Salı günkü yazımızda, aramızdan yeni ayrılan Prof. Fuat Sezgin Hocanın hayat hikâyesinden ilginç notları yazmıştık...
Ve daha çok bahsetmeliyiz diye düşünüyoruz...
“Boş şeylerle uğraşıyoruz. Zamanın Allah’ın bize verdiği büyük bir nimet olduğunu unutuyoruz” diyen Prof. Fuat Sezgin diyor ki:
“Bugün Türkler, genelde de Müslümanlar maddeye çok yönelmişler. Maddenin peşinde koşuyorlar, ona ulaşmak için birçok ahlaki prensipleri feda ediyorlar.”
İslam coğrafyasındaki lüks düşkünlüğü ve israfın vardığı boyut rakamlarla ortada...
***
Gülhane Parkı içerisinde yer alan müzeyi hemen herkesin gezmesini tavsiye ediyoruz...
Prof. Fuat Sezgin Hoca bu müzeye o kadar önem veriyordu ki...
Müze için şunları söylüyordu:
“Bu müzeyle, öncelikle Türkler, mensubu bulundukları medeniyetin ne kadar yüksek olduğunu görecekler. Müslümanlarda bir aşağılık duygusu var, Avrupa medeniyetini yanlış tanıma var, oradaki yerini bilmeme var. Bu durumu tasfiye etmiş olacağız.”
Ve yine diyordu ki:
“8. yüzyılda yaşamış olan Cabir İbn-i Hayyan diyor ki bize:
‘Allah insana kâinatın bütün sır perdelerini yırtacak kabiliyeti vermiştir!’ “
***
“Onlar nasıl 10. yüzyıldan 16., 17., hatta ve hatta 18. yüzyıla kadar İslam bilimlerinden buldukları bütün müspet bilimleri aldılarsa, biz de şimdi onlardan almalıyız” diyen Prof. Fuat Sezgin Hoca şu tespitte bulunuyordu:
“Mesela Japonlar, Müslümanlar kadar bilimsel bir geçmişe sahip değilken, müthiş şeyler yaptılar fakat biz hâlâ yerimizde sayıyoruz. Boş şeylerle uğraşıyoruz. Zamanın Allah’ın bize verdiği büyük bir nimet olduğunu unutuyoruz.”
Ve devam ediyor:
“Bugünkü Avrupa medeniyeti, İslam medeniyetinin muayyen şartlar içerisinde, muayyen bir devirden sonra, başka iktisadi ve jeopolitik şartlar altında ortaya çıkan devamından ibarettir. Ben Avrupa medeniyetini, bazı âdetleri bir tarafa bırakılırsa, yabancı bulmuyorum.”
Pazar günkü yazımızda devam edeceğiz...