Gazetelerde “Bu kuyruk başka kuyruk” başlıklarıyla verilen haberi görmüş olmalısınız. Eskişehir’in orta yerinde yediden yetmişe insanlar yüzlerce metre bilet kuyruğu oluşturmuştu... Dertleri mi? 9 ve 10 Mart’ta Eskişehir Senfoni Orkestrası’nın vereceği ‘senforok’ konserine yer bulabilmekti...
Rock müziği ile senfonik müziğin karışımından oluşan bu konserlerin ilk ikisi çok ilgi çekmişti. Genel istek üzere konserler 9 ve 10 Mart’ta tekrarlanıyor. 1250 kişilik salonun tüm biletleri her iki gösteri için tükenmiş bulunuyor.
Aldığımız bilgiye göre... Eskişehir Senfoni Orkestrası her hafta cuma günleri konser veriyor... Biletler her hafta satışa çıkar çıkmaz tükeniyor. Tiyatrolar aynı şekilde... Eskişehir’de 7 salonda şu anda 11 farklı oyun kapalı gişe oynuyor.
Konserlere ve tiyatrolara civar illerden hatta Ankara’dan gelen izleyicilere rastlanıyor.
Bilet fiyatları mı? Hem konserler hem oyunlarda gençler 5, diğer vatandaşlar için 7.5 lira... Ayrıca cumartesi ve pazar günleri çocuk eğitim konserleri düzenleniyor. Bu konserlerde çocuklara enstrümanlar tanıtılıyor, müzik türleri uygulamalı olarak anlatılıyor... Büyükşehir Belediyesi’nin çabaları sayesinde... Müzik Eskişehir’in gıdası olmuş... Ne güzel manzara...
Biz hindi miyiz?
Bizim dünyadaki adımız malum: Turkey... Sözcük aynı zamanda İngilizcede hindi anlamına geliyor. O yüzden yabancı karikatürlerde sık sık şişe geçirilmiş hindi olarak çizilir ülkemiz. İngilizlerle yaptığımız ve kaybettiğimiz maçların ardından Ada basını sözleşmiş gibi:
- Hindi’yi kızarttık,
- Hindi dolması yaptık,
gibi başlıklar atar.
Özetle, hindi olarak bellenen adımız hem esprilere hem aşağılamalara konu olur. İyi de... Biz kendimize neden hindi diyoruz? Neden pasaportlarımızın milliyet hanesine Turkey yazıyoruz? Neden ihraç ürünlerine Made in Turkey damgası basıyoruz? Bırakalım yabancılar bize Turkey desin. Ama biz neden adımızı “Türkiye” olarak kayda geçmiyoruz? Neden hindi adını benimsemiş gibi bir tavır içindeyiz? Balıkesirli hukukçu Alp Kaan bu garipliklere dikkatimizi çekiyor.
Tamamen onaylıyoruz.
UTKAN
Bodrum Belediye Başkanlığı yarışında ilginç bir isim var; emekli büyükelçi Necati Utkan...
Geçmişte Bağdat, Roma, Tokyo büyükelçiliklerinde bulunan Necati Utkan, başarılı ve usta bir diplomat olarak tanınıyor. Emekli olduktan sonra DSP’den siyasete giren Necati Utkan, Bodrum’da DSP’nin başkan adayı... Bodrum’daki yarışın favorilerine gelince... En çok İyi Parti adayı Mehmet Tosun’a şans tanınıyor. İki dönem Konacık Belediye Başkanlığı yapan Mehmet Tosun burada iyi sınav verdi. Şehircilik üzerine eğitim almış bir isim olan Mehmet Tosun’un ipi CHP, AKP ve DSP’nin önünde göğüsleme şansı yüksek... En yakın rakibi ise CHP’li Ahmet Aras...
BOZUM
Şarkıcı Murat Boz, belki biraz da hanımlara şirin görünmek için, bir özeleştiri yapmış, magazin basınına:
- Biz erkekler biraz odunuz, kadınlar kadar hassas değiliz, diye konuşmuş.
Eski Futbol Federasyonu Başkanı Mustafa Kemal Ulusu ağır tepki
gösteriyor:
- Benim ve tüm erkekler adına konuşma hakkını ne cesaretle kendinde bulunuyorsun? Sen odunsan bize ne? Hassas değiliz diyor, odun erkek hassas olur mu, sanatçı da olamaz.
Çıkan ders: Özeleştiri iyi bir şey... Ama kişi sadece kendi adına konuşmalı...
WESTERN
Pazar sabahları TRT 1’de Western dediğimiz Amerikan kovboy filmleri gösteriliyordu. Geçen yaz ABD ile ilişkiler sertleşince filmler kaldırıldı. ABD ile son zamanlarda ilişkiler yumuşadı. Bunun üzerine Western filmleri bu defa TRT 2’de sabah kuşağında gösterime girdi. TRT’nin bu boykotu umarız ABD dış politikası üzerinde beklenen etkiyi göstermiştir!