Genellikle liseden mezun olup üniversiteye giren her Türk erkeğinin ilk işi olması sebebiyle zaten yapmış olacağınızı varsayıyoruz. Eşiniz belki izin verebilir ama vermeyebilir de, bu sebeple eğer bir dövme sevdanız varsa evlenmeden önce kondurun kolunuza, sırtınıza. Evlendikten sonra iki kadeh bir şeyler içmek için bile zor izin alacağınızı düşünürsek, böyle bir aktiviteyi evlendikten sonra yapmanız hayal. Onun için bunu da aradan çıkarın. Eşiniz belki sizden daha çok seviyordur evcil hayvan beslemeyi, ama ya sevmiyorsa, ya alerjisi varsa? onun için sevdiğiniz evcil hayvanı evlenmeden evvel besleyin. Belki eşinizle birlikte balayına, bayram tatiline, vs. gidebilirsiniz ama bu gidiş asla üniversiteden çocuklarla gidilen bir Amsterdam olmayacaktır. Atlayın trene evlenmeden önce gidip görün. Bazı arkadaşlar öğrenciyken evlenmeyi tercih edebiliyor, ne güzel demek ki ruh eşlerini bulmuşlar ama yine de siz evlenmek için okulun bitmesini bari bekleyin. Hayatın kendisini görmek, deneyim kazanmak için tek başınıza eve çıkın. Böylece Ya bir ev işi yapıyorsun ne var ki? deme gafletinde bulunmazsınız. Programlama, İspanyolca, ahşap boyama, vb. kurslara evlendikten sonra giderim gibi bir düşünceniz varsa unutun. İşinizle veya hobinizle ilgili bir kursa gidecekseniz evlenmeden evvel bunu da halledin. Evlilik ciddi bir müessesedir, geliri gideri, bütçesi bellidir. Onun içindir ki hayalinizdeki işi kurmayı evlilik öncesinde deneyin. Batarsanız da zararı kendinize olur, evlilik müessesesi bundan etkilenmez. Bu ne saçma şey diye düşünebilirsiniz. Gönül isterki ilk tanıştığınız kişi ile evlenin ancak hayat pratiği buna pek imkan vermiyor. Olgunlaşmak, ilişkiye doğru pencereden bakabilmek için ayrılık acınızı çekmeyi ihmal etmeyin. Dövme bir dereceye kadar hoş görülebilir ama eşinizin, ailesine yapılacak bir bayram ziyaretine bu halde gelmenizi istemeyeceğinden son derece eminiz. Evlenmeden önce ufak ufak hevesinizi alın.