Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

2002 seçimlerinde DYP (Doğru Yol Partisi) yüzde 9.52 oy almıştı.

Baraja takılmıştı.

Sadece yüzde 0.48 oy fazla oy alsaydı yüzde 10 barajını aşacak, Meclis’e girecekti.

Yüzde 37 oy alan AK Parti tek başına iktidar olamayacaktı.

Türkiye’nin yakın siyasi tarihinde belki de 16 yıl aralıksız AK Parti iktidarı bölümü açılmayabilirdi.

...................

2002 yılında DYP’nin rolü bu seçimde HDP’nin.

HDP’nin barajı aşma şansı bıçak sırtında.

Yüzde 11 olabilir.

Tıpkı 2002’de DYP’nin sandık dramını da yaşayabilir.

Haberin Devamı

Barajın böyle bir “temsilde adalet” sorunu var.

6 milyon dolaylarında olduğu tahmin edilen HDP oyları, Meclis’e, siyasi iradeye, yani demokrasinin mabedine yansımayabilir.

HDP zihniyetiyle, siyasi görüşlerim kesinlikle örtüşmez.

Ama...

İlke olarak 6 milyon seçmenin sistem dışı kalması adil mi?

.....................

Demokrasinin bu teorik bakışının ötesinde “aritmetiğini” de devreye sokalım.

HDP’nin barajı geçmesi halinde, 55-70 dolaylarında milletvekili çıkarması gerekir.

Ancak...

Yüzde 9.9 oy alarak barajın altında kalması halinde bu 55 -70 milletvekilinin çok büyük çoğunluğu AK Parti’ye yazılacak.

Çünkü...

Güneydoğu’da güçlü iki parti AK Parti ve HDP...

Onları çok çok geriden CHP izliyor.

MHP ve İYİ Parti “yok” gibi.

Bu durumda CHP’ye en fazla 5-10 milletvekili düşer.

Gerisi AK Parti’ye... Bu 45-60 milletvekili demektir.

....................

Nasıl ki 2002’de DYP’nin bir tık geride kalarak baraja takılması AK Parti’ye “16 yıldır süren tek başına iktidar kapısını açmıştır”, 24 Haziran seçiminde de HDP’nin yüzde 10’un bir tık altında kalması ve Meclis’e girememesi halinde gene AK Parti’ye 5 yıl daha iktidar için kırmızı halı serilecek.

....................

2002’yle hiç benzemeyen bir yeni duruma da işaret edeyim.

2002’de iktidarı belirleyen sadece milletvekili seçimleriydi.

Oysa...

24 Haziran’da 2 sandık kurulacak.

Biri milletvekillerini seçmek için, diğeri ise Cumhurbaşkanı’nı.

Milletvekili seçiminde HDP’nin Meclis’e girmesi ya da girmemesinden bağımsız olarak, diğer sandıktan çıkacak cumhurbaşkanı “iktidar” olacaktır.

Haberin Devamı

Yardımcılarını, bakanlarını, bakan yardımcılarını, ofis bürokratlarını, seçilen cumhurbaşkanı kendi iradesiyle atayacaktır.

Kendi iradesiyle görevden alabilecektir.

Hükümetini, Meclis güvenoyuna sunmak zorunluğu yok.

Millet Meclisi’nin gensoru önergesiyle bakan, hükümet düşürmek yetkisi de yok.

Yani...

Teoride cumhurbaşkanı seçimi Millet Meclisi’nde oluşacak çoğunluktan ya da azınlıktan bağımsız olarak icraatını yapabilecek.

Tabii kanun yapma yetkisi Millet Meclisi’ne ait ama yeni Anayasa kritik durumlarda cumhurbaşkanına o alanlarda yedek vites donanımı da sunmuş bulunuyor.

Gene de “seçilmiş cumhurbaşkanının Millet Meclisi’nde de milletvekili çoğunluğuna dayanması” elbette elini kuvvetlendirir, yükseltir.

...................

Cumhurbaşkanı seçimi için sondajlar bir başka yazıya.