İkramiyelerle ilgili en önemli sorun, çalışanın ikramiye döneminde işten ayrılmış olması halinde kendisine ikramiye ödenip ödenmeyeceğidir. Mahkeme kararı, “İkramiye çalıştığı dönem kadar işçiye ödenir” diyor.
Çalışanların hayatlarını sürdürebilmek için en önemli geçim kaynağı ücretleridir. Ücretin ödenmediği veya eksik ödendiği durumlarda çalışanlar çevresine veya bankalara borçlanmakta, hayatları aşırı güçleşmekte. Bu nedenle kanun ücretin korunmasına yönelik olarak birçok düzenleme getirmiş durumda. Yargı ise verdiği kararlarla düzenlemelerle kurulan koruma sistemini destekliyor. Ne var ki çalışanın ücretinin korunmasına yönelik düzenlemeler yetersiz kalabilmekte, çalışan yine de işten ayrılmak zorunda bırakılabilmekte. Bu nokta da ise çalışana kıdem tazminatı hakkı tanınıyor.
20 gün ücret ödenmezse
Ücreti ödenmeyen işçiye çalışmaktan kaçınma hakkı tanınmıştır. Ücreti ödenmeyen çalışan iş yerine gelip mutat işlerini yapmama hakkına sahiptir. Fakat ücretin ödenmediği ilk gün çalışmayı bırakmanın kötü niyetli bir davranış olacağı düşünülerek buna bir sınırlama getirilmiştir. İşçiler ancak 20 gün boyunca ücretleri ödenmezse, 20. günün sonunda çalışmaktan kaçınma hakkına sahiptirler. Buradaki ücretin içine hem temel ücret hem de ücret ekleri sayılan prim, ikramiye, yol ve yemek yardımı gibi yardımlar ile fazla çalışma ücretleri dâhildir. Bunlardan herhangi birinin ödeme zamanından itibaren 20 gün boyunca ödenmemesi halinde, çalışan çalışmaktan kaçınma hakkına sahip olacaktır.
Ücretlerle ilgili zaman aşımı 5 yıl
Ücretlere ilişkin zaman aşımı süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir. Ücretin ödeme zamanından itibaren 5 yıl içinde dava veya diğer takip yollarıyla talep edilmeyen ücret zaman aşımına uğrayacaktır. Çoğu çalışanın düşündüğünün aksine, işçinin o iş yerinde çalışmaya devam etmesi sonucu etkilemeyecektir. Örneğin, 15 yıldır aynı iş yerinde çalışan bir işçi, 10 yıldır ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ödenmediğini iddia ediyorsa, ancak dava açtığı tarihten önceki 5 yıl içinde ödenmeyen tatil ücretini talep edebilecektir.
İşten ayrılmış işçiye de ikramiye verilir
Ücret sadece dönemsel olarak ödenen temel ücretten oluşmamaktadır. İkramiye, prim, kıyafet, yakacak, aile yardımı gibi sosyal yardımlar ücret kavramının içinde yer almaktadır. Temel ücretin dışındaki ücretlerin ödenme dönemleri iş yerlerine göre farklılık gösterse de genelde yılda bir veya iki kez belirli dönemlerde ödenmektedir. İkramiyeyle ilgili olarak karşılaşılan en önemli sorun, çalışanın ikramiye ödenme döneminde işten ayrılmış olması halinde, kendisine ikramiye ödenip ödenmeyeceğidir. Yargı bu konuda çalışan işten ayrılmış olsa da ikramiyenin çalıştığı süreye oranlı kısmının kendisine ödenmesine karar veriyor. Çoğu işveren bu hakkı göz ardı etse de çalışanların ikramiyeyi takip etmeleri halinde, işten ayrıldıktan sonra da alma hakları bulunuyor.
Ücrete faiz talep edilebilir mi?
Çalışanlar ödenmeyen ücretlerine karşılık çoğu zaman yüksek faiz oranlarıyla borçlanmak zorunda kalmakta. Buna karşılık çalışan da gününde ödenmeyen ücreti için faiz talep edebilecektir. Ücrete uygulanan faiz, yasal faizden daha yüksek olan mevduata uygulanan en yüksek faiz oranıdır. Hatta bu ücret toplu iş sözleşmesinden kaynaklanıyorsa, daha da yüksek olan işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanacaktır. Fakat bu faizlerin istenebilmesi için işverenin temerrüde düşürülmesi gerekmektedir. Bunun için de ücretin ödenmesi için işverene ihtar çekilmesi zorunludur.
Çocuk yardımı her iki eşe de verilmeli
Yargıtay aynı kararında karı kocaların aynı iş yerinde çalışması halinde, eğer çocuk yardımı ödeniyorsa her ikisinin de çocuk yardımı alabileceğine hükmetmiş. Bu noktada önemli olan, verilen çocuk yardımının sözleşmelerde ne şekilde düzenlendiğidir. Eğer imzalanan sözleşmelerde herhangi bir koşul olmadan çalışanların çocukları için çocuk yardımı verileceği düzenlenmişse karı koca olarak çalışılan işyerlerinde eşlerden her ikisi de çocuk yardımı alabilecektir. Fakat imzalanan sözleşmede çocuk yardımından sadece eşlerden birinin yararlanabileceği hükmü yer alıyorsa, o zaman sadece eşlerden biri yararlanabilecektir.
Ücretsiz izin dönemi için de sosyal haklar
Ücretle ilgili tartışmalı konulardan bir diğeri ise çalışanın ücretsiz izin kullanmış olması halinde, giyim, yakacak, çocuk yardımı gibi sosyal yardımlardan yararlanıp yararlanmayacağıdır. Yargıtay’a göre, bu tür ödemelerin niteliği sosyal yardımdır, bunlar fiilen çalışmaya bağlı değildir, sözleşmenin askıda olduğu ücretsiz izinde geçen süre yönünden yardım bölünerek verilmemelidir. Çalışan ücretsiz izin kullanmış olsa da belirlenen sosyal yardımlar eksiksiz ödenmelidir.