ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’ın Türkiye ziyaretinden bir gün önce MGK (Milli Güvenlik Kurulu) toplandı.
“Fırat Kalkanı Harekâtı tamamlanmıştır” açıklaması yapıldı.
Oysa...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, El Bab ele geçirildikten sonra “El Bab tamam, sıra Menbiç’te” demişti.
Ardından, “TSK destekli ÖSO’nun Menbiç’e yakın bazı köyleri aldığı” da söylendi.
Beklenti...
“Fırat Kalkanı Harekâtı’nın, YPG Menbiç’ten çıkarılarak tamamıyla Fırat’ın doğusuna gönderilmesine kadar” sürdürüleceğiydi.
...................
GERÇİ...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “El Bab sonrası Menbiç” açıklamasından hemen sonra Menbiç’te Amerikan savaş araçları bayrak gösterdiler, Amerikalı askerler kollarına YPG armaları takıp fotoğraflarını dünya medyasına servis ettiler...
Rus ve Suriye askerleri Menbiç’in etrafında mevzilendiler... Rus askerleri de kollarındaki YPG armalarıyla kameralar karşısına geçtiler. Bu fotoğraflar dünyadaki gazete sayfalarında ve TV ekranlarında yayınlandı.
Ve böylece “Menbiç harekâtına karşı caydırıcı tavırlar” yorumları yapıldı ama... Gene de “Fırat Kalkanı Harekâtı bitmiş” gibi algılanmadı Türkiye’de.
“Sadece bir mola bu” izlenimi vardı.
“Ankara, Rusya ve ABD ile diplomasi yaparak bu engellemeyi aşar” diye düşünülüyordu.
...................
ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’ın geleceği biliniyordu.
Bu görüşmelerde “Fırat Kalkanı önündeki ABD engeli kaldırılabilir” tahmini yapılıyordu.
Sonrasında da “Cumhurbaşkanı Erdoğan Putin’le görüşür, ABD’nin yeşil ışığı gösterilir, Rusya’nın da tampon bölgeden koridor açmasını sağlayabilir” umudu vardı.
Ama...
ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’ın gelmesinden 1 gün önce “Fırat Kalkanı Harekâtı bitmiştir” açıklaması “sürpriz” oldu.
Ancak...
Bu kez de “Türkiye’nin tek başına ÖSO’yla hareketten, ABD ile ortak hareket ve yeni bir başlangıç için vazgeçmiş olabileceği” yolunda “nispeten iyimser” yorumlar gündeme geldi.
...................
BAKAN Tillerson “yüksek protokolle” ağırlandı.
Mevkidaşı Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun ötesinde Başbakan Yıldırım ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından da kabul edildi.
Gözler iki bakanın yapacakları basın toplantısındaydı. Ne var ki...
Bütün bu beklentileri karşılayacak “net” bir izlenim verilmedi.
Hatta bir Amerikalı gazetecinin “ABD - YPG ilişkileri ve Türkiye’nin YPG’yi PKK ile bir tuttuğu” yolundaki saptamasından sonra “Bu konuyu çözdünüz mü?” gibi olaya tam parmak basan sorusu da havada kaldı.
“Tillerson’ın cevabı -kaçamak- oldu” denebilir.
Fakat...
Tillerson “Suriye için koalisyonda Türkiye’yle ortaklığı” sık sık vurguladı.
Sonuç...
“Türkiye’nin ansızın Fırat Kalkanı Harekâtı tamamlanmıştır” tavrının “nedensiz olmadığını”, bunun ABD’den bazı “karşılıkları olması gerektiğini” düşünüyorum.
Ne piştiğini henüz göremiyoruz ama bir şeylerin kokusu geliyor.
