BU HAFTAKİ CUMA HUTBESİ
MUHARREM AYININ ÖNEMİ VE EHL-İ BEYT-İ MUSTAFA
Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Allah’a ve Resûlüne itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz gider. Sabredin, çünkü Allah, sabredenlerle beraberdir.”1
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Hasan ve Hüseyin cennet gençlerinin efendisidir.”2
Aziz Müminler!
Kur’an-ı Kerim’de saygı duyulması emredilen dört aydan biri olan Muharrem ayı içerisindeyiz ve bugün 10 Muharrem Âşûrâ günü. Muharrem ayı, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in hürmete layık olarak nitelendirdiği mübarek bir aydır. Allah Resûlü (s.a.s), “Ramazan’dan sonra tutulan en faziletli oruç, Allah’ın ayı olan Muharrem ayında tutulan oruçtur”3 buyurarak bize, bu ayda oruç tutmayı tavsiye etmiştir.
Kıymetli Müslümanlar!
Sayısız lütuf ve faziletlerle dolu olan Muharrem ayı, aynı zamanda Müslümanları hüzne boğan Kerbelâ hadisesinin yaşandığı aydır. Kerbelâ hadisesi, kan ve gözyaşının, üzüntü ve kederin, acı ve ızdırabın sinelerde açtığı derin bir yaradır. Bu elim hadisede, Allah Resûlü (s.a.s)’in “Benim dünyadaki
çiçeğim, reyhanım”4 diye sevdiği Hz. Hüseyin Efendimiz ve çoğu Ehl-i beyt’ten yetmişi aşkın Müslüman bir yudum suya hasret bırakılıp şehit edilmiştir.