Mehmet Soysal

Mehmet Soysal

mehmet.soysal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ve yeni yıla, yeni bir defterin daha hiç karalanmamış beyaz sayfalarını açıp da yeni bir şeylere başlamalıyız diyoruz.

Etrafımızdaki yaşananlara bakıyoruz, duyuyoruz da anlıyoruz ki inadına bazı şeyler hiç değişmiyor...

Değişmeliyiz oysa.

---

Savaşlara ihanet etmeliyiz inadına.

Kurşunları saklayarak.

Toprağa canları bırakacağımıza.

Bombaları gömmeliyiz mesela.

Bu yüzden değişmeliyiz diyoruz.

---

“Günler aynı, insanlar aynı, yalanlar aynı, dekorlar ve sahneler aynı, kandırılanlar aynı. Ve yine aynı olacak, sahte kahkahalar” diyen Bukowski’nin belki de asırlık isyanındaki umutsuzluğuna doğru bizi götüren bulutları artık dağıtmalıyız.

Haberin Devamı

---

Ay gibiyiz tanıdığımız insanların hayatlarında.

Hiç kimselere gösterme-diğimiz karanlık taraflarımız hâlâ var.

Ve elimizdeki fenerleri kuytu köşelerde dostlarımızın düşmanlarıyla söndürmekteyiz hâlâ...

Menfaat ipine sarılmaktan kurtarmalıyız kendimizi...

Güneş gibi olmalıyız.

Ve vakti gelmiştir, bu yüzden değişmeliyiz demekte ısrar ediyoruz.

---

Yalan, yaman aşkların kıyılarından dönüyoruz her gece yarılarında.

“İki satırlık adamları musallat ettik ömrümüze” diyenlere inat masal yüzlü adamları yaşadığımız günlere dâhil etmeliyiz.

Kış beyazı gibi ağarmış saçlarıyla ellerini tutup da uzun yollara düşeceğimiz, nasıl gitmişsek öyle döneceğimiz sevdalara tutulmalıyız.

Nefretten, yalandan, kin ve intikam duygularından kendimizi kurtarıp severek değişmeliyiz, değiştirmeliyiz...