Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Adı artık efsane-leşmiş Prenses Diana’nın dün 20. ölüm yıl dönümüydü.
“Oteldeki odasından 5 dakika geç çıksaydı” belki de yaşıyor olacaktı.
Anlatayım...
......................
Place Vendome (Vandom Meydanı), Paris’in en gözde köşelerinden biridir.
Meydanı çevreleyen şık dekorasyonlu dükkânlarda pahalı, prestijli saatler, mücevherler vitrinleri süsler.
Ünlü Ritz Hotel de bu meydandadır.
20 yıl önceki sahibi Mısırlı hiper zengin Fayed ailesinindi.
Fayedlerin oğlu Dodi Al Fayed, Diana’nın sevgilisiydi.
O otelde kalıyorlardı.
Ön kapıyı paparaziler tutmuştu.
Diana ve Dodi’nin çıkacağı haberini -içeriden- sızdırmışlardı.
Çıkışlarını görüntülemek için birbirleriyle itişip kakışıyorlardı.
.......................
Oysa...
Dodi’nin korumaları arkadaki küçük çıkışı kullanmayı planlamıştı.
Paparaziler ana kapı önünde bekleşedursun Dodi ve Diana çoktan kendilerini bekleyen, içeriyi göstermeyen filtreli camlarla kaplı araca binmiş yol alıyorlardı.
Tabii...
Kaç yıldır Dodi’nin hizmetinde olan özel şoförünün hayli alkol aldığından (aldırıldığından), uyuşturucu kullandığından habersizdiler.
Gidecekleri lokanta yolundaki yer altı geçidine girdikleri sırada çok hızlı bir İtalyan markalı aracın da hemen arkalarında bitiverdiğini de herhalde fark etmemişlerdi. Az sonra müthiş bir metal çatırtısı...
Kaza (!!!)
Her ikisi de hayatlarını oracıkta yitirdiler.
Ne gariptir ki...
Fransız polisinin araştırdığı İtalyan markalı küçük araç 1 gün sonra bir otomobil mezarlığında bulunabildi.
Otomobilleri dev kerpetenlerle sıkıştırıp 1 metreküplük topak haline getiren pres makinesiyle tanınmaz hale getirilmişti.
Uyuşturucu kullanmış, aşırı alkol almış bir şoför... Dodi ve Diana’nın can verdiği arabanın hemen arkasında yerden bitmişçesine beliren ve 1 gün sonra otomobil mezarlığında preslenmiş halde bulunan İtalyan markalı otomobil...
Garip değil mi?
.......................
Bu sorunun cevabı olarak “Diana’nın karnında Dodi’den 4 aylık bir bebek taşımakta olduğunu” da belirtelim.
Burnundan kıl aldırmayan İngiltere Kraliyet Ailesi’nde, ikinci ve üçüncü veliaht olan Prens William ve Prens Henry’ye damarlarında Arap kanı taşıyan bir kardeş!..
Kabul edilir şey değildi.
O nedenle hâlâ “bu kazanın (!!) arkasında İngiliz istihbarat servisinin izleri” araştırılır, konuşulur, yazılır.
........................
Gelelim yazının başındaki “Diana odasından 5 dakika geç çıksaydı” ifadesine.
Prenses Diana aslında Londra’da yaşayan, Pakistan kökenli Müslüman Doktor Hasnat Khan’a âşıktı. Doktor da onu çok seviyordu. Evlenmek istiyorlardı.
Hatta Diana, Khan’ın ailesiyle tanışmak, onlara kendini sevdirmek için Pakistan’a gitmişti.
Ancak aile “din farkı” nedeniyle bu evliliğe onay vermemişti. İlişki kopmuştu.
Diana, sırf Dr. Khan’a nispet olsun diye gene bir başka Müslüman olan Dodi Al Fayed’i kendine sevgili yapmıştı.
İşte o Pakistanlı doktor -otel kayıtları ve polis raporlarına göre- Dodi ve Diana oteldeki odalarından çıktıktan 5 dakika sonra telefonla Diana’yı aramış ve ulaşamamıştı.
Kader...
......................
Okuyucularımızın ve milletimizin Kurban Bayramı kutlu olsun.