Çocuk gelişim psikolo- jisinin en önemli öğesi, ana-baba için, yürümeye başladığı andan itibaren çocuğun kendi sınırlarını çizmekte ısrar etmesine karşın, ona güvenli bir ortam oluşturmak, neye izin verileceğini, neye izin verilmeyeceğini pazarlığa açık olmayan bir tarzda bildirmektir. Bunu başarıyla yapamazsanız, çocuk kendisini, örneğin bir AVM’nin ortasında yerlere atıp çığlık çığlığa ağlayarak ve eline ne geçerse kırarak, size istediğini yaptırmaya çalışır.
İsrail polisi ve 200 kadar Musevi yerleşimci, geçen hafta İsrail’in Şeria Nehri’nin batısında işgali altında tuttuğu Arap topraklarındaki El Halil kentinin bir mahallesinde, yıllardır Ebu Recep ailesinin oturduğu bir evi, mahkeme kararını icra ettikleri iddiasıyla işgal ettiler; aileyi ve eşyalarını sokağa attılar. Yerleşimcileri bu sırada 200’e yakın İsrail askeri korudu.
Bu hikayeyi hiçbir yerde görmediniz. Bu sırada uluslararası haber kanallarında trajik ölümünün 20’nci yılı dolayısıyla yüzlerce Prenses Diana haberi okudunuz. Yeni çıkan kitapların özetlerinden tutun, iki oğlunun anılarına, son telefon görüşmelerine dair duygularına kadar yüzlerce manşet ve web sayfası gördünüz. El Halil’deki bir evin el değiştirmesine ve bir Filistinli ailenin, yatakları, yorganları, televizyon ve çamaşır makinalarıyla sokağa atılmasına ilişkin haber bir kaç saat El Cezire internet sitesinde durdu; bir kaç Arap gencin çektiği video YouTube’da 100 bin civarında kişi tarafından izlendi ve bitti. Aleyna Tilki’nin en kötü videosu 10 milyon hit alıyor bu ülkede...
Anasının-babasının koyduğu sınırları genişletmeye çalışan iki yaşındaki çocuk veya 13 yaşında ergen gibi, İsrail uluslararası arenada, Araplara ve daha genel ifadeyle Müslümanlara karşı “sınırlarını” biraz daha genişletmiş oldu. Giriş-çıkışlara kurduğu tahammül edilmez kontrol noktaları, sokakta gezerken, kahvede otururken bile güvenlik kuvvetlerine kimlik gösterme zorunluluğu ve El Aksa’da olunca herkesin dikkatini çeken, her köşeye konulmuş metal detektörlerle, kentin Müslüman nüfusunu azaltma siyasetine, şimdi göstermelik satış belgeleri ile Filistinlilerin evlerine el koyma yöntemi de eklenmiş oldu. Ebu Recep ailesi, evlerini kimseye satmadıklarını söylüyorlar; ama İsrail mahkemesi evi aldığını öne süren kişinin sunduğu belgeleri geçerli sayarak, evin tapusunun devrine ve evin boşaltılmasına karar verdi. Ne temyiz, ne üst mahkeme! Bir belge ve iki tanıkla, El Halil’de bir bina daha işgalcilerin oldu.
Psikologlar, çocukların kendilerine ve çevrelerine zarar vermesini önlemek için onlara mutlaka güvenli ve kabul edilebilir davranış sınırlarının öğretilmesi gerektiğini söylüyor. Bu sağlıklı şekilde yapılamazsa, çocuk toplumun saygın bir üyesi olmaz, olamaz.
Ülkeleri, ulusları birey örneğine indirgeyerek analiz, çoğu zaman doğru sonuç vermiyor. El Aksa’yı tümüyle egemenlik alanına alma çabasına gösterilen tepki karşısında attığı geri adımı dikkate alarak Müslüman milletlerin, İsrail’e ergen sorumsuzluğu atfetmelerinde hata olmadığı söylenebilir.
