Batan şehrin evleri bunlar... Dün resmen iflas bayrağını çeken bir zamanlar sanayisiyle ünlü şehirden kaçan kaçana... Hal böyle olunca evler boşaldı, sokaklar ıssız kaldı, şehir hayalete döndü. Şimdi boş kalan evlere alıcı bekleniyor. Hem de sudan ucuz fiyatlarla... İflas bayrağını çeken Detroit'te terkedilmiş evler neredeyse bedavaya satışa çıkıyor. Hayalet şehri andıran Detroit sokaklarında fiyatı 500 doların altında onlarca ev var... 100 DOLAR Fiyatı 100 dolara düşen bir ev daha. Syracuse Caddesi'ndeki bu bakımsız evde 3 oda bie banyo bulunuyor. Ev, bir hayli eski görünüyor. 100 DOLAR Caldwell Caddesi'nde bulunan bu ev de 100 dolara alıcı bekliyor. 1961 yılında inşa edilen eski evde 3 oda, bir banyo yer alıyor. 150 DOLAR Parker Caddesi üzerindeki bu ev bir hayli bakımsız görünüyor. 1972'den beri ayakta olan yapıda 2 oda, bir banyo bulunuyor. Fiyatı 150 dolar. 130 DOLAR 1916 yılında inşa edilmiş bu evin fiyatı 130 dolar. Terkedilmiş sokaktaki evde 3 oda ve bir banyo bulunuyor. 200 DOLAR Grand Street üzerindeki ev 200 dolara alıcı bekliyor. Evde 3 yatak odası, bir banyo yer alıyor. 250 DOLAR Palmer Street'teki bu tarihi evin fiyatı da 250 dolar. Evde 3 yatak odası ve bir banyo bulunuyor. 450 DOLAR 1925 yılında kalma bu ev de Roselawn Street üzerinde yer alıyor. Evde 3 yatak odası ve bir banyo var. 500 DOLAR Marlborough Street üzerinde yer alan bu ev de fiyatı en yükseklerden biri ama sadece 500 dolar. 1923'ten beri ayakta olan binada 3 yatak odası ve bir banyo bulunuyor. 15 milyar doları aşkın borçla iflasa sürüklenen Detroit'te nüfus 700 binlere inmiş durumda. 78 bin bina ise artık kimsesiz. Bir zamanlar ABD'nin en önemli şehirlerinden Detroit, kente hayat veren Amerikan otomotiv endüstrisindeki çöküşle enkaza döndü okullar, ‘Motor Kenti’ndeki acılı çöküşün birer kanıtı. otomobil fabrikasını açtığı kent, birbiri ardına kurulan fabrikalarla kısa sürede dünyada otomobil üretiminin başkenti haline gelmişti. Kent, zenginliği ve hırsı yansıtan bir mimari anlayışa sahipti. Michigan Merkez İstasyonu’ndaki bekleme salonu dev bir Roma hamamına benziyordu. Balo salonları, New York'taki hiçbir şeyle kıyaslanamayacak şekilde abartılı bir barok tarzda yapılmıştı. Ancak 1950’lerin sonunda otomotiv sektöründe çöküş başladı. Kriz, 60’lar ve 70’lerde ucuz ithal otomobile talep patlamasıyla derinleşti. Beyaz ve siyah nüfus arasındaki kutuplaşma da kentin üzerine uğursuz bir ruh hali formunda çöreklenmişti. Yıllarca süren sorunlardan sonra son ekonomik krizin neden olduğu toplu işten çıkarmalar da eklendiğinde ortaya bu tablo çıktı: Enkaz kent! Fotoğraflar: Yves Marchand, Romain Meffre Albert Kahn'ın 1893'te tasarladığı Fransız Rönesans tarzı 'William Livingstone Evi' bu fotoğraf çekildikten bir süre sonra yıkıldı. Broderick Kulesi'ndeki bir diş muayehanesi.