Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Katar -gerçekten- “marjinal” ülke.
Sadece “yüzölçümü” ve “nüfus” olarak değil...
Temsil ettiği “marjinallikler” nedeniyle de...
Irak ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde büyükelçilik yapmış olan Selim Karaosmanoğlu şöyle yazmış:
......................
Doha’ya (Katar’ın başkenti) gelince, İsrail’in orada “temsilciliği” var.
İngiliz uçakları orada. (ABD’nin çok büyük bir üssü de orada. ABD Ortadoğu’daki hava operasyonlarının bir kısmını oradan yürütüyor. Birinci
Körfez Savaşı sırasında Irak’a karşı hava operasyonlarının da merkeziydi. G.C)
Guantanamo’dan şartlı salıverilenler orada. (11 Eylül saldırısı sonrası ABD tarafından, “İslami terörist” olduklarından kuşkulanılan bütün zanlıların götürülerek toplandıkları, işkenceye tabi tutuldukları adanın adı Guantanamo’dur. İslami terörist zanlılarının turuncu renkte tulumlarla tel örgü içindeki fotoğrafları unutulmuş
değil. G.C)
“İran’ın gazı” orada pazarlanır.
El Cezire orada.
(CNN ve BBC’ye rakip olarak Katar Emiri’nin kurdurduğu
TV kanalı. G.C)
Daha sayayım mı?
Viyana Filarmoni Orkestrası oradan finanse edilir.
Versaille Sarayı’ndaki tiyatro onların.
Harrod’s onların... (Londra’daki çok büyük ve itibarlı çok katlı mağaza. G.C)
Benim Abu Dabi’deki “İdari Ataşe” Fikret,
“TC Büyükelçisi” olarak orada. (Fikret Bey kariyerden diplomat değilmiş. Dışişleri Bakanlığı’nda sözleşmeli mali memurmuş. Sonraları misyonun muhasebe, kayıt gibi bürokratik işlemlerini yapan kadrolu idare ataşesi olmuş. İmam hatip kökenliymiş, Arapça biliyormuş. Katar’a büyükelçi yapılmış. Büyükelçilik istisnai memuriyet olduğu için böyle atamalar yapılabiliyor. G.C)
“Bazılarının” milyar $$$$$$$$$$’ları “İslami sukuk” diye oradadır. (Google’a göre... “Sukuk”, finansal sertifikanın Arapça adıdır ve “faizsiz bono” olarak tanımlanmaktadır. Bununla birlikte sabit getiri, faiz taşıyan bonolara İslamiyet’te izin verilmemiştir. Bu nedenle “sukuk” faiz ödemeyi veya faiz masrafı yüklemeyi yasaklayan İslam hukuku prensiplerine uyan “menkul kıymetlerdir.”)
Ancak... Giydikleri
5 numara büyük “meshlah” ayaklarına dolandı gibi. (Arapların giydikleri uzun entari.) ....................
Tam bir “ortaya karışık” durumu.
Buna Türkiye’den baktığınızda işler daha karışıyor.
Katar’ın QNB Bankası Türkiye’deki Finansbank’ı alarak sermaye yığınağı yaptı.
Lig TV’yi de aldı ve “BeIn” olarak futbol karşılaşmalarını canlı yayınlıyor, diğer spor dallarında da yayın yapıyor.
İstanbul borsasında hatırı sayılır payı var.
Gayrimenkul yatırımları genişleyerek sürüyor.
Türkiye, “askeri anlaşmaya” dayanarak, Katar’da 300 kişi kapasiteli bir askeri üs kurdu. 100’e yakın rütbeli uzman askerimiz Katar silahlı kuvvetlerine eğitim vermekte.
Yani...
“Kanka” durumu.
Dün Hürriyet’te Verda Özer “SETA’da kıdemli araştırmacı olan Ortadoğu uzmanı Dr. Talha Köse önemli bir uyarıda bulunduğunu” yazdı.
“Körfez’in Katar’dan sonraki -muhtemel- hedefinin Türkiye olabileceğini” işaret etmiş. “En azından ekonomik hamlelerde bulunabilirler” diye uyarmış.
Dileriz ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çok yönlü “telefon diplomasisi” ve “Kuveyt’in aracılığıyla” ciddi krizin ufuneti alınır.
......................
Not: Merhum Demirel’in yıllarca çok yakınında bulunmuş değerli dostum Taylan Bilgen bir hassasiyeti nakletti.
“Demirel’in darbe dönemlerinde mutfak giderlerinin ona çok saygı duyan bazı işadamları tarafından karşılandığını” yazmıştım.
Belirttiğim gibi ailede bu satırlar nedeniyle hassasiyet oluşmuş.
Üzgünüm.
Dinlediklerimi “sırf Demirel’in dürüstlüğünü, darbe dönemlerinde hesapları didik didik edildiği halde en küçük bir açığının bulunamadığını” anlatmak için yansıtmıştım.
Bana anlatanlar
“Sayın Demirel’in ve ailesinin elbette haberi bile yoktu” demişlerdi.
Ancak, bana dostum Taylan Bilgen aracılığıyla “doğru değil” mesajı geldiğine göre özür diliyor ve düzeltiyorum...
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’i saygı ve sevgiyle anıyorum...