SkorerHuzurlarınızda menacer!

Huzurlarınızda menacer!

28.11.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

Huzurlarınızda menacer

(Esas mesleği teknik direktörlük olan; ama yapmayan eski menajer, yeni spor yazarının böyle konuşmalar yaptığı bu topraklarda tribündeki şiddet de bitmez, sporun problemleri de çözülmez... Bir de hâlâ Süper Başkan Demirören, Engin'i menajer yapmak için elinden geleni yapıyor, bir kısım medya da bunu destek veriyor di mi? Vah futbolumuza vah!)Haftanın yanlış bileni: "Biliyorsunuz ben sistemlere çok takılan bir adamım. Hayat felsefem tamamen; futbol bir sistem oyunudur. Futbolcuları doğru yerleştirirsen, futbolcuda belli bir potansiyel varsa -büyük takımlara gelen futbolcuların genelde belli bir potansiyeli olduğu için- doğru kullanırsan, Beşiktaş örneğinde de işte 10 ay oldu. Çocuklara sordum: 'Tigana ne zaman gelmiş' dedim. Ben 10 aydır her programdır Beşiktaş'ın bu sistemle oynaması gerektiğini anlatıyorum." (Göktuğ Sevinçli - Ve Gool, TV8) (Önerim sistemlere çok takılan Sevinçli, biraz da tarihlere takılsın. Tarih takıntısı da güzel bir hastalıktır, ben de mevcuttur. Tigana 30 Ekim 2005 tarihinde gelmiştir ve ayağının tozuyla Beşiktaş-Ankaragücü maçını izlemiştir. 3 Kasım 2006'da da Sevilla karşısında Beşiktaş başındaki ilk maçına çıkmıştır. Yani Tigana geleli yaklaşık 13 ay olmuştur...) Haftanın kadersizi: "3 forvet oyuncumuz 15 haftada 1 gol attı" diyen Saffet Susiç. (Saffet Susiç için üzülmekten başka ne gelir ki elden... Yazık!)Haftanın önerisi: "Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray gibi kulüpler olmasa, bu futbol olmasa, bu yöneticiler olmasa sen kimsin? Merkez Hakem'in Başkanı'sın. Senin bir özelliğin mi var? Yok! Bu kulüplerin kendi maçlarını yönetmesini istemediği hakemleri liste halinde MHK'ye vermesi lazım" (Ömer Çavuşoğlu - Futbolmania, CNNTürk). (Bu öneri haftanın değil, yılın önerisi olacak cinsten. Ben bu öneriyi biraz geliştireyim ve yüzyılın önerisini yapayım bari: Maçlar hakemsiz oynansın, işin içinden çıkılmazsa sene sonunda kurayla şampiyon belirlensin) Haftanın hesabı: "Başkanları bir kenara bırakalım. İdarecilerin bir yıl içerisinde televizyon ve basında çıkan resim ve görüntülerle yapmış olduğu reklamların maddi değeri 100-200 milyon dolar." (Engin Verel - 3. Devre, Kanal D) (Engin Verel hesabı kime yaptırmış bilmem; ama iyi para. Yılda birkaç açıklama yapıyorsunuz yüz milyon dolarlar cebinizde kalıyor... Akıllıca. Futbol ölüyormuş kimin umurunda... Memlekete futbolcudan önce yönetici transfer etmek gerekiyor galiba. Yönetimlere 3 yabancı kuralı getirilsin!!!)Haftanın fair-playi: "Penaltı pozisyonunda sarı kart yedim. Eğer orada insanlara kendimi yanlış anlattıysam özür dilerim. Çünkü ben orada penaltı almak için atlamadım, bana vuracak diye ayağımı çektim, düştüm. Hakem de haklı bir kararla sarı kartı verdi... Eğer birilerini yanılttıysam, Trabzon taraftarını falan, özür dilerim" diyen Uğur Boral. (Sahalarımızda daha çok daha çok görmek istediğimiz hareketler bunlar. Hele Sinan Engin gibi düşünenlerin sayılarının ne kadar çok olduğunu düşündüğümüz zaman...) TV8'den Kanal D'ye transfer olan eski bir menajerimiz var hani! Beşiktaş'a tekrar menajer olmak için elinden geleni yapan... İşte o menajerlerin kralı Sinan Engin önceki akşam 3. Devre'de "Ben aynı durumda olsam aynı demeci veririm. Hakemi etki altına almak için. Yaptım da bunları ben. Normaldir de... Birbirimizi kandırmayalım. Fair-play falan yalan. Yaşamak için bu memlekette öldürüyorsun. Herkes kazanmak için yapıyor" deyince ekran karşısındakiler kulaklarına inanamadı herhalde... Zalim Yorumcu CAN DARK Global imajlı aşşağıdaki mahalle ligimizde ilk yarının bitimine kısa bir süre kala, Fenerbahçe ardındaki Galatasaray'ın 4 puan önünde haftayı lider bitirdi. Ziya Doğan'la Beşiktaş ve Galatasaray'ı yenip sonrasında da lig bitti sanan Trabzonspor evinde Fenerbahçe'ye yenilip, sevenlerine korkulu ikinci lig rüyaları gördürürken, Erciyes ve Sakarya'nın maçlarını taraftarlarına daha yakından takip etme görevini de yüklemiş oldu. 2 sene önce Alman Ligi'nin en iyi yabancısı olan Marcelinho'nun, futbol topuna yabancı bir nesne gibi baktığı bir takım haline gelen Trabzonspor'da gidiş hiç hayra alamet görünmezken, Karadeniz Fırtınası'nın bir hafif esinti haline dönüşmesi ülke futbolu açısından da gayet dramatik görünüyor. Kafacı kalfa Alex'siz gittiği Trabzon deplasmanından Appiah ve Mehmet (bir zamanlar Aurelio'ydu) ile 3 puan çıkaran Zico talebeleri, Kadıköy'de Galatasaray maçını düşünmeye başladılar, tabii bir diğer düşündükleri mevzu da kaleci Volkan'ın bir iyi-bir kötü periyotlu performansı.Kötü başladığı ligde yavaştan toplanmaya başlayıp yüzüne kan gelen Galatasaray'da Sivas engeli rahat aşıldı. Kafacı Arda'nın kendisini eleştirenlere kızıp golden sonra kafasını göstermesi ne anlama geliyordu? Herhalde "o kafa işte bu kafa" demek istedi. Bir iyi, bir kötü Kendisi bir ara Ankara'ya uğrayıp, Şekerspor tesislerindeki eski bir yıldızla kafa kafaya verip, "kafalar ve ve yıldızlar" konusunda sohbet etsin. Faydası olur, zararı olmaz!İstikrar yoksulu Tigana Kartalları, ilk yarısında yine dökülüp ikinci yarı "Rico faktörlü iç rahatlatıcı hap" aldıkları maçı 3-1 kazandılar. Bursalı taraftarı İnönü'ye sokmayarak güvenlik sağlanan(!) ligde futbola güvenmek giderek zorlaştı. KOLAY HAFTALAR!*** Arda'ya öneri Bu pozisyonda direkt kırmızı kart. Ufukhan'ın 3-4, 4-5 maç ceza alması lazım! (Serhat Ulueren - Telegol, StarTV) Az değil mi? Arkadan beni itti biri, düştüm penaltı! Öbürüsü de penaltıydı. (Ümit Karan) Hangısı? Taraftarlar tribüne yıldız futbolcular için gelir. Ben teknik direktör olsam yıldız oyuncuları oynatırdım. Yıldız oyuncular kolay yetişmiyor. (Hasan Şaş) Kimmiş onlar? Genç yaşta A milli takıma kadar yükselmeyi başaran Arda'yı bakın basınımız şişire, şişire ne hale getirdi. O kendinde ne haklar gördü ki kafayı yapıştırmakta hiç mi hiç hem de hiç tereddüt etmedi, aferin sana be Arda! Şimdi Arda'dan önümüzdeki günlerde dün akşamki pisliğini temizlemesini bekliyoruz. Hadi bakalım Arda göster kendini. (Turgay Şeren - Akşam) Pardon Abi! BEŞİKTAŞ maça bir başladı, pir başladı. Müthiş... Böyle oynasınlar, canımı yesinler; dalağımı, ciğerimi yesinler. Bunlar yamyam mı kardeşim. Bırak Gelik Restoran'da, ya da ne bileyim Kaşıbeyaz'da külbastı yesinler... (Ali Sami Alkış - Star) Hıı? Şu cümlemi bitireyim, sonra nereye gideceksek gidelim. (Yılmaz Vural - 3. Devre, Kanal D) Eve, eve! İdeallerim arasında G.Saray'a başkan olmak da var. (Etimesgut Şekerspor Başkanı Hızır Demir) O da olur! Arda derseniz, attığı kafayla, daha doğrusu bu kafayla 'Mersin'e mi gider, tersine mi gider' görürüz. Dileriz, attığı kafa, aklını da, kafasını da yerine getirmiştir. Dileriz, eskilerin deyimiyle 'bir musibet, bin nasihattan' iyi gelir de, Arda'nın da aklı başına gelir. (Şansal Büyüka - Akşam) İn-şal-lah! Top eğer kemik değil et yere kola, iç kola çarptığı vakit ileri sıçramaz lap diye yere düşer, unutma bunu! (Ahmet Çakar - Santra, ATV) Unutmayız! Kel başımıza şimşir tarak. (Ali Sami Alkış - Star) yakantop@gmail.com Özlü söz 57!