Salı günü Ankara’da tarihi bir güne şahitlik ettik.
Enerji Bakanlığı’nın Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin temel atma törenindeydik.
Cumhurbaş-kanı Erdoğan’ın ülkemizin kalkınması adına, Rusya Federasyonu ile enerji alanında yapılan iş birliğinin tarihi bir an olduğunu söylediğinde fark ettik ki dünyada hâlâ 31 ülke nükleer santralden enerji elde ediyor.
16 ülkede 55 nükleer santralin inşa halinde olduğunu da hatırlatan Erdoğan, Akkuyu Nükleer Enerji Santrali’nin temelinin atılmasıyla bu sayının 56’ya yükseldiğini söyleyince ülkemiz açısından önemli bir enerji yatırımı olduğunu anlıyorduk.
Elektrik kesintileri olduğunda ortalığı yangın yerine çevirenler büyük bir tezadın içinde, çünkü enerji yatırımlarına da karşı geliyor.
Hem elektrik kesilmesin hem de yatırımı yapılmasın...
Nasıl olacaksa...
***
Türkiye’nin ilk nükleer santrali Akkuyu’yu Moskova ve Ankara’nın stratejik ortaklığa evrilen ilişkilerinin nişanelerinden biri olarak kabul eden yabancı uzmanlar, Rusya’nın Türkiye’ye yapacağı S-400 füze savunma sistemi teslimatını ve ticari ilişkilerin daha da geliştirilmesini oldukça önemsiyor...
“Enerji alanındaki Türk-Rus iş birliği gerçek anlamda stratejik bir nitelik kazandı. Bugün ülkelerimiz, nükleer enerji alanındaki iş birliğini derinleştirme yönünde önemli bir adım attı” diyen Putin, Rosatom ve Türk partnerlerin ilk nükleer santrali olan Akkuyu NGS’yi Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. kuruluş yıl dönümüne yetiştireceğini düşündüklerini söyledi...
***
Akkuyu nükleer santrali Türkiye için 20 milyar dolarlık bir proje...
Bütün malzemeleri Rus şirketler tarafından üretilecek...
Rus devlet nükleer enerji kurumu Rosatom 12 ülkede 33 nükleer santral inşa etmiş...
Ve Akkuyu nükleer santrali dünyadaki yap-sahiplen-işlet modelindeki tek nükleer santral.
Türkiye’nin tüm enerji üretiminin yüzde 10’una tekabül eden 1200 megavat gücünde. Anlaşmaya göre, santralin yüzde 51 hissesi Rus şirketlere ait.
Geriye kalan yüzde 49’luk kısmı başka şirketlerin alabileceğini hatırlatan yabancı uzmanlar, “Projede ortak çıkarlar söz konusu, rekabet değil” diyor.
***
63 yıllık rüyanın gerçeğe dönüştüğünü dile getiren Enerji Bakanı Berat Albayrak, proje için Rusya ve Türkiye arasında hükümetler arası anlaşmanın 2010’da imzalandığını hatırlatarak, “20 milyar dolar maliyetiyle Türkiye Cumhuriyeti tarihinin gelmiş geçmiş en büyük projesinin temelini atıyoruz.”
Akkuyu NGS’nin Türkiye’de kapasite ve enerji arz güvenliği yönünden çok önemli bir rol oynayacağını belirten Bakan Albayrak, proje sayesinde iklim ve mevsim koşullarına bağlı olmadan 7 gün 24 saat kesintisiz elektrik üretileceğini ve bunu da sıfır emisyonla yani çevreye zararlı hiçbir sera gazı salımı yapmadan gerçekleştireceklerini söyledi.
***
Nükleer enerjinin, sanayiden tarıma, uydu haberleşmeden sağlığa kadar birçok alanda önemli bir kapasite kazandıracağının altını çizen Albayrak, “Bu nükleer teknoloji kapasitesini düşününce bugün Türkiye için enerji ve teknoloji alanında önemli bir miladı yaşadığımız açıktır. Akkuyu NGS ile en yüksek güvenlik standartlarına sahip son teknoloji enerji üreteceğiz. İnşaatın başlamasıyla 10 bin kişilik istihdam olacak ve bunun yüzde 80’i Türk çalışan olacak. Santral işletmeye alındığında da 3 bin 500 kişi tüm bu tesislerde çalışıyor olacak” dedi.
***
Özetle, diyebiliriz ki stratejik ortaklık öyle Amerikalıların ve Batılıların dediği gibi lafla olmuyor...
Projelerle ve ekonomik ortaklıklarla oluyor...
Türkiye hiçbir ülkenin stratejik hamalı değildir artık...
Dünya da bu kararlılığı her geçen gün biraz daha görecek...
