Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kırgızistan’ın başkenti Bişkek’teki gezisine katılmıştık.
Ve salı günkü ‘Konsolide boşluklar’ başlıklı yazımızda bu ülkelerdeki FETÖ yapılanmasının güçlü olduğunu belirtmiş, örgüte yönelik farkındalığı artırmak için istihbarat ve güvenlik kaynaklarımızın belgelerle anlatmasına rağmen dost ülkelerin somut adımlar atmakta neden geciktiklerini de anlayamadığımızı vurgulamıştık.
Örgütün tehlikeli ve illegal yanlarını bu ülkelere neden anlatamadığımızı, niye anlamadıklarını ya da anlamak istemediklerini merak ettiğimizden, uçakta gazetecilerle yaptığı röportajda, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da sormuştuk...
***
Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan bu örgütün ne kadar tehlikeli olduğunu bıkıp usanmadan anlatacaklarını belirterek, anlayana kadar uyarılarda bulunacaklarını ifade etmişti...
Gizlice teşkilatlanan bu kripto örgütlerin ne kadar tehlikeli olduklarını neden anlamak istemediklerini bizler az çok kavrayabiliyoruz...
Bu örgütün farkındalığını ve tehlikeli yanlarını bize göre hemen herkes biliyor...
Yani, tasfiye edecek kadrolar, tasfiye edilecekleri tehlikesizleştirecek kadar güçlü değil.
***
Ve yazımızda dile getirdiğimiz gibi, illegal yanları kontrol edilemeyen ve denetim altında tutulmayan ve sayıları gittikçe kalabalıklaşan güç gruplarının konsolide boşluklardan istifade ederek güçlendiklerini bir kez daha hatırlatmadan geçemiyoruz.
On altı devletin hiçbiri dini düşman odağına koymadığından, bu tarz kripto yapılar konsolide boşluklardan istifade edememiştir.
Tanzimat’la birlikte dine karşı başlayan mırıldanışlar millette büyük travmalara neden olmuştur...
Dini Batılılaşmaya engel görenlerin sayıları da gittikçe kalabalıklaşmıştır.
***
Son yüz yıldan beri devletin odağında birinci sıraya düşman olarak din oturunca, millet ortaya gizlice çıkan ve yapılanan, konsolide boşlukları dolduran, bazıları gizli, bazıları açık olan adreslerin kapılarını çalmaya başlamıştır.
Kalabalıklaştıkça, bu yapılar güçlenmiş ve maddi olarak kontrol edilemeyen veya durdurulamayan güç merkezlerine dönüşmüştür.
Güç merkezlerinin bazıları siyaseti dizayn etmiş, bazıları ise bürokrasiye, yargıya, polise, askeri kurumlara sızmış...
Bazıları da siyasi partilerin arka bahçesi haline gelmiş.
Ve konsolide boşluklardan istifade ederek güçlenen örgütlerin gizli ve çirkin yanlarını devlet tasfiye edememiştir...
Ettikleri ise daha güçlü olan adreslerin rakiplerinden başka bir şey değil...
Fevri savrulmalarla, devlet, geleceğini kurtardığını düşünürken, aslında her geçen gün tehlikenin eşiğine doğru yol almaktaydı...
Pazar yazımızda devam edeceğiz...