Burhan Kuzu’nun iddiası bu.. Dün CNN’de aynen şöyle demiş: Gezi’yi planlayan, tamamen Almanlardır.
Sebep neymiş?
Üçüncü havalimanıymış..
Kuzu’ya göre, üçüncü havalimanı bitince Almanya ve Hollanda’daki havacılık bitecekmiş..
Bu sebeple Gezi eylemini planlamışlar..
---
Yani Burhan Hocam şöyle mi oldu?
Almanlar emir verdi..
Sabahın beşinde polis Gezi Parkı’nda çadır kuran çevreci gençlerin üzerine biber
gazı sıktı..
Almanlar emir verdi..
Sabahın beşinde belediye zabıtaları gençlerin çadırlarını yaktı..
Almanlar emir verdi..
Polis silahsız gençlere orantısız güç kullandı..
Almanlar emir verdi..
Parmak arası terlikle Taksim’e gelen genç kızların üzerine tazyikli su sıkıldı..
Almanlar emir verdi..
Ne oluyoruz diyen insanlar karga tulumba götürüldü..
Almanlar emir verdi..
‘Yeter artık bu ne şiddet’ diyen on binlerce insan sokağa döküldü..
Almanlar emir verdi..
Gezi Parkı festival alanına çevrildi..
Almanlar emir verdi..
Solcu gençlerle/anti kapitalist Müslüman gençler el ele tutuştu..
Almanlar emir verdi..
İnsanlar Taksim’in göbeğine AVM yapılmasın diye nöbet tuttu..
Almanlar emir verdi..
Gezi Parkı’na kışla görünümlü alışveriş merkezi yapılmasın diye insanlar hayatını tehlikeye attı..
---
Burhan Hoca iyisin hoşsun ama bu kadar da değil..
Lütfen biraz aklımıza saygı göster..
Gezi’yi biz de yaşadık..
Gezi’de ne olup bittiğini biliyoruz..
Gezi’yi itibarsızlaştırmak için çata patayı seven hangi örgütlerin devreye girdiğine tanık olduk..
Gezi’yi şirazesinden çıkarmak için kimlerin şiddete başvurduğunu, kimlerin tahrik ettiğini gördük..
Gezi’yi bize anlatma Burhan Hocam..
Bizi kandırma Hocam..
Her şey basına neşterle başlar
Söyleyen milletvekili olsa dikkate almayacaktım ama..
Söyleyen Başbakan Yardımcısı..
Ne demiş?
Demiş ki; ‘Basın özgürlüğü indeksleri Batı merkezli kuruluşlar tarafından hazırlanmakta ve basın özgürlüğü kavramı Batı merkezli ele alınmakta olup, ülkelerin içinde bulunduğu durum ve koşulları göz ardı etmektedir.’
---
Bakın.. Bir ülkeyi yönetenler; ülkenin kendine özgü şartları, ülkenin içinde bulunduğu
durum demeye başlarsa o ülkenin nereye savrulacağını kimse kestiremez..
Postmodern diktatörlük de gelir..
Eli kanlı diktatörlüğe de dönüşür..
Örnek mi?
Doğu merkezli basın özgürlüğü kavramının geçerli olduğu ülkeler: Suriye, Mısır, Arabistan, Irak, İran..
---
Bu ülkeleri yönetenler..
Basın özgürlüğünü ‘ülkemizin kendine özgü koşulları’ şemsiyesine sığınarak sınırladılar..
Hukuku ‘ülkemizin içinde bulunduğu durum’ kılıfıyla rafa kaldırdılar..
İnsan haklarını ‘ülkenin
zor şartları’ gerekçesiyle görmezden geldiler..
---
Uzaklara gitmeye gerek yok.. Çevremizde bu durumda olan ülke çok..
Biz, biz olalım ‘Batı merkezli basın özgürlüğü’ kavramının dışına çıkmayalım..
Basın özgürlüğünü örselemeyelim..
Çünkü bütün yasaklar basın özgürlüğünü sınırlamakla başlar..
İyi pazarlar!.