Mehmet Soysal

Mehmet Soysal

mehmet.soysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Alışkanlıklarımızı sürekli doğru kabul ediyoruz.
Vazgeçilmez sanıyoruz.
Geleneklere göre şekillenmeyi ve ideal bir yaşam biçimine dönüştürmeyi de...
***
Değişim hikâyelerini sürekli anlatıyoruz, lakin yeniliğe direniyoruz.
“Devrim” diyerek ortalığı yangın yerine çeviren bizler nedense mevcut durumun savunucusu kesiliyoruz.
Demek ki herkesin kendince bir değişim ve devrim planı var!
Batı’daki toplumu ve ülkeyi yönetilebilen sistemleri tercih etmek yerine, günlük yaşam biçiminden yola çıkan değişimleri istiyoruz.
Batılı ve modern olmayı sadece şekillerden ibaret sayanlar aldandığını asla kabul etmeyecek...
***
Yıllardan beri şahit oluyoruz;
Köprüye, yola, tünele, baraja, santrale hayır! diyenler trafikten, elektrik kesintilerinden de en çok şikâyet edenlerdir...
Uzaydan elektrik gelmeyeceğine göre baraja, santrale neden karşıyız?
Anlamakta hâlâ zorlanıyoruz...
***
Toplumun neye “evet” ve neye “hayır” diyebilmesi gerekiyor.
Ve meseleyi ölüm kalım savaşına sokmadan.
Yeter ki topluma mesele her yönüyle iyi anlatılsın.
Sistem değişikliğine büyük bir ihtiyaç olduğunu, darbe anayasasıyla bir ülkenin artık yönetilemeyeceğini de bilmek lazım.
Eski günleri mumla aratmayacak olan garantilerin de verilmesi şartıyla...
Elbette, herkes hür iradesiyle sandığa gidip oyunu kullanacak ve çıkan sonuca da razı olunacak...
Demokrasi de böyle bir şey işte...
Bu yüzden de bir arada yaşamayı bozacak her adımdan uzak durmalıyız.
Tabii ki “Rasyonel bir gelecek tasarımından” söz etmeyi istiyorsak...