10 bin dönümlük plato kurulması planlanan Antalya, turizmden sonra sinemanın da başkenti olmaya hazırlanıyor. Hollywood yıldızları da özellikle Antalya’da güneşin film çekimi için parladığı görüşünde birleşiyor.
Hafta sonu 55. Uluslararası Film Festivali için Antalya’daydım... Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ve zarif eşi Ebru Türel ile, festival için şehre gelen Hollywood’un kötü adamı, özellikle ‘Dark Night’ filminden tanıdığımız Erick Roberts, ‘Terminatör 3: Makinelerin Yükselişi’ filmindeki T-X rolüyle ünlenen ABD’li oyuncu Kristanna Loken, Japonların Kıvanç Tatlıtuğ’u, Masatoshi Nagase ile yemek yedik. Yemek boyunca hepsi Antalya’nın havasının Los Angeles’a ne kadar benzediğini, film çekimi için güneşin uygun açılarından söz edip durdu.
Kırmızı halı gibi plaj
Yabancılar iklimden girince, Menderes Türel’e film stüdyoları kurma projelerini sordum. Malum yeni Turizm ve Kültür Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, daha ilk açıklamalarında sinema endüstrisi ve film platolarının turizm anlamdaki önemini vurguladı. Menderes Türel, “Son aşamaya geldik” derken espriyle ekledi: “Brad Pitt niye Konyaaltı plajında yürümesin! Niye filmini bizde çekmesin!”
Başkan haklı... Festival için Antalya’ya gelen starlar her sabah Konyaaltı plajında yürüdü gerçekten ve Antalya’da güneş ışığı açısının Los Angeles gibi film çekimleri için çok uygun bir zemin sunduğunu söylediler. Başkan sorularını eşinin de olduğu sohbetimizde yanıtladı.
10 bin dönüm plato
- Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, tematik turizm ve bu anlamda film platolarının da öneminden bahsetti... Sizin başlattığınız projeler ne aşamada acaba?
Öncelikle sayın Bakanımıza çok teşekkür ediyorum... Hem film platoları projemizi hem film festivalini en üst düzeyde sahiplendiler. Antalya’yı ziyaretlerinde kendisine, projemiz ile ilgili sunum yaptım. Antalya’nın bir sinema şehri olması ile ilgili düşüncelerimi paylaştım. Çok etkilendi, “Şimdi uykum kaçar, sabaha kadar düşünür, çalışırım... Sinema teşvik kanunu nasıl bir an önce çıkarırız” dedi.
Bazı fikirler verdi, “Antalya’nın sinema şehri olması için desteklerimizi biz de artık sonuçlandırmalıyız” dedi. Sinema projemizin üstünde çok uzun zamandır çalışıyoruz. Artık hayata geçirme aşamasındayız. Kamu arazilerimizin izinleri tamamlandı. 5 bin dönüm net, 5 bin dönüm rezerv olmak üzere 10 bin dönüm üzerinde planlıyoruz. Los Angeles’taki, Universal Stüdyo biliyorsunuz 300 dönümdür. Platoların yanında da safari park yapacağız. Hem turizm hem de sinema, TV endüstrisinin kullanması için parkı yapacağız. İçinde eğlence tesisi, konaklama alanı ve sinema akademisinin olduğu bir tesisten söz ediyoruz. Yatırım danışmanlığı ihalemizi PwC kazandı. Dünyanın en büyük yatırım danışmanlığı şirketi, dünyadan yatırımcılarla, prodüktörlerle bir araya gelip projeyi, ihale koşullarını anlatıyor. Ben biliyorsunuz Universal Stüdyolarını ziyaret ettim, yabancı prodüktörlerle görüştüm. Sayın Cumhurbaşkanı iki yıl önceki Washington ziyaretinde bu konu için yabancı yatırımcılarla görüştü, desteğini en üst düzeyde gösterdi.
ABD’li oyuncular Eric Roberts ve Kristanna Loken, Japon oyuncu Masatoshi Nagase, Menderes ve Ebru Türel ile birlikte festivalin kritiğini yaptık.
Yabancı sabırsız
- Yabancı prodüktörlerin ilgisi nasıl peki?
Yabancı film prodüktörlerinin gözü Antalya’nın üstünde, ‘bir an önce tamamlayın gelelim’ diyorlar. Yerli yatırımcıdan da ilgi büyük. Dünyada film endüstrisinde fiyatlar çok artmış durumda. Ucuz işgücü kaynağı ile maliyetlerini düşürme arayışındadır. Film festivali, uluslararası film festivali, film sarayı ve platolarıyla Antalya’yı film endüstrisinin üretim merkezi, sinema şehri haline getirmek istiyoruz. Buraya gelen ünlü sinema yıldızlarının Antalya’ya hayran kalıp, bir ayaklarının artık burada olacağını düşünüyorum. Hatta esprisini de yapıyorum, “Brad Pitt Konyaaltı plajında gezip filmini neden çekmesin!” diye. Proje, Türkiye’nin tanıtımına da ciddi katkı sağlayacak. Antalya’ya çok önemli marka değer sağlayacak Boğaçayı projesinin devamında hayata geçirilecek film platosu tamamlandığında Uluslararası Antalya Film Festivali ile birlikte Antalya birkaç yıl içerisinde dünya sinema endüstrisinin üretim merkezlerinden birisi haline getirecek. Uluslararası Antalya Film Festivali’nin bu dönem ortaya koyduğu hacim film platosunun sunduğu imkânlarla birleştiğinde Antalya dünyanın tanıdığı bir film şehri olacak.
Pırlanta gerdanlık
- Yabancılar Konyaaltı sahilini yürüyüş yolu yaptı gördüğüm kadarıyla...
Antalya’nın pırlanta gerdanlığı Konyaaltı Sahili, yaptığımız düzenleme ile yeni bir yaşam alanı oldu. Çağdaş ve modern görünümü ile Antalya’yı ziyaret eden turistlerin çok beğendiği bir yaşam merkezi oldu. Çevreci unsurları ile de öne çıkan projede, 30 bin metrekare beton alan, yeşil alana dönüştürüldü ve mevcut ağaçların yanına 6 bin yeni ağaç ilave edildi.
“Sahil Antalya Yaşam Merkezi” olarak adlandırılan projede sahilde 6.5 km kesintisiz yürüyüş yolu, bisiklet ve koşu parkurları, basketbol sahası, tenis kortu, fitness alanları, çocuk oyun alanları, koruluk içerisinde yetişkin ve çocuklar için macera parkuru yaptık. Tamamen halka açık olarak Antalyalılara ve turizme hizmet eden sahilde her yaştan insan kendine uygun bir eğlence ve aktivite bulabiliyor.
Ebru ve Menderes Türel çiftinin uyumu, saygısı ve sevgisi, Antalya’ya çok yakışıyor.
Dört dörtlük misafirperverlik
Başkanın zarif eşi Ebru Türel üç gün boyunca yabancı konuklarla tek tek ilgilendi. Birlikte sabah yürüyüşleri, müze ziyaretleri yaptık. Yemeğe otururken, Kristanna Loken her şeyin çok lezzetli olduğunu, Antalya’ya geldiğinden bu yana tatlıyı abarttığını ve öğlen tatlı yemeyeceğini söyledi. Ebru Türel, sipariş verirken, “Bir kaşık alsın da görsün” dedi. Çok güzeldi hakikaten, 7 Mehmet’in icadı tahinli kabak tatlısı!.. Ebru Türel konuklara, “Bizim mandanın kaymağını, Antep fıstığını oralarda nerden bulacaksınız! Sık sık gelin burada yiyin” deyince önümüzdeki yıl tatlı seansı yapmak için sözleştik.
Falda Oscar çıktı
Bu arada, Kristanna Loken’in bugün doğum günü, yeni yaşını Boğaz kıyısında kutlamak isteyen oyuncu, arkadaşlarıyla beraber İstanbul’a geçti. Eric Roberts ise yemekten sonra yine Türk kahvesi içti, falına bakmak bana düştü. Ünlü yıldıza oynayacağı yeni filmde Oscar gördüm!
Yabancıların hepsi Antalya’ya ilk kez gelmişler. Bana, “NY-LA geçişinin Türkiye versiyonu Antalya mı?” diye sordular. Amerika’da insanlar Miami’de iş bulur, tutunurlar. Oradan NY’a geçmeyi başaranlar asıl kariyeri, parayı New York’ta yapar. Ardından, yaşamak için, LA’in şahane doğasına koşarlar. Benzer durumun bizde de olduğunu Antalya ve İzmir’e son yıllarda bir göç olduğunu ancak Antalya’nın, LA’in aksine ucuz bir şehir olduğunu söyledim. Rakamlar ortada: Beverly Hills’in geceliği 1.500 dolar, Antalya’da gecelik 85 euro!
2019 için çalışıyor sürprizler cebinde
- Yerel seçimler yaklaşıyor yeniden aday olacak mısınız?
Adaylığımız sadece bizim irademize bağlı olmaz. Halkın bizim yeniden aday olmamızı istemesi önemli. Genel merkez ve Sayın Cumhurbaşkanımızın istemesi, onaylaması gerekli. Biz Antalya’ya hizmet vermekten onur duyuyoruz. Takdir edilirse Antalya’ya hizmet etmeyi her zaman istemişimdir. Çocukken belediye başkanı olmak isterdim. Allah nasip etti, şimdi de gereğini yapmaya çalışıyorum. Yine takdir edilirse; Antalya’nın hizmetkarı olarak bu onuru taşımayı ömrüm boyunca istedim, yine isterim
Kristanna Loken ile birlikte Ebru Türel’den tahinli kabak tatlısının tarifini aldık ama doğru lezzet için 7 Mehmet’ten şaşmamak gerek.
- Seçmene bir numaralı vaadiniz ne oacak?
Çok vaadimiz var. Har vaadini yerine getirmiş bir belediye başkanı olmanın da haklı gururunu yaşıyoruz. Gerçekleşmeyecek vaatleri hiçbir zaman söylemeyiz. Antalya özellikle, benim ilk dönemim 2004, 2009 ve 2014’ten sonrasında çok önemli projelere tanıklık etti. Sahil projelerimiz, sinema stüdyoları projelerimiz. Boğaçayı, ki adeta Kanal İstanbul gibi bir proje, Antalya’da 240 km’lik yeni bir sahil oluşacak. 200-300 metre genişliğinde, Boğaçayı nehrinin halka kullanımına açık hale getirilmesi ile ilgili bir proje. Ama tabii birkaç senedir ekibimizle birlikte 2019’a yönelik yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Onlar şimdilik sürpriz olsun, günü gelince açıklayalım! Ulaşımda da fark yaratan çalışmalara imza attık. İlk defa dönemimizde raylı sistem ile tanışan Antalya’da, 25 km uzunluğundaki 3 Etap Raylı Sitem çalışmaları da dünya rekorlarına imza atan bir hızla devam ediyor. Türkiye’de ilk kez yabancı bir kredi kuruluşundan hazine garantisiz kredi kullanan kurum olduk. Şimdi, 1.ve 2. Etap raylı sistem hatları entegre edilecek 3. Etap Raylı Sistem Projesi ile Antalya’yı saran bir ring oluşturulacak.
Kahkaha bu yıl daha uzun sürecek
Bir Antalya film festivali daha böyle bitti. Sırada Los Angeles Türk Filmleri var. İstanbul’da ise Boğaziçi Festivali ve Komedi Festivali bizi bekliyor. Daha üçüncü yılında üç haftaya yayılan İstanbul Komedi Festivali’nde neşemizi bulacağız. Kimler yok ki bu sene festivalde... Ata Demirer Gazinosu, Ayşen Guruda, Eser Yenenler, Yılmaz Erdoğan ve daha kimler…
BKM, bu yıl kasım ayında üçüncü kez uluslararası bir komedi festivaline ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Türkiye’de mizah alanında trendleri belirleyen, alternatif ve avangart projelere zemin hazırlayan BKM’nin, “Söyleyin de beraber gülelim!” sloganıyla üçüncü kez ev sahipliği yapmaya hazırlandığı “İstanbul Komedi Festivali” 2 18 Kasım tarihleri arasında BKM Tiyatro, BKM Mutfak Çarşı, BKM Mutfak Uniq, Mall Of İstanbul MOİ Sahne ve Kadıköy Halk Eğitim Merkezi sahnelerinde gerçekleştirilecek.
Bir aya doğru
BKM CEO’su Zümrüt Arol Bekçe ile festivalde sahne alacak sanatçıların da katıldığı yemekte buluştuk. Bekçe yemekten önce yaptığı konuşmada, “BKM ekibinin ve üstelik de sadece kadınlardan oluşan bir ekibin büyük gönül koyarak, gelecekte çoluk çocuğumuza bu şehre ait bir festival kazandırdık diyebilme inancıyla çaba koyduğu, çok inanarak çalıştığı bir proje İstanbul Komedi Festivali. İlk yıl 6 gün, ikinci yıl 2 hafta olarak gerçekleştirdiğimiz festival bu yıl 3 haftaya yayıldı. Hedefimiz 1 aya yayılan bir festival gerçekleştirerek, dünya komedi festivalleri destinasyonuna İstanbul’un da adını yazdırmak” dedi.
Herkese açık
Dünyada genelde 10. yılında 1 aya yayılabilen bu tür bir festivali kendilerinin üçüncü yılında üç haftaya yaymayı başardıklarını anlatan Bekçe sözlerine şöyle devam etti: “Gösterimlerde bir aya ulaşmak şu andaki gelecek hedefimiz. Her sene yeni işler koymaya, yeni isimlere imkan tanımaya büyük özen gösteriyoruz. Mizah adına kendi içeriğini yaratan, üreten bir şirket olduğumuz için bu imkanları sadece BKM’nin yaptığı işlere vakfetmiyoruz, tam tersi, bu yolda imkan arayan herkes için imkanlarımızı sonuna kadar kullanıyoruz. Sahne almak, yeteneğini ortaya koymak isteyen herkese kapımız açık.”