik mesafesini ölçebilecek. Kısacası, artık, kapalı yerde bile kaçış yok! Cihazı üreten firmanın adı Thales. ŞEHİR İÇİ ARAÇ KİRALAMA SİSTEMİ Paris Belediyesi, 201 f/da kente giren otomobil sayısını azaltmak için yeni bir araç kiralama sistemini devreye sokacak. Autolib adı verilen bu sisteme göre, kiralık araçlar, kentin belli istasyonlarında, park yerlerinde ya da bu iş için ayrılmış özel yerlerde bulunacak. Sisteme abone olanlar, belli bir aylık ödeyerek, kiralık araçlarını bulundukları yerden alacaklar, gidecekleri yerlere gittikten sonra da en yakındaki istasyona bırakacaklar. Otomobil satın alıp dünya kadar park parası vermekten çok daha akıllıca değil mi? EKOLOJİK SÜT ŞİŞESİ Plastik, çevreyi en çok kirleten maddelerin başında geliyor. Bu da plastik ambalaj alanında çalışanları yeni arayışlara yöneltiyor. Satış gelirinin her yıl yüzde 4'ünü Ar-Ge'ye ayıran ambalaj sanayi devi İsveçli Tetra Pak, kartondan süt şişesi üzerine çalışıyor. Peki İsveçlilerin amacı ne? Şişenin avantajlarını (rahat açılıp kapanır, dökmesi kolay, mikroptan arındınlabilir) kartonun faziletiyle (yüzde 100 geri dönüşümlü) bMeştirmek. Bu yeni süt ambalajlan 2010 sonu veya 2011 başında raflarda olacak. TAT İNHALATÖRÜ İnhalator, Batı dillerinde havayı ciğerlere çekmeye yarayan araç anlamına geliyor. Amerikalı araştırmacı David Edvvards ve iki Michelin yıldızlı Fransız şef Thierry Marx'ın geliştirdiği, Whif isimli, Avrupa ve ABD'de yeni yeni pazarlanmaya başlanan plastik çubuk, çikolata ve meyve mikro parçacıklarım soluyarak tatmaya yarıyor. Fiyatı 2 euro'nun altında olan tat inhalatörünün etkisi şaşırtıcı. Özelikle çikolata bağımlıları ürüne büyük ilgi gösteriyorlar. Diğer lezzetler de (mesela ıstakoz) şu anda deneme aşamasında. ANTİBAKTERİYEL STREÇ FİLM Özellikle ABD ve Japonya'da birçok laboratuar, antibakteriyel moleküler yapısı sayesinde, pişmiş yiyeceklerin saklama süresini ikiye, hatta üçe katlayacak streç filmler üzerinde çalışıyor. Meyvelerin olgunlaşma sürecinde ürettiği etileni absorbe edebilen streç filmler de var. Bu da meyve ve sebzelerin uzun süre saklanabilmesine yanyor. Bu ürünün pazarlanmasına büyük bir aksilik olmazsa 2010 yılı içinde başlanacak GERİ DÖNÜŞÜMLÜ ÇİKLET Yer atılan çikletler çevre için tam bir felaket. Bir çiklet doğada beş senede yok oluyor. Bir yılda dünyada çiğnenen çiklet sayısı ise 100 milyarlarca. Bu tablo, tamamen geri dönüşümlü, Meksika kökenli Chicza marka çikletin önemini iyice ortaya koyuyor. Chico zapote ağacından elde edilen lastik benzeri bir maddeden yapılan bu çikletin doğada çözülmesi sadece beş ay. Ancak üretim maliyeti normalin iki misli. Geçtiğimiz Nisan'da İngiltere'de piyasaya çıkan ürünün 2010'da Türkiye'de olması bekleniyor. KEMİK ERİMESİNE KARŞI YOURT Kadınların menapozdan sonra yaşadıkları en büyük sıkıntılardan biri önümüzdeki yıllarda tarihe karışabilir. Fransızların ünlü süt ürünleri üreticisi Bongrain'in alt markalarından Elvir, osteoporozu önlemek için antioksidanlar, kalsiyum ve D vitaminleriyle zenginleştirilmiş yoğurt üzerinde çalışıyor. Bizde kemik erimesi denilen, kemikleri hassaslaştıran ve (özellikle boyun ve uyluk kemiği) kırık ve çatlaklara yol açan bu hastalık 50 yaşın üstündeki iki kadından birinde görülüyor. Klinik araştırmalar Ulusal Clermont Ferrant Enstitüsü'nde tamamlanmış durumda. Bu yoğurdun osteoporoz üzerindeki olumlu etkisi kesinlik kazanmış. Yine de son haline getirilmesi için için birkaç araştırmanın daha yapılması gerekiyor. Dolayısıyla, piyasaya 2011'den önce çıkması beklenmiyor. ESNEK VE KAĞIT KALINLIĞINDA HOPARLÖR Üç katman kompozit malzeme ve orta katmanda titreşim yaratmak için bir elektrik akımı... işte size ingiliz Warwick Üniversitesi'ndeki araştırmacıların alüminyum folyo inceliğinde (0,25 santimetre) esnek bir hoparlör olan Fiat Flexible Loudspeaker'ı nasıl yarattıklarının açıklaması. Klasik hoparlörlere göre avantajı, sesin merkezi tek bir noktadan değil, tüm yüzeyden yayılıyor olması. Üstelik kalite kaybı olmadan... Kendini ispat eden prototipin 2010'da seri üretime geçmesi bekleniyor. Cihaz, duvara bir tablo gibi aşılabilecek, bir taşıtın tavanına veya reklam panosuna entegre edilebilecek. GÖZLÜKSÜZ 3 BOYUTLU GÖRÜNTÜ Sinemalarda büyük ilgi gören üç boyutlu yayın teknolojisi şimdi evlerimize girmeye hazırlanıyor. Bu yıldan itibaren TV üreticileri 120 Hz üstü besleme yapan üç boyutlu yayına uygun LCD TV'ler çıkarmaya başladı. Ama hepsinin sorunu aynı... 3 boyutlu gözlüklerle izlemek zorundasınız. Gerçi gözlükler de değişti. Bildiğimiz eski karton, ucuz plastik gözlüklerden değil. Yeni nesil gözlüklerde televizyon ve gözlük arasında kızılötesi iletişim var. Gözlük devamlı olarak aktarılan görüntüye uygun biçimde titreşim yaparak en iyi sonucun alınmasını sağlıyor. Ama yine de uzun süre izlendiğinde feci şekilde baş ağrısı yapıyor. Ancak Japon elektronik üreticisi NEC ten devrim niteliğinde bir açıklama geldi. 2010 yılında LCD panellerde kullanılmak üzere bütünleşik üç boyut adını verdiği bir teknolojiyi kullanacağını açıklayan NEC, üç boyutlu görüntünün aruk özel gözlük kullanmadan çıplak gözle izlenebileceğini açıkladı. Üstelik mevcut LCD'lere bir parça takılarak da üç boyutlu yayına uygun hale getirilebilecek. İlk olarak 2010 yılında 12.1 inçlik modelle piyasaya sürülecek olan 3 boyutlu LCD paneller, daha sonra daha da küçültülerek kullanıcıyla buluşturulacak. UZAY OTELİ Uzaya seyahat için son aşamalara gelindi. Ünlü İngiliz iş adamı Richard Branson'ın şirketi Virgin Galactic Havayollan'nın New Mexico'ya yapacağı havalimanının çok kısa bir süre içinde tamamlanıp önümüzdeki yıl seferlere başlaması bekleniyor. Uzay turizmi için yapılan havalimanının 225 milyon dolara mal olacağı tahmin ediliyor. Biletlerin 200 bin dolardan satişa çıkarılacağı söyleniyor. Galactic Süite ise uzay turizminde çıtayı daha da yukarı taşıyarak uzayda bir otel kuracağını açıkladı. Galactic Süite projesinin önündeki en büyük engel finansmandı ancak ismi açıklanmayan bir iş adamının projeye 3 milyar dolar hibe etmesi süreci hızlandırdı. 2012 yılında hizmete girecek uzay otelinde ilk aşamada iki astronot ve dört müşteri konaklayabilecek. Uzay turistleri, üç gecelik konaklama için 4 milyon 400 bin dolan gözden çıkarmak zorunda. Bu yüksek ücrete rağmen şimdiden 43 kişi otelde rezervasyonunu yaptırdı. Yörüngede hareket halinde olacak oteldeki konuklar, bir gün içerisinde 15 kez güneşin doğuşunu izleyebilecek. HAREKETLE KUMANDA EDİLEN TELEVİZYON Uzaktan kumandayı kaybetmekten bıküruz mı? Orange, sizi bu dertten kurtarmaya soyunuyor. Geçtiğimiz günlerde televizyona el hareketleriyle kumanda etmeyi sağlayan Keanu adlı sistemini Avrupa'da tanıttı. Sistem, ekranın üzerine yerleştirilmiş kızılötesi bir kameranın seyirci hareketlerini algılaması yöntemiyle çalışıyor: Sesi açmak için bir yöne hayali bir çarkı çeviriyorsunuz. Kısmak için de ters yöne... Mönüleri dolaşabilir, seçeneklere tıklayabilirsiniz. Orange'ın bu sistemi 2010'da piyasaya sürmesi bekleniyor. Microsoft da Xbox oyun konsolu için geliştirdiği, benzer bir sisteme sahip olan Natal'i geçtiğimiz Haziran'da tanıtmıştı. AVUÇ İÇİ PROJEKTÖRÜ Ar-Ge çalışmalarına yılda 1.5 milyar dolar ayıran 3M'in mini projektörü... MPro 120, cebe sığabilen küçük boyutu ve ince yapısı sayesinde, her an her yerde sunum yapmaya, film izlemeye, video oyunları oynamaya ve yüksek görüntü kalitesiyle resim paylaşmaya, olanak tanıyor. Kısa bir süre önce pazara sunulan mini projektör, dizüstü bilgisayarlara, telefonlara, kameralara ve müzikçalarlara kolay ve hızlı bir şekilde bağlanabiliyor. Uzun ömürlü pili, yüksek ses ve renk kalitesi önemli artıları. Kendinden hoparlörlü MPro 120, kullanım ömrü 20 bin saat olan enerji tasarruflu bir ampule sahip ve yansıttığı görüntülerin boyutunu 20 santimden 127 santime kadar büyütebiliyor. ÇEVRECİ MUTFAK VVhirlpool geleceğin mutfağını tasarlıyor. Green Kitchen (Yeşil Mutfak), 2009'da 'tasarımın Oscarı' diye bilinen IF Ürün Tasarım Ödülü'ne layık görüldü. Mutfakta yer alan cihazların tümü de enerji tasarrufu sağlıyor. Örneğin, pişirme ünitesi sadece üstündeki tencerenin boyutu kadar alanı ısıtıyor. Buzdolabı, açıldığında ısı kaybını düşürmek için çekmecelerden oluşuyor ve böylece yüzde 50 oranında enerji tasarrufu sağlıyor. Buharlı pişirici son derece az bir suya ihtiyaç duyuyor. VVhirlpool mühendislerine göre, bu, bir ailenin yılda 300 litre su tasarrufu etmesi demek. Kullanılmış suyun bir bölümü filtreden geçirilip bakterilerden arındırıldıktan sonra bulaşık makinesini besleyen rezervuara yönlendirilip yeniden kullanılabiliyor. Green Kitchen piyasaya 2010'dan itibaren kademe kademe sürülecek. VVhirlpool sonuç olarak mutfak kaynaklı elektrik masraflarından yüzde 70'lik bir düşüş vaat ediyor. KENDİNİ TEMIZLEYEBILEN PENCERE açacak nitelikte. Titanyum oksit bir katman sayesinde, kirler morötesi ışınlar altında fotosentezle çözünüp iz bırakmadan kuruyor, yani cam kendini temizliyor. Pencerenin tek özelliği bu 3 derecelik bir ısı artışı sağlamak mümkün oluyor. Güvenlik özelliği de tam... İç yüzeydeki yumuşak ve son derece dayanıklı bir plastik filmle bitişik iki cam tabakası, şoklara dayanıklılık sağlıyor. KIRINTI BIRAKMAYAN EKMEK KIZARTMA MAKİNESİ Genç bir Türk mucit tarafından tasarlandı. Ekmek kızartma makinesi kullanan herkesin büyük derdine, temizlenmesi zor olan tel ızgaraların arasına kaçan ekmek kırıntılarının, ısına bölümüne düşen yanmış ekmek parçalarının oluşturduğu hijyen sorununa kesin çözüm getiriyor. 2007 yılında Mimar Sinan Üniversitesi öğrencisiyken tasarladığı kızaklı ekmek kızartma makinesiyle IMMIB ve Endüstriyel Tasanmalar Meslek Kuruluşu'nun yarışmasını kazandı Aül Kızılbayır. Tasarımı da jürideki Arzum Genel Müdürü Murat Kolbaşı'ran ilgisini çekti ve şirket seri üretime geçme karan aldı. Makine 20107 da piyasada olacak. Yeni kızartıcıda, kırıntılar gövdeye sürgülenen tabak içinde kalıyor ve istendiği zaman rahatça temizlenebiliyor. Sürgülü sistemle kızaran ekmeği eller yanmadan sofraya servis etmek de mümkün. SOĞUK SUYLA ÇAMAŞIR YIKAYAN DETERJAN Henkel, soğuk suyla da verimli şekilde çamaşır yıkanmasını sağlayan deterjan geliştirdi. Geçtiğimiz Kasım ayında piyasaya çıkan Persil Gold'un Soğuk Aktifi şebeke suyuyla doğrudan yıkama yapma imkanı tanıyor. Bu deterjan pazarın alışkanlıklarını değiştirecek türden. Deterjan üreticileri daha önce kir çözücülük, renkleri soldurmama ya da parlatma, kıyafetleri yumuşatma gibi parametrelere odaklanmış durumdaydı. Persil Soğuk Aktif ise kullanılacak suyun ısısını öne çıkarıyor. Evin en çok elektrik çeken cihazlarından olan çamaşır makineleri hiç su ısıtmadan çalışacağı için ciddi bir tasarruf sağlayacak ANTIBAKTERIYEL TEMİZLİK BEZİ 3M'in AR-GE departmanı bakterilere kafayı takmış durumda. Gelecek yıldan itibaren piyasaya sunulacak ve Nano Silver Protection Teknolojisi ile üretilecek Scotch-Brite temizlik bezi, yüzeyinde bakterilerin oluşmasını ve bunun neden olduğu kötü kokulan önlüyor. Bezin yüzeyindeki gümüş moleküUerinin pozitif yüklü gümüş iyonlarını açığa bırakması, bakterilerin beslenmesini engelliyor. Böylece nemli bezlerde bile bakterilerin üremesine olanak tanınmıyor. Bez defalarca kullanıldığında dahi antibakteriyel özelliğini AYDINLATMALI DUVAR KAĞIDI Led veya eiektroışıldamalı diyotlar, ışık yayabilen elektronik parçacıklar... Otomobillerde de kullanılan bu teknoloji, çok yakında bir dekorasyon unsuru olabilir. General Electric OLED (Organic Light Emitting Diyote) adını verdiği projeyi tamamlamak üzere... Söz konusu ürün, ince, plastik kağıt görünümünde, yumuşak bir ışık yayıyor. Bir yıl içinde piyasaya çıkacağı söyleniyor. Ürün parçalara bölünebildiğinden, evin sadece bir bölümünü değil, tavanını, kapısını ve duvarlarını da süsleyebilir. Fiyatı şimdilik gizli. Ama en azından ilk etapta ucuz olmayacak. General Electric bu icadın varlıklı müşterilerine yönelik olduğunu ima ediyor. 12 DAKİKADA ÇAMAŞIR YIKAYAN MAKİNE Vestel'in geçtiğimiz aylarda piyasaya sürdüğü çamaşır makinesi Tvvinjet, az kirli çamaşırlan sadece 12 dakika içinde yıkayabiliyor. Normal kirli çamaşırları 60 derecede yıkamak için harcanan 150 dakikalık süreyi ise 60 dakikaya indiriyor. Bilinen A enerji sınıfı çamaşır makinelerine oranla yüzde 35 daha az enerji harcayarak yılda 117 kW enerji tasarrufu sağlıyor. Bu şekilde çok daha az su ve elektrik harcıyor. Yılda 2.2 tonluk su tasarrufuna imkan veriyor. Elektrikten sağladığı tasarrufla da yılda 800 kilo daha fazla çamaşır yıkamak mümkün. Makine, yıkama sırasında kullanılmayan fazla deterjanı da değerlendiriyor. MAMOGRAFI KORKUSUNA SON VEREN CİHAZ Kadınların en büyük kabuslarından biridir momografi... Düzenli yapılması gerekir ancak ağrısı ve acısı sebebiyle sürekli ertelenir. Oysa ki meme kanserinde erken tehşis için yapılması kesinlikle elzemdir. Ancak Siemens'in geliştirdiği bir meme tomosentezi cihazı sayesinde artık bu durum değişecek. Bu cihaz, memenin tıpkı akciğer tomografisi gibi milimetrik kesitler halinde incelenmesini sağlayan teknolojik bir gelişme... Daha az bası ve daha az X ışınına maruz kalınarak çok daha net ve çok daha güvenilir tanı imkanı sağlıyor. Böylece yoğun memeler milimetrik kesitler halinde detaylı olarak incelenebilecek ve kitlesel lezyonların ve mikrokalsifikasyonların üç boyutlu görüntüsü elde edilerek daha detaylı ve güvenilir teşhis olanağı bulunacak. Bu yeni cihaz sayesinde kesitsel görüntü alınabilecek ve meme daha az sıkıştırılarak hastaların daha az ağrıya maruz kalması sağlanacak. Bu devrimsel cihaz dünyada ABD'den sonra ikinci olarak İstanbul'da olacak. YAPAY KALP Dünyada en çok ölümler kalp hastalığından oluyor. Şimdi yeni bir cihaz sayesinde kalp hastalıklarıyla vedalaşabiliriz. Bu büyük buluşun sahibi Fransızlar. Georges-Pompidou Hastanesi'nde kalp protezi ve nakli laboratuvanrun yöneticisi Profesör Carpentier ve ona bağlı mühendisler, 1993 yılından bu yana bu proje üzerine çalışıyorlar. Yapay kalp enerjisini hastanın kemerine takabileceği bir bataryadan alıyor. Maliyeti yaklaşık 140 bin euro. Yapay kalbin ilk klinik deneyleri 2011'de yapılacak. Pazara sürümünün ise 2013 yılında gerçekleşmesi bekleniyor. YAŞLANMAYA KARŞI KÖK HÜCRE ENJEKSİYONU Parmağınız kesildiğinde yaraya giden kan önce pıhtılaşarak yarayı kapatır ve ardından içerdiği onarıcı hücreler ve büyüme hormonları sayesinde 5-7 gün içinde yaranız iyileşir. Doğanın bu mükemmel yara onarımı yöntemini artık bilim adamları estetik amaçlı olarak kullanıyor. Yurt dışında Drakula metodu olarak anılan hastanın kendi kanı ile gençleşmesi yöntemi PRP (Platelets Rich Plasma), tamamen kendi kanınızda bulunan onarıcı hücrelerin ve büyüme hormonlarının alınarak tekrar size verilmesi esasına dayanıyor. Avustralyalı Adistem firması laboratuvarlarında geliştirilen bu teknoloji ile ayrıca hastalardan alınan yağ dokusundan da kök hücre elde edip büyüme hormonu ile beraber hastaya damardan verildiğinde şeker hastalıkları, Parkinson ve karaciğer yetmezliklerinin düzelttiği iddia ediliyor. Buluşun 2010 yılında uygulanabileceği söyleniyor. DOKTORLARI İŞİNDEN EDECEK ÇANTA Sağlık alanda faaliyet gösteren Fransız şirketi Numerique Assistance oldukça önemli bir buluşa imza atü. Bu bir ilkyardım kiti. İçinde EEG, tansiyon veya kandaki oksijenlerime oranı gibi birçok hayati ölçümü yapmayı sağlayacak donanım var. Ölçümü yaptıktan sonra, sonuçları hemen hastanenin bilgisayarına, doktorunuzun adına gönderecek donanım da kitte yer alıyor. Potansiyel tüketiciler listesindeyse hemşireler, bakıcılar, huzur evleri ve hatta havayolu şirketleri var. Bu kit test aşamasındayken bile çok hayat kurtardı... CİNSEL GÜCÜ ARTIRAN VİTAMİN Douglas Laboratories, gıda destekleri alanında dünya devi bir firma. Amerika'nın Pittsburgh şehrinde son teknolojiyle donatılmış, üç farklı Ar-Ce laboratuvarının yer aldığı tesislerinde 2000'in üzerinde formül üretiyor. Üretim tesisleri FDA (Amerikan ilaç ve Gıda Dairesi) tarafından referans olarak gösteriliyor. Prof. Dr. Halim Hattat ise J - kariyeri başarılarla dolu, 1997 yılında Türkiye'nin , ilk özel Üro-Androloji hastanesi olan Hattat Hastanesi'ni hizmete açmış dünya çapında bir ürolog. Douglas Laboratories ile Prof. Halim Hattat'ın yollarının kesişmesinden Formula HM adlı ürün doğmuş. Formula HM, erkek cinsel performansını artırdığı ve ereksiyon problemlerinin çözümüne doğal yollardan yardımcı olduğu iddia edilen bir gıda takviyesi. 2010 yılının ilk çeyreğinde tüm dünya ile birlikte Türkiye'de de piyasaya çıkacak ürünün büyük ses getirmesi bekleniyor. Douglas Laboratories ürünün ilk incelemelerinden aldıkları sonuçların bir hayli etkili olduğunu belirtiyor KALP ARİTMİSİNE YENİ İLAÇ Sanofi-Aventis firması, kalp aritmisine karşı atağa kalkmaya hazırlanıyor. Avrupa'da yaklaşık 4.5 milyon insan üst kalp kapakçıklarının düzensiz kasılması sonucu oluşan bir ritm bozukluğu olan, bilimsel adıyla söylemek gerekirse, atrial fibrilasyondan mustarip. Bu bozukluk beyinde ciddi arazlara neden olabiliyor. Şanon' şirketinin Multaq adını verdiği ilacın, bu hastalıktan ölüm oranını yüzde 45 azaltacağı tahmin ediliyor. Eğer gerçekten başarı sağlanırsa, şirketin yılda 1 milyar euro ciro yapabileceği söyleniyor. KIŞİSELLEŞTİRİLEBİLEN FAR Givenchy, kült ürünlerinden biri olan ve dört farklı rengi birarada sunan far serisini geliştirdi. Bu serinin arkasında 21 aylık bir Ar-Ce çalışması yatıyor. Çünkü dünyaca ünlü kozmetik markası bu yeni farını üretmek için daha önce kullanmadığı makinelere ihtiyaç duydu. Sedef parçalarını hava basıncıyla parçalayıp partikül elde etmek, farklı malzemeleri birarada işleyebilmek için makineler icat etmesi gerekti. Givenchy'nin makyajda devrim gerçekleştirmeyi planladığı bu yeni farının adı Le Primse Yeux Mono. Tek rengin dört farklı tonundan oluşan far, bu dört tonun birbiriyle karıştırılarak kişinin seçtiği rengi, keyfine göre kişiselleştirmesine olanak sağlıyor. 2010 yılında piyasaya sunulacak ürünün fiyatı ise henüz belli değil. TELLERİ KALINLAŞTIRAN SAÇ MASKESİ İnce telli saç nedir? Sönük, cansız ve mattır, sahibini çoğu zaman canından bezdirir. Peki Türkiye'de kadınlarının yüzde kaçının ince telli saça sahip olduğunu biliyor musunuz? Yüzde 41. Üstelik yüzde 15'inin saç telleri çok çok ince sınıfına giriyor. Bu kadınların tamamının ortak tek bir hayali, fırçalamaya dayanıklı, şekil alabilen, kalın telli saçlar. L'Oreal Laboratuarlarında yaratılan Volumorphose Intra-Cylane bu hayali gerçek kılacak nitelikte... Ürünün işleyiş mantığı ise şöyle: Intra-Cylane adı verilen bir molekül, kuru saçla temas anında katılaşıyor ve saçların suyla temasında kabarmasını sağlıyor. L'Oreal Laboratuarları'mn uzun bir Ar-Ge çalışması ardından hayata geçirdiği bu ürün geçtiğimiz günlerde Türkiye'ye de geldi... Ancak satışı yok, kuaförlerin profesyonel kullanımına özel bir ürün.