Alıştık artık 2010’dan beri sakin geçen yılımız yok..
Koşuşturma 2010 Anayasa referandumuyla başladı, o gün bu gündür sürüyor..
Hafızamızı tazeleyelim..
2011 seçim yılıydı.. Partiler amansız mücadele verdi..
2012 kısmen sakindi.. PKK’nın çatışmaları yeniden alevlendirdiği yıl oldu..
2013’e iyi girdik.. Nevruz’da PKK’nın Türkiye topraklarından çekileceği ilan edildi.. Akil İnsanlar Komisyonu kuruldu derken, Gezi olayları patladı..
Türkiye üç ay Gezi’yle yattı, Gezi’yle kalktı..
Yılın finali 17/25 Aralıktı..
---
2014 ’e rüşvet ve yolsuzluk iddialarıyla girdik.. Yerel seçim yaptık.. Belediye başkanlarını seçtik.. Cumhurbaşkanı seçimi için sandığa gittik.. .
Siyaseten fırtınalı yıl diyecektim ama o unvanı 2015 yılı aldı..
---
2015 ’in haziranında yine sandığa gittik.. Yılın ikinci çeyreği bir hayli heyecanlıydı… Haziran seçiminde AKP iktidardan düştü..
Koca yaz, yeni hükümet kurulacak mı kuramayacak mı sorusuna cevap bulmakla geçti..
Meclisten hükümet çıkmayınca aynı yılın kasımında yine sandığa gittik..
Bir yılda iki genel seçim yapmış olduk..
2015’te sadece seçimle uğraşmışız diyebiliriz..
---
2015’in kasımında sandıktan iktidar çıkınca, sular durulur 2016 rahat geçer, sakin geçer, huzurlu geçer diyorduk..
Olmadı..
Cumhurbaşkanı ile Başbakan anlaşamayınca; Başbakan veda etmek zorunda kaldı..
İktidar partisi genel başkan değiştirdi..
Başbakan da değişmiş oldu..
Yılın ilk şoku buydu.. İkinci şok 15 Temmuz günü geldi..
FETÖ’cü askerler ayaklandı.. İktidarı devirmek için veya iç savaş çıkarmak için sokaklara döküldü..
Gerisini biliyorsunuz..
Üçüncüsü de var.. MHP Genel Başkanı, bir gün ansızın başkanlık sistemi önerdi.. İktidar partisi doğal olarak üstüne atladı..
2017 yılına rejim tartışmalarıyla girdik.. Tabii yine doğru sandığa..
Haa, bu arada Cumhurbaşkanı aynı zamanda partisinin genel başkanı olunca siyasetin kimyası da değişti..
---
Bu saydıklarım işin sandıkla ilintili kısmı.. Demokratik açılım denilen özünde Kürt açılımı olan mesele de bizi çok meşgul etti..
Çok yordu..
Masa kuruldu, masa devrildi..
Çatışmalar durdu, çatışmalar başladı..
PKK silah bırakıyor, bırakmıyor..
Derken kendimizi çukur savaşında bulduk..
Resmen küçük çaplı savaştı.. Bu PKK’nın Türkiye’yi Suriye’ye çevirme hamlesiydi..
---
Suriye demişken oradaki iç savaş da bizi yordu, yıprattı.. Kırmızı çizgimiz 100 bin göçmendi..
Bugün üç milyondan fazla göçmen var..
Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı rakama göre 30 milyar dolar harcamışız..
Demek ki;Suriye İç Savaşı olmasaydı 30 milyar dolar cebimizde kalacaktı..
Demek ki; Suriye İç Savaşı olmasaydı 30 milyar dolar bizim insanımızın daha iyi yaşaması için harcanacaktı..
---
Suriye savaşı deyince son noktayı IŞİD’le koyalım.. Bu örgüt de canımızı çok yaktı.. Canlı bombalarını patlatıp yüzlerce kişiyi katlettiler..
Hangi birini sayayım..
Reyhanlı’dan başlarsak, Suruç, Ankara gar, Sultanahmet, Beyoğlu, Atatürk Havaalanı, Reina, Gaziantep..
---
Son yedi yılımız böyle geçti.. Bakalım 2018’de bizi neler bekliyor..
Güzel bir yıl dileğiyle..
