Bu grip kalbe iniyor

Beta mikrobunun neden olduğu bademcik enfeksiyonlarının kalp romatizmasına yol açtığını belirten Doç. Dr. Altundağ, “Bu hastalık bulaşıcı, mutlaka antibiyotikle tedavi edilmeli” dedi.

Sonbahar geldi, üstelik bu yıl havalar erken soğudu. Başta çocuklar olmak üzere üst solunum yolu enfeksiyonlarının görülmesi de haliyle sıklaştı...

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Aytuğ Altundağ, “Beta mikrobuna bazen Beta virüsü dense de, o bir bakteri, yani zannedildiği gibi virüs değil. Genelde boğazda, bademciklerde geniz boşluğunda, enfeksiyon yapar. Bu tür enfeksiyon durumlarında bademciklerin üzerinde beyaz membran oluşur. Diğer boğaz enfeksiyonlarından farkı daha şiddetli enfeksiyon yapmasının yanı sıra bazı komplikasyon riskleri taşımasıdır” diyor. Beta enfeksiyonunun mutlaka antibiyotikle tedavi edilmesi gerektiğine dikkat çeken Altundağ sorularımı cevapladı...

Sinüzitli zatürre

- Beta mikrobunun tedavisi neden antibiyotikle yapılmalı?

Çünkü bu bir bakteri ve tedavi edilmezse kalıcılık olabilir. Eğer Beta mikrobunun yaptığı enfeksiyon, kalıcı hale geçerse, komplikasyon riskini artırır, kalpte, eklemlerde, böbreklerde kalıcı hasara yol açabilir. Kalp, eklem romatizması gibi.
Bu yüzden iyi tedavi edilmesi gerekiyor. Hastalık bulaşıcı aynı zamanda...

- Okullar açıldı, hastalıkların bulaşma riski de artıyor.

Kesinlikle. Bu yüzden özellikle çocuklarda rastladığımızda, arkadaşlarına bulaşmaması için çocuğu okula göndermemek gerekir. Mevsim geçişlerinde, Beta mikrobunun yanı sıra çeşitli viral enfeksiyonlar da çocuklarda sıklaşıyor. Hatta çocuklardan ebeveynlerine bulaşarak erişkinlerde iş gücü kaybına da sebep oluyor. Mevsim geçişlerinde işyerlerindeki klimaların ayarının değiştirilmesi klima kaynaklı enfeksiyonların sıklığını da artırıyor.

Dolayısıyla bugünlerde enfeksiyon açısından daha da dikkatli olmalıyız. Bununla birlikte klima kaynaklı enfeksiyonların üst solunum yolu enfeksiyonları durumundan, daha da komplike olarak alt solunum yollarına taşınması da sıklıkla görülüyor. Dolayısıyla uzun süren öksürük durumlarında basit öksürük deyip geçmemeli. Dikkatli olunması ve ayrıntılı tetkik yaptırılması gerekir. Son zamanlarda çok sık tespit ettiğimiz durumlardan birisi de sinüzite eşlik eden zatürreler. Bu yüzden hava durumu değişikliği konusunda dikkatli olmalı.

Yarım ısınmak zararlı

- Isıtıcı altında yenen yemekler sonrasında da üşütüyoruz sanki...

Sigara yasağı nedeniyle sigara içen insanların soğuyan havalarda akşam yemeklerini açık hava ısıtıcılarının altında yemeleri bu kişileri üst solunum yolu enfeksiyonlarına daha kolay yakalanır hale getirdi. Açık hava ısıtıcılarının özelliği insan vücudunda bölgesel ısınmaya neden olması. Sol yanağı sıcak bir insan, sırtının sağ bölgesi soğuk bir halde uzun süreler geçirebiliyor ısıtıcı altında.
Pek çok hastamda hastalık öncesi öyküyü sorguladığımda, kişilerin açık havada uzun süreler soğuğa maruz kaldığını görüyorum.

- Herkes de aynı etkiyi yaratıyor mu ısıtıcılar peki?

Hayır. Bazı bireyler bu ortamda kolay hasta olurken bazı kişilerin hiç hasta olmamasının altında da genetik faktörler yatıyor. Akdeniz kuşağında yaşayan birisi soğuktan daha fazla etkilenirken, sürekli soğuk ortamda kalan Kuzey kuşağında yaşayan bir insan bu durumdan etkilenmeyebilir. Bunu ülkemize uyarladığımızda da kişilerin çocukluk döneminin geçtiği şehirler ve hangi bölgeden büyük şehirlere geldiğini sorgularsanız, bağışıklık sistemine nelerin kolay zarar verebildiği konusunda da kafanızda daha fazla ipuçları oluşur.

Şehir hasta ediyor

- Hareketsizlik de bağışıklık sistemini azaltıyor mu?

Kent hayatı ile birlikte aslında unuttuğumuz kavramlardan birisi hareket etmek. Yaşantımızın çok hareketli olduğunu düşünürken aslında gün içerisinde neler yaptığımızı düşünürsek; daha fazla ulaşım araçlarında zaman geçiren, daha az yürüyen, daha fazla yemek tüketen ama tükettiğimiz gıdalar içerisinde fonksiyonel besinler adını verdiğimiz grubu daha çok azaltan, açık hava egzersizleri yerine spor salonlarına daha çok kapanıp, çok fazla alerjeni daha fazla soluyan modern insan ile karşı karşıyayız. Temiz havada spor yapmayı planladığımızda ise önceki yıllara göre daha kirlenmiş bir havayı soluduğumuz, anlık stres ataklarını gün içerisinde çok fazla yaşayan ve daha çok takviye ilaçlar alan bir toplum haline geldiğimizi görüyoruz. Bu durum bağışıklık sistemimizi de doğal olarak negatif yönde etkiliyor.

Uykusu iyi olmayan CEO’nun kariyeri tehlikede

- Çoğu insan kronik yorgunluktan şikayetçi...

Artan hareketsiz yaşam tarzımız, iş ve özel hayatımızın çok stresli olmasının bir olumsuz yanı da uyku düzenimizi etkilemesi. Uyku genel sağlığımızın motoru gibidir. Bu nedenle de günümüzde uyku apnesi sıklığı ciddi oranda artmış durumda. Uykusu iyi olmayan CEO’ların kariyeri tehlikede! Aslında uyku apnesi, kalitesiz uyku ve uyku bozukluğu, oksijen azlığına bağlı kronik yorgunluk yapar.

Bu da beynimizin çalışmasını olumsuz etkiler. Yani iş hayatında verilen yanlış kararların sıklığının artması, konsantrasyon kaybı ve başarısızlığa sebep olması demektir. Bu durumun zararları özellikle yüksek zihinsel performans gerektiren ve sürekli kritik operasyonel kararlar olmak zorunda kalan mesleklerde örneğin yöneticilerde ve CEO’larda daha da belirgin ortaya çıkar. Uyku bozukluğu kariyer hayatını direkt olarak etkileyebilir. Apne mutlaka tedavi edilmeli. Bu konudaki tedavi yöntemleri de gelişti. Havaların soğuması ile birlikte bu senaryo ile gelen hastalarımızın sayısı arttı.

Plazalar vertigo yapıyor

- Şehir hayatının hastalıkların artmasında rolü var mı?

Stresten başımız döndü. Toplum sağlığını giderek daha çok etkileyen ve daha çok sıklaşan bir durum da Vertigo. Baş dönmesi anlamına gelen Vertigo’nun kulak ve kulak dışı kaynaklı pek çok nedeni olmasına karşın, stres ataklarının her durumda Vertigo’yu tetiklediği bilimsel olarak ispatlanmıştır. Son yıllarda çok fazla plaza çalışanında ve üst düzey yöneticilerde Vertigo şikayetini görüyoruz. Uzun süren bilgisayar ve cep telefonlarına bakmak, yoğun strese maruz kalmak, D vitamini eksikliği, sık uçak yolculukları da bu soruna neden oluyor.

- Vertigo dışında size gelen kulak şikayetleri neler?

Günümüz insanının seyahatleri arttı, kulak sorunları pik yaptı. Uçuşlar esnasında en fazla yaşadığımız sorunların başında kulak tıkanıklığı, kulaklarda basınç hissi ve kulakların tıkanması gibi şikayetler geliyor. Özellikle uzun süreli uçuşlar olacaksa mutlaka burun tıkanıklığı yönünden kişilerin kendilerini kontrol etmeleri ve gerekli durumlarda yanlarına burun spreylerini almaları gerekir. İniş öncesinde ufak yudumlarla su içmek östaki tüpünü çalıştırarak kulak basıncını azaltır. Uçuş öncesi burun spreylerini de sıkmak tıkalı buruna bağlı kulak sorunlarının önüne geçmekte etkili bir yöntemdir.

Sağlık için 4’lü formül

- Sağlıklı yaşam için formülünüz nedir?

Sağlıklı yaşam için gerekli olan 4 kavramdan ödün vermemek, bizlerin daha az hastalıklarla boğuşan, yaşam kalitesi daha yüksek bireyler olmamız konusunda önemli destek sağlar. Bu kavramlar; sağlıklı nefes, beslenme, hareket, sağlıklı duygu durumu olarak özetlenebilir. Hayatta basit düşünüp bu dört kavramı ne kadar sağlıklı yaşadığımızı ara ara kendimize sormak, soluklanmak yaşam kalitemizi yükseltir.