Mehmet Soysal

Mehmet Soysal

mehmet.soysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

AB ile Türkiye arasında yıllar boyunca süren ilişki her geçen gün biraz daha zehirleniyor.

Kriz tırmandırma stratejileriyle Türkiye’yi oyaladığını sanan AB ülkeleri bir türlü gerçek niyetlerini kelimelerle ifade etmiyor.

Ve sürekli önü açık sözlerle, konuyu bitirmiyor...

Bitirmeyecek de...

***

‘Sığınmacı krizinin çözümü’ için 18 Mart 2016’da imzalanan anlaşmayı Türkiye’nin Avrupa’dan uzaklaşma sürecinin başı sayan uzmanlar, Türkiye, sığınmacıların iadesine karşılık kendisine 3 milyar euro ödemeyi vaat eden AB’nin anlaşmaya bağlı kalmadığını da ifade ediyor.

Haberin Devamı

AB ise Türkiye’yi adil yargılanma hakkı, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü ihlal gibi konularla suçluyor ama hukukun önünden kaçan gazetecilere, yazarlara, darbeci subaylara, firari hâkim ve savcılara da kapılarını sonuna kadar açıyor.

Bu da yetmiyormuş gibi, vatandaşlık veriyor...

Dostluk ve dürüstlük bunun neresinde?

***

Almanya, 16 Nisan’da Türkiye’de gerçekleşen anayasa referandumunun ardından Türkiye karşıtı söylemlerine başladı ve yetmezmiş gibi, İncirlik Üssü’ndeki askeri varlığını da Ürdün’e taşıdı.

Bu kararıyla, Türkiye krizini birinci sıraya almış ve Avrupa ülkelerini de kışkırtmıştır...

Uzmanlar, “Türkiye, Rusya’dan alacağı S-400’ler yüzünden Batılı ülkelerin bir kez daha hedef tahtasına oturmuş oldu. Türkiye’nin, ‘Batı bloku’nun iki tarihsel yapısı olan AB ve NATO’yla ilişkilerindeki gerilime bir halka daha eklendi” diyor...

Lakin tek taraflı analizlerden Türkiye artık bıkıp usanmıştır...

***

AB’nin Türkiye’ye emsali görülmemiş zorlukta taleplerle geldiğine işaret eden Doç. Dr. Can Ünver ise “Vize serbestisi için bile 72 kriterle geldiler. 72 kriter nedir? Böyle bir talepname hangi ülke için söz konusu oldu? Doğu Avrupa ülkelerine Birliğe üye olmadan vize serbestisi koymuşlardı. Bırakın Avrupa’yı, başka coğrafyalara bile vize serbestisi getiriyorlar. Serbest dolaşımı hep farklı bahanelerle reddettiler. 1986’da başlayacaktı bu serbest dolaşım. Bu yüzden biz alışığız, AB’nin bu geri adımlarla kendi kalesine gol atmasına. Vize konusunda umutlu değilim. Bu 72 kriter karşılansa bile başka kriterler de eklenecektir; 73.sü ve 74.sü...” diyerek AB’nin gerçek yüzünü ve önü açık cümlelerin okyanusunda dolaştırılmak istendiğini vurguluyor...

Haberin Devamı

***

Kısacası, Türkiye AB’nin kapılarında oyalanacak, bekletilecek ve geri döndürülecek bir ülke değildir.
Bunu da her geçen gün biraz daha anlayacaktır...