CHP’den İYİ Parti’ye 15 milletvekili transferini sızıntısız gerçekleştirme hüneri, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü “ittifak dışındaki” partilerin ortak adayı yapma operasyonunda gösterilemedi.
Güya -gizli- çok yönlü diyaloglarla bu formül hayata geçirilmeye çalışılıyordu.
Ama...
Her gün “Gül’ün Cumhurbaşkanlığı adaylığı” gazete sayfalarında TV haberlerinde, tartışma programlarındaydı.
Zaten “çok bilinmeyenli”, çözümü zor bir denklemdi, böyle “göz önünde incocnito (*)” haliyle büsbütün düğüm haline geldi.
Şimdi...
Birinci turda “her partinin kendi Cumhurbaşkanı adayını göstereceği” siyaset normallerine makas değişikliği yapıldı.
Partiler ve özellikle CHP “kendi adayının kim olacağına” odaklandılar.
Kendi içlerine döndüler.
Olan...
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün yıllardır özenle koruduğu imajına oldu.
Kurucusu olduğu partinin en yüksek kademelerinden en alttakine, medyasına kadar hepsinin hedefi haline geldi.
“FETÖ oyununa gelme, bu adaylık operasyonu FETÖ’nün” gibi laflar dalga dalga kabartıldı.
Gül’ü ziyaret eden bir önceki başbakan Ahmet Davutoğlu bile “Ben AK Partiliyim, adayım Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi.
Değdi mi?
Siyasette deneyim birikimli “insan stokumuz” zaten zengin değil...
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül siyasette “Yönetmek, öngörmektir” altın kuralının gereği fotoğrafı iyi okuyarak iş bu raddeye gelmeden “zamanında” kamuoyuna “Kesinlikle aday olmayı düşünmüyorum” açıklamasını yapabilirdi.
Gene de meslek büyüğümüz Abdi İpekçi’nin “Çok büyük bir sürpriz olmazsa” diye yazılarına koymaya özen gösterdiği “ihtiyat ifadesini” tekrarlıyorum.
......................
Gözler CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının kim olacağında.
- Muharrem İnce karizmatik, güzel konuşuyor, heyecan veriyor, dili sivri, sıkı kampanya yürütebilir.
- Yılmaz Büyükerşen Eskişehir mucizesini yaratan adam. Üniversiteden belediye hizmetlerine, sanata, yaşam kalitesine kadar çok zengin bir “eser stokunda” imzası var.
“Sakin karizma...” Ve “yaptıklarım yapacaklarımın teminatıdır” diyebilir.
- İlhan Kesici HP milletvekili, eski DPT (Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarı) yani Türkiye’nin genel iktisadına bilinçli bakışa sahip, yabancı dili iyi, Demirellerin damadı olarak Bayar-Menderes döneminden başlayan DP, AP, DYP geleneğinin merkez / merkez sağ oylarına yakın. Ailesinde Kürt kökenliler var. O kesimin de dışlamayacağı bir aday.
Kampanya yürütecek siyasi tecrübeye sahip.
Üçü değerli siyasetçiler.
Ama...
CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel’in “Öyle bir Cumhurbaşkanı adayımız olacak ki çıldıracaklar” söylemiyle -doğrusu- hiçbiri örtüşmüyor.
......................
Meral Akşener’in önüne engel konuldukça pırıltısı artıyor.
CHP’den 15 milletvekilinin gelmesiyle İYİ Parti grup kurmuş oldu.
Bu durumda Akşener doğrudan “partisinin Cumhurbaşkanı adayı” olabilirdi.
Fakat o dün “Bu 15 milletvekilinin gelmesini ben partimin milletvekili seçimlerine girmesi için istedim. Kendim için değil. Adaylığımı 100 bin imza toplayarak koyacağım” dedi.
Bir artı daha.