Zainab Salbi Iraklı kadın aktivist..
Diktatörün Gölgesinde adlı kitabıyla Saddam döneminin Irak’ını anlatmış..
Kitabı henüz okumadım ama Ayşe Arman’ın Hürriyet’te Salbi’yle yaptığı geniş röportajını okudum..
***
Babası Saddam’ın pilotu olduğu için saraya yakınmış.. Çocukluğunda Saddam’a amca diyormuş..
Saddam’ı şöyle anlatıyor..
‘Ülkenin tek sahibi o, sizin de sahibiniz. Kadınların da çocukların da. O mutlak ve tek güç! Yavaş yavaş hayatımızın rengi değişti, grileşti, çünkü boyun eğmek zorundaydık. Bir diktatörün gölgesinde kimseye yaşam yok.’
***
O diktatör nasıl gitti?
Dışarıdan müdahaleyle.. ABD’nin işgaliyle..
Bu yöntem doğru muydu?
Hayır..
O tarihlerde merhum Cumhurbaşkanı Demirel‘le sohbet etme fırsatı bulmuştum.. Mealen; ‘ABD çok büyük hata yapıyor. Saddam devrilince ne olacağı belli değil. O toplum demokrasiye hazır mı? Demokrasi öyle dışarıdan getirilmez. Toplum ihtiyaç duymalı, yoksa olmaz’ demişti.
Olmadı işte!..
Irak’a demokrasi değil mezhep savaşı geldi.. 15 yıl oldu hâlâ bombalar patlıyor!..
***
Zainab Salbi, Kerbela’da bir kadınla röportaj yapmış.. Kadın demiş ki; ’Saddam bize güvenlik veriyordu ama özgürlüğümüzü elimizden almıştı. Amerikalılar özgürlük veriyor ama güvenlik yok.’
Sonuç:kan, gözyaşı ve ölüm..
Demek ki; diktatörler böyle gitmiyor!.
***
Geçelim Suriye’ye.. Esad diktatör mü?
Evet.. Halkın küçük bir bölümü isyan etti.. İsyan edenler dışarıdan destek aldı.. Halkın büyük bölümü (yaklaşık yedi milyon kişi ) kavgaya girmedi ülkesinden kaçtı.. Halkın büyük bölümü Esad’ın yanında yer aldı..
İç savaş beş yıldır sürüyor..
Aslında iç savaş bitti, terör devleti kurmaya çalışanlarla savaş var..
Boşluktan önce IŞİD nemalanmaya çalıştı.. Resmen terör devleti kurdu.. O kovalandı, yerine PKK/YPG yapılanması geldi.. Şimdi
o kovalanıyor..
Esad yerinde oturuyor..
Saddam’ın arkasında kimse yoktu.. ABD doğrudan müdahale etmişti..
Esad’ın arkasında Rusya var.. ABD doğrudan müdahale etmedi.. Muhaliflere destek verildi..
Sonuç; kan, gözyaşı ve ölüm..
Demek ki; diktatörler böyle de gitmiyor!..
***
Mısır örneğine bakalım…
Mübarek devrildi ama seçimle gelen Mursi demokrasi gemisini yürütemedi..
Sivil diktatörlük kurmaya çalıştı..
Sisi askeri darbe yaptı..
Mısır bir diktatörlükten öteki diktatörlüğe savruldu..
Mübarek gitti, Sisi geldi..
Sonuç; kan, gözyaşı ve ölüm..
Demek ki; diktatörler böyle de gitmiyor!.
***
İyi de diktatörlerden nasıl kurtulacağız diyeceksiniz?
n Toplumların kendileri adına düşünüp ‘baba’ ya ihtiyaçları kalmadığı gün..
n Toplumların demokrasi denilen yönetim biçimine ihtiyaç duydukları gün..
Başka türlü olmuyor, demokrasi gelmiyor..
Çalışan liseli gençler
Dün eğitim sisteminin iflasını yazdım.. Lise eğitiminin bittiğine, gençlerin açık liselere geçtiğine dikkat çektim.. Lisede okumak bir işe yaramıyor, vakit kaybı görülüyor dedim..
***
Okurum mail atmış..
Özetle demiş ki; Lokanta vb yerlere giderseniz lise çağında çalışan çocukları daha çok görebilirsiniz.. Açık liseler nedeniyle çalışan çocuk sayısındaki artışı gözünüzden kaçırmayın..
Cezaevinden mektup
Mektup Nazlı Ilıcak’tan.. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan gazeteciden..
Cebir ve şiddet kullanarak hükümeti devirmeye kalkışmakla suçlanıyor!..
Karar kimsenin içine sinmedi..
Karar hukukla bağdaşmadı..
Ilıcak;‘İtiraz edeceğim, istinafa başvuracağım ama 26. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararını yazmıyor’ diyor..
CMK’ya göre 1 hafta içinde yazması gerekiyormuş yazmamış..
Mektubunda sesimi duyuramıyorum yardımcı olur musunuz demiş..
Duyurulur..