Seçmenin önceliği parti politikası

CHP yönetimi, yaklaşan yerel seçimlere yönelik kamuoyu araştırmalarını hızlandırdı. Bu çerçevede özel bir şirkete yaptırılan ve kasım ayını kapsayan anketin sonuçları kısa süre önce parti genel merkezine ulaştı. Araştırmadan çıkan sonuçlara göre siyasi partilerin oy oranlarında 24 Haziran seçimlerine göre küçük değişimler oldu. Buna göre, AK Parti’nin oyu 42.2, CHP oyu 23.3 olarak hesaplanırken, MHP’nin oy oranının 12.4’e yükseldi. İYİ Parti ise 9.3’e geriledi. Aynı araştırma şirketinin bir önceki araştırmasında CHP’nin oy oranı 25.4 olarak hesaplanırken son anketteki oranın 23.3’e gerilemiş olması dikkati çekti.

Oy verme tercihi soruldu

Araştırmaya katılan seçmenlere, CHP’yi nasıl tanımladıkları da soruldu. Buna göre seçmenin yüzde 56.4’ü CHP’yi, “Kemalist-Atatürkçü” bir parti olarak tanımladı. Yüzde 26.9 oranındaki seçmen CHP’yi “sosyal demokrat” bir parti olarak görürken, yüzde 6.7’lik kesim CHP’nin “özgürlükçü” bir parti olduğu seçeneğini işaretledi. Kamuoyu araştırmasında seçmenden “CHP iktidar olsa dini özgürlükleri kısıtlar mı?” sorusuna da yanıt istendi. Seçmenin yüzde 23.1’i bu soruya “evet” yanıtını verirken, yüzde 57.4’lük kesim CHP’nin iktidar olması halinde dini özgürlükleri kısıtlamayacağını beyan etti.

Araştırmada seçmene, yerel seçimlerdeki oy verme tercihini neye göre belirleyeceği de soruldu. Seçmenin yüzde 54’ü, “partisi ve onun politikalarına” göre oy vereceğini söyledi. Seçmenin yüzde 31.8’i yerel seçimlerde yarışacak adaya bakarak oy vereceğini ifade etti. CHP seçmenin yüzde 64’ü de partisi ve politikalarına bakarak o vereceğini aktardı. Bu verilerin, son dönemde sıklıkla dile getirilen “yerel seçimlerde herkes adaya bakarak oy verir” tezinin tersi bir durumu ortaya koyması dikkati çekti.

‘En önemli sorun ekonomi’

Araştırmaya göre, ekonominin kötü yönetildiğini düşünen seçmenlerin oranı yüzde 64.4 olarak belirlenirken, son dönemde refah düzeyinin kötüleştiğini söyleyen kişilerin oranı yüzde 65.1 olarak hesaplandı.

Araştırmaya göre seçmenin yüzde 58’i kişisel olarak en önemli sorununun “geçim sıkıntısı” olduğunu beyan ederken, bunu yüzde 12’lik oranla “işsizlik sorunu” izledi. Kişisel olarak en önemli sorununun “geçim sıkıntısı” olduğunu ifade eden kişi sayısının Ocak 2017’den bu yana her ay düzenli olarak arttığı ankete yansıdı. Araştırmaya katılan seçmenlerin yüzde 21,5’i Türkiye’nin “iyiye” gittiğini beyan ederken, yüzde 59,5’i ise kötüye gittiğini aktardı.