Frankfurt’taydık... Şehir ve yaşam konusunda oldukça başarılı olan Batılılar, yaşamın içindekilere karşı gösterdikleri ayrımcılıklarla olağanüstü yasaklara imza atmaya devam ediyor.
Türkler konusunda içindeki korkuyu atamayan Batılı, bin yıldan beri Doğu’yu karıştırmak ve yıkmakla meşgul...
Batılılar için Türkiye “Kapıdaki düşman”...
AB serüveni de bu korkunun bir delili...
Ve bir medeniyetin bekleme odasında yıllarca oyalanışımız da...
***
Özgürlüklerden ve insan haklarından, fikir ve ifade hürriyetinden yani demokrasiden söz edildiğinde bizlere bir cümle konuşma fırsatı dahi vermeyen Batılı siyasiler Türklere karşı olağanüstü ayrımcı bir duruş sergiliyor.
Avusturya Başbakanı Kurz’un başlattığı, Hollanda ve Almanya’nın peşinden geldiği bu ırkçı ayrımcılıklar aşırı sağcı siyasi partiler ve liderleri tarafından her gün biraz daha körükleniyor.
“Kapıdaki düşman” yani Müslüman Doğu dedikleri Türkiye Batılıların en büyük korkusu olmaya devam ediyor.
Bu korkuyla büyüyor ve yaşıyorlar.
***
Bir camideki Çanakkale Şehitleri etkinliğine bile izin vermeyen Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz, “söz konusu olayın Avusturya’da yerinin olmadığını ve asla müsamaha gösterilmeyeceğini” söyleyebiliyor...
Kurz, Avusturya yasalarına göre etkinliğin sergilendiği caminin kapatılmasının dahi söz konusu olabileceğini belirtebiliyor.
Kurz, Viyana Belediyesi’nin Müslüman derneklerine sağlanan devlet yardımları konusunda “daha katı olması gerektiğini” söyleyerek demokrasi anlayışını noktalıyor...
Daha önceleri de “Türkiye’deki Erdoğan liderliği yıllardır Avrupa’daki Türk kökenli toplulukları suiistimal etmeye çalışıyor. Avusturya’da Türk seçim kampanyaları istenmiyor ve biz bunlara daha fazla izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullanmış olan Kurz, “Bütün Türk siyasi partilerinin seçim kampanyası etkinliklerine engel olacak mısınız?” sorusuna da “Evet” yanıtını vermişti...
İşte sözün bittiği yer de burası...
Biz boşuna uğraşıyoruz gibi...
***
Avrupa’nın hemen her ülkesinde artık Türk siyasilere ve faaliyetlerine yasaklama getirilmesi ihtimal dışı bir beklenti değil diyebiliriz.
Almanya da bu tarz yasaklamalara doğru her geçen gün yelken açıyor ve kendilerince bir dizi tedbir alacağa benziyor.
Darbecilere, PKK’lılara ise kapılarını sonuna kadar açan bu ülkeler bizlerin ihtimal dahi vermediği her gelişmeye imza atmaya devam ediyor...
Türkiye için hiçbir şey ihtimal dışı değil...
“Bir ihtimal daha var” şarkısındaki umuda artık hiç yer yok, bilmeliyiz...
Biz yine de Türkiye, kırıp dökmeden, Avrupa’ya daha sevimli davranmaya devam etmeli diyoruz...
