Başbakan Binali Yıldırım başkanlığındaki yeni Bakanlar Kurulu’nda, kabine dışı kalanlarla yer değiştiren bakanlar üzerinden hesaplandığında geniş, devletin omurgasını oluşturan temel bakanlıklar açısından bakıldığında ise dar kapsamlı bir değişiklik gerçekleşti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, AK Parti’deki “metal yorgunluğu” tespitini 16 Nisan referandumunun hemen ardından vurgulamaya başlamıştı.
Parti yönetimindeki değişiklik Erdoğan’ın yeniden Genel Başkan seçildiği AK Parti Kongresi’nde gerçekleşmişti.
Sırada kabine vardı.
Ancak beklenen değişiklik, düne kadar gerçekleşmedi.
Bundan hareketle, Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında görüş ayrılığı olduğu iddiaları da kamuoyuna yansıdı.
Bu iddialar, Yıldırım’ın kabinede kalmasını ya da bakanlıktan alınmasını istediği 3-4 isim konusunda uzlaşmaya varılamadığı, bu nedenle de kabine değişikliğinin Cumhurbaşkanı tarafından ötelendiği yönündeydi.
Prova liste değil
Sonuçta, kabine revizyonu 15 Temmuz’un yıldönümünden kısa bir süre sonra gerçekleşmiş oldu.
Daha çok “başbakan yardımcılıkları” odağında yapılan ve dolayısıyla icracı bazı bakanlıklarda da kaydırmaları zorunlu kılan revizyonun çerçevesine bakıldığında, normal takvimine göre 2019’da yaşanacak sistem değişikliğini esas alan bir değişikliğe gidilmediğini görüyoruz.
Bir başka deyişle, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin kabinesinde yer alması muhtemel isimlere ilişkin kullanılacak ölçütler açısından da, yeni sistemin gerektireceği bütüncül idari şema açısından da, tabiri caizse bir “prova” liste ile karşı karşıya değiliz.
Bundan ziyade, başta ekonomi ve bu alanın yan dalları olmak üzere, devlet politikasının icracısı konumundaki temel bakanlıkların tepe noktalarındaki isimler açısından radikal değişikliklerden kaçınılmış bir liste söz konusu.
Örneğin; bütün bir ekonomi yönetiminde sadece Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Gıda Tarım ve Hayvancılık ile Kültür ve Turizm Bakanlıklarında değişiklik yapıldı.
Mehmet Şimşek’in Başbakan Yardımcılığı, Nihat Zeybekci’nin Ekonomi Bakanlığı, Lütfi Elvan’ın Kalkınma Bakanlığı sürüyor.
Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile Ulaştırma Habercilik ve Denizcilik Bakanı Ahmet Arslan; bu görevlerini yeni kabinede de sürdürüyor. Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in artık kabinede yer almaması, 7 Haziran-1 Kasım seçimleri arasındaki gelişmelerin yarattığı tablonun sonucunun, 15 Temmuz 2016 kalkışmasının ardından AK Parti-MHP arasında oluşan ittifak tablosunun sonucuyla yer değiştirmesi olarak yorumlanıyor.
Gül ve Canikli isimleri
Sadece kabine performansları açısından değil, AK Parti siyaseti açısından da önemli isimler olan Bekir Bozdağ, Recep Akdağ ve Fikri Işık’ın Başbakan Yardımcılığı’na kaydırılmaları ise daha çok koordinasyon, senkronizasyon ve hükümetin genel performansının gözetilmesi olarak yorumlanmalı.
Yoksa her üç isim de kritik dönemlerde sorumluluk alanlarında önemli bir mesai yürüttüler.
Keza, devlet adamlığı ve siyasette uzlaşmayı esas alan tavrıyla her zaman önemli yeri olan Numan Kurtulmuş’un da vazgeçilemeyecek isimlerin başında yer aldığını görüyoruz.
Bu noktada, Bozdağ’dan boşalan Adalet Bakanlığı görevine, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin anayasa değişikliği metninin hazırlanmasında ve MHP ile müzakeresinde sorumluluk üstlenen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güvendiği isimlerden Abdülhamit Gül’ün getirilmesi dikkati çekiyor. Özellikle de FETÖ ile mücadele açısından.
FETÖ ile mücadele çerçevesinde koordinasyon görevi yürüten Nurettin Canikli’nin, YAŞ toplantısına sayılı günler kala Milli Savunma Bakanlığı görevine getirilmesi de öyle.
Denge korundu
Genel tabloya baktığımızda ise İçişleri Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı iki temel bakanlıkta değişiklik görmüyoruz.
6 yeni ismin yer aldığı yeni kabine; performans, bölge ve ilk seçime kadar ki geçiş süreci eksenli bir değişikliği yansıtıyor. Bir önceki kabinenin temel direklerinin, bazılarının yerleri değiştirilse de korunduğu bir tablo söz konusu.
Dün kabine listesi açıklandıktan sonra, Ankara kulislerine, Başbakan Yıldırım’ın mevcut görevinde mutlaka kalmasını istediği isimlerin yerini koruduğu bilgisi yansıdı. Değiştirilmesini istediği bazı isimlerin ise Cumhurbaşkanı’nın tercihiyle kabinede kaldığı konuşuldu.
Son bir not olarak, kabinede kadın sayısının Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve yeni Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ile birlikte ikiye çıkması ise sevindirici.
“Yetmez ama bu da bir şeydir” diyoruz.