Bilim dünyası okyanuslarla ilgili yaklaşık 10 yıl süren bir çalışmanın, deniz canlılarına ilişkin nüfus sayımının sona ermesini kutluyor. 80 ülkeden 2 bin 700 araştırmacının katılımıyla düzenlenen Deniz yaşamı nüfus sayımı çalışması kapsamında 540 seferde denizde 9 bin gün kalındığı açıklandı. 650 milyon dolar bütçeli araştırma programı, 670 kurumun katılımıyla 2000 yılında şu üç temel soruyu yanıtlamak üzere kurulmuştu. Okyanuslarda ne yaşamıştı, şimdi ne yaşıyor, gelecekte de ne yaşayacak? 10 yıl süren çalışmanın ardından bile bilimadamları deniz canlısı türlerini tam olarak tespit etmenin olamaksız olduğu görüşünde. Ama toplanan milyonlarca örneğin ardından araştırmacılar daha önceki 1,200 türe ek olarak şimdi 6 bin daha yeni türün eklendiğini kaydediyor. Bulgular bilimadamlarını, deniz türlerinin sayısını 230 binden 250 bine çıkarmalarına da neden oldu. Düşünülenden çok daha fazla deniz canlısı türü bulunduğunu ve insanın denizaltı yaşamına tahmin edilenden çok daha büyük bir etkisi bulunduğunu belirten bilimadamları, araştırmanın yapıldığı tüm bölgelerde, oksijen ve ışığın çok az olduğu yerlerde bile canlı türleri bulunduğuna işaret ettiler. Araştırmacılar, Avustralya sularında 50 milyon yıl önce yok olduğu düşünülen Jura dönemine ait bir karidesin keşfedilmesine karşılık, denizdeki besin zincirinin ilk halkası planktonların ise yaklaşık yüzde 40’ının son 50 yılda ortadan kalktığını, bunun da okyanusların giderek ısınmasıyla açıklanabileceğinin altını çizdiler. Bilim insanları, bazı bölgelerde köpekbalıklarının yüzde 99’unun yokolduğu uyarısında da bulundular. İşte en son keşfedilen canlılardan bazıları...