Büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öper, tüm yurttaşların Şeker Bayramı’nı içtenlikle kutlar, herkese iyi bayramlar dileriz...
İyi bayramlar sınır boylarında ülkemizi bekleyen Mehmetçikler...
İyi bayramlar adalet pankartının altında yürüyen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu...
İyi bayramlar bu yürüşüşü maddi ve manevi güçleriyle destekleyen milyonlarca saf ve temiz yurttaşımız...
İyi bayramlar hastanelerde şifa arayan hastalar...
İyi bayramlar tatil günlerini çalışarak veya nöbet tutarak geçiren fedakar emekçiler...
İyi bayramlar hapisteki gazeteci kardeşlerim... Başta Cumhuriyet ve Sözcü çalışanları, sadece yazı yazdıkları halde terörist ilan edilen cümle kalem emekçileri...
İyi bayramlar referandumda terör bitecek diye evet oyu verip eskisinden daha fazle endişe içinde yaşayan asker anneleri...
İyi bayramlar 11 ay boyunca iftar çadırlarını özleyecek olan dar gelirli yurttaşlar...
İyi bayramlar İhsan Eliaçık, Ali Bardakoğlu gibi gerçek din adamları...
İyi bayramlar Aysel Çelikel, Tansel Çölaşan gibi laik Cumhuriyet savaşçıları...
İyi bayramlar yalan söylemeyen, hırsızlık ve yolsuzluk yapmayan, hak yemeyen, emeğiyle geçinen Cumhuriyet nesli...
Hepinize iyi bayramlar...
Kapat gözlerini!
İstanbul Pendik’te Ercan Kızılateş adlı şahıs, minibüste şortla oturan üniversite öğrencisi Asena Melisa Sağlam’a saldırıyor. Saldırgan önce Melisa Sağlam’ı uyarıyor;:
- Sizin bu şekilde toplu taşıma aracına binmeniz hiç yakışık almamış...
Genç kız yanıt veriyor:
- Sen de o zaman bakma arkadaşım...
Saldırgan işi kaba kuvvete döküyor... Gerisini gazeteler yazıyor...
***
Kadın mı kapanmalı yoksa bir zahmet erkeğin gözleri mi?
Azeri şair Genceli Nizami’nin ünlü eseri İskendername’de şöyle bir olay geçer...
Büyük İskender, Türk ilinde kamp kuran askerlerinin civardaki Türk kadınlara bakmasından rahatsız olmuştur.
Bunun askerlerinin kafasını dağıtacağından kuşkuludur.
O yüzden kadınların yüzlerinin kapatılmasını ister.
Yöredeki Kıpçak beylerinin cevabı şiirle ifade edilir:
“Yüz kapatmak usul ise sizde,
Göz kapatmak esastır bizde.
Görmemekçin bir özgenin yüzünü,
Yüzde yoktur günah, ört gözünü.
...
Yüzleri bozma, taktırıp yaşmak,
Gözü örttür gerekse bu mutlak.
Takılsa göze bir örtü, nikaab,
Ne güneş görünür ne de mehtap(…).
Şahın emrindeyiz, fakat yalnız,
Milli adetlere nasıl kıyarız!”
Türkler yüzyıllar önce çok daha medeni ve eşitlikçi imiş... Bir de bugünlere bakınız...
KATAR
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık Katar’a gönderilen askerlerimizin Katar’ın ve bölgenin güvenliği için görev yapacağını açıklamıştı.
Üç gün önce dört ülke; Suudi Arabistan, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır, Katar’a verdikleri ültimatomda Türk üssünün kapatılmasını şart koştular.
Anlaşıldı ki Türk askerinin orada bulunması bölge ile ilgili değil...
Ne ile ilgili? Katar Şeyhi’ni korumakla ilgili...
Peki yarın Katar’da Şeyh’e karşı bir operasyon düzenlense... Bir darbe girişimi vaki olsa... Türk askeri nasıl bir tavır alacak? Belli. Arada sıkışıp kalacak.
Emekli general Nejat Eslen diyor ki:
- Bir ülke ancak hayati çıkarları söz konusu olan yere asker gönderir. Kıbrıs’tan asker çekiyoruz, Kandil’e göndermiyoruz, Katar’a gönderiyoruz? Bunun izah edilir tarafı yoktur...
Nihat Hoca canlı yayında sırat köprüsünün nereye kurulacağını açıklamış!
3’üncü köprü yetmedi, rant vurgunu sırası sırat köprüsünde!
G.E
ŞEMSİ
İstanbul Üsküdar sahilindeki ünlü Şemsi Paşa Camii önüne çakılan kazıklar sonucu yapıda ve önündeki betonda çatlaklar oluştu. İnşaatı yapan Büyükşehir Belediyesi bunun üzerine inşaatı durdurdu. Kabataş’ta sürdürülen Martı projesi de de yine bir Mimar Sinan eseri olan Molla Çelebi Camisi’nde çatlaklar oluşturmuş, orada da inşaat durdurulmuştu.
Büyükşehir Belediyesinde mühendis yok mu? Galiba yok!
Üsküdar’daki drama gelince... Üsküdar’da metro istasyonu ve havalandırma üniteleri tarihi meydanın tam ortasına konduruldu. Meydan’da adım atacak yer kalmadı. Bunun üzerine meydanı genişletme çalışmaları başlatıldı. Şemsi Paşa Camisi’ndeki çatlaklar işte bu çalışmanın sonucu...
Ah keşke... Kenti yağmalamayı bildikleri kadar korumayı da bilselerdi...