Hemen konuya girelim: ABD neden S-400 almamıza bu kadar karşı?
***
Geçen yazımda da yazdığım gibi, ABD için tek mesele savunma sistemini Rusya’dan almamız değil. S-400 piyasada bulunan en etkin uzun menzilli füze savunma sistemi. Dolayısıyla, Türkiye’ye bölgede ciddi derecede stratejik üstünlük kazandıracak. İşte Washington için de asıl mesele bu: Bölgede ABD’den bağımsız olarak böyle bir güç elde etmemiz. Yoksa neden Suudi Arabistan’a kendi Patriot füzelerini satmışken, Türkiye’yi yıllardır oyalasın?
Ankara da mutlaka bunun farkında. Bu yüzden sadece Batı’ya bağımlı bir savunma sistemi sahibi olmak istemedi. ABD ile gitgide derinleşen krizi de göz önünde bulundurarak, kaynaklarını çeşitlendirmek istedi.
Rusya korkusu
Bir diğer sebep de Rusya. Her şeyden önce, S-400 alımı nedeniyle Rus askerinin bir süre Türkiye’de konuşlanması gerekecek. Önce sistemi kurmak, sonra da TSK’ya kullanımı konusunda eğitim vermek için. Bu da bir NATO ülkesinin Rusya’yla yaptığı olağanüstü, bugüne kadar görülmemiş bir askeri iş birliği. ABD de Türkiye gibi güçlü bir NATO müttefikinin Moskova’yla bu kadar haşır neşir olmasından rahatsız. Rusya’ya bu kadar koz vermek istemiyor.
Bununla birlikte, bir de teknik meseleler var. S-400’lerin ortaya çıkarabileceği bir zorluk, düşman uçak tanımı. Zira bu sistemin asıl amacı, Türkiye hava sahasını ihlal eden uçakları belirlemek ve onları ya hava sahası dışına çıkarmak ya da düşürmek. Yani yarın öbür gün ABD veya müttefikleriyle bir sorun yaşandığı takdirde, onların uçakları bu tanıma sokulabilir. Dahası, Türkiye’nin “düşmanı”, bundan böyle ABD tarafından tanımlanmayacak anlamına geliyor.
***
Bir de malum, S-400’ler hem NATO’nun radar ve uydu altyapısına entegre edilemeyecek hem de Pentagon kendi F-35 jetlerinin bulunduğu Türkiye’de konumlanacak S-400’ün NATO altyapısını ve dolayısıyla bütün F-35 platformunu hack etmesinden korkuyor. Bu yüzden de NATO’nun güvenliğine uygun olmadığını, F-35’lerin bütünlüğünü de bozacağını iddia ediyor. Yani kısacası, Rusya’nın NATO’yu içerden torpilleyeceğini düşünüyor.
F-35 meselesi
ABD’nin bir diğer çekincesi de yine F-35’lerle ilgili. Malum, ABD Savunma Bakanı Vekili Patrick Shanahan’ın hafta sonu gönderdiği mektupta, S-400’ler gelirse Türkiye’nin F-35 savaş uçağı projesindeki ortaklığının da sona ereceği yazıyor. Bunun arkasında yatan sebep de şu:
S-400 sistemleri ile F-35 jetleri birlikte kullanılırsa, bu uçakların iddia edildiği gibi S-400 radarlarına görünmez olup olmadığı ortaya çıkacak. Ki bunu öğrenen ilk ülke de Türkiye olacak.
Eğer ki bu jetler S-400’ler tarafından “görülebilir/vurulabilir” çıkarsa, AB ülkelerine yapılması öngörülen 5 bin adetlik satıştan olur, yani 650 milyar dolarlık büyük bir kayba uğrar. Dahası, F-35 programı sekteye uğradığı takdirde, Türkiye bunlarla eşdeğer olan Rus yapımı SU-54’leri alabilir. Unutmayın ki Doğu Akdeniz’deki enerji savaşı hızla tırmanırken, Türkiye’nin jet filosunu güçlendirmeye ihtiyacı var. İşte bu da Pentagon’un endişesini daha da körüklüyor.
***
Bir de ABD’nin kendi savunma sanayisiyle ilgili kaygıları var. Rusya’nın S-400 sistemini Türkiye, Hindistan, Çin gibi ülkelere satması ve bu ülkelerin de memnun kalması, ABD’nin diğer potansiyel müşterilerini de bu sisteme teşvik edebilir. Kaldı ki zaten S-400 Patriot’a göre daha ucuz ve etkili. Zaten bundan korkan Washington, Rusya’yla daha yeni S-400 anlaşması yapmış olan Hindistan’ı bu hafta tehdit etti. ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Hint basınına “Hindistan bu sistemi alırsa Türkiye ile aynı şeyleri yaşayacaktır” dedi. Yaptırımları hatırlattı.
***
Türkiye’nin S-400’e yönelmesinin gerekçelerini yazdıktan sonra, şimdi de Amerikan tarafının kaygılarını kâğıda dökmüş olduk. Devam edeceğiz...