Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın pazar günü açıkladığı manifesto bize göre beklentilerin de üzerindeydi...
Kentin meydanlarında buluşmaya ihtiyaç var...
Kavgadan uzak bir yerlerde...
Ve barışmaya...
Mecburuz bir arada yaşamaya...
Birlikte sevmeye, ağlamaya ve gülmeye...
Birlikte ölmesini öğrenmişiz ama birlikte yaşamamızı bozabilmek için yedi düvel barışımıza saldırmaya devam ediyor...
Eğer saatlerimiz kırık değilse, herkes geçen bin yılın ve on altı devletin yıkılış öyküsünü bir daha okumalı diyoruz...
***
Aklımıza bir hikâye geldi...
1 Mayıs 1936 tarihinde Amerika’da bir yayıncı, malikânesine kütüphane yapmayı tasarlıyormuş.
Yayıncı, binanın temeline gelecek nesillere arkeolojik açıdan ilginç yazılar koyabileceği, hava geçirmeyen, metalik bir kutu yerleştirmeyi arzu ediyormuş.
Dönemin bilginlerinden de bir yazı istemiş...
Bunların arasında Einstein da varmış...
Yayıncı, Einstein’a en az bin yıl dayanacağına dair güvence verdiği özel bir kâğıt göndermiş.
4 Mayıs 1936 tarihinde Einstein, özel kâğıda şu mesajı yazmış:
“Sevgili sonraki kuşak! Bizden, daha doğrusu olmuş olduğumuzdan daha adil, daha barışçı ve hele daha mantıklı olmazsanız biliniz ki son durağınız cehennemdir.”
***
Mesajın ardından bin yıl değil 82 yıl geçmiş...
Amerika ve küresel güçler adaletsizliğine devam ediyor.
Kamyon dolusu belge gitmesine rağmen darbecileri hâlâ koruyor.
“Bu ülkenin yaşadığı kanlı bir darbeye rağmen daha adil miyiz?” diye kendine soru sormuyor...
Kendi kamuoyu da, muhasebe fukarası gibi, sadece yiyor ve tek dertleri, dolarlarını artırabilmek...
Ve medyası da:
“Daha barışçı mıyız?”
“Daha mantıklı mıyız?” diye kendini sorgulamıyor...
***
Bu ülkenin menfaati olduğunda hepimizin ortak doğruda buluşması gerektiğini bir kez daha söylüyoruz.
Elbette herkesin bir oyu var ve biz buna müdahil olmaya da çalışmıyoruz.
Artık dış dinamiklerin başlattığı kavgaların tuzaklarına düşmemeliyiz.
Ve düşersek, bu kavgayı gelecek kuşaklara anlatmakta zorlanırız...