Meral Tamer

Meral Tamer

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kimi her yazıya mutlaka bir kulp takar, haklı - haksız eleştirir. Kimi sık sık yazılarımın tiryakisi olduğunu vurgular, hatta aralarında gizli - açık hayranlık belirtenler de çıkar. Kimi utana - sıkıla yazıdaki maddi bir hataya dikkatimi çeker. Kimi haklı uyarılarda bulunur. Kimi o günkü yazımda ele aldığım konunun uzmanıyla beni derinlemesine bilgilendirir. Kimi yazı konusu olabilecek, ufuk açıcı yeni öneriler getirir... Yazılarımla ilgili e - posta mesajlarından tanıdığım çok sayıda okurum var. Tanıdığım dediysem adını çok iyi bildiğim, ama yüzünü hiç görmediğim sevgili okurlarım... Her nedense aklımda kalanların çoğu yurtdışında yaşıyor. Amerikadan zaman zaman e - posta gönderen Alp Kocaman, haklı uyarılarda bulunan ve ufuk açıcı öneriler getiren okurlarımdan. Almanya Başbakanı Gerhard Schröderin de katıldığı Adananın Yumurtalık ilçesindeki Sugözü Enerji Santralının açılışıyla ilgili önceki günkü yazım üzerine şu mesajı göndermiş:"Asıl haber ve yorum getirmeniz gereken kısım; yazınızın son paragrafında gümbürtüye gitmiş. 1210 megawatt gücündeki santralın 1.5 milyar dolara mal olduğunu belirtmişsiniz. Bugünkü dünya standartlarında, Siemens gaz türbünleriyle donanmış böyle bir santralın maliyetinin 1 milyar doları geçmemesi gerekirken, % 50 daha pahalıya mal olmuş. Gazeteci olarak aradaki farkı sorgulamanız gerekiyordu. Türkiyedeki rakam kargaşasında ve siyasi kavgalar arasında bu tür detaylar unutuluyor. Ekonomi bilgisi kıt kişiler, zaten Alman kredisiyle yapılmış, para bizden çıkmadı ki diyebiliyorlar. Sahiplerinin bu yatırımı, sattıkları enerjiden çıkartmaları çok normal, ancak santralı % 50 daha pahalıya mal edip, o parayı da tüketiciden çıkartıyorlarsa; birilerinin cebine haksız kazanç giriyor demektir." Santral % 50 pahalı Kocamanın uyarısı üzerine, onun deyimiyle yazının "gümbürtüye gitmiş" bölümüyle ilgili bir çalışma yaptık. Uzmanlara göre Sugözü gerçekten de % 50 pahalı. Eğer TEAŞ, kendisi benzeri bir santral kursa, 1 milyar dolara mal edebilirmiş. Ancak bir özel şirketin kredi bulması, finansmanın 4 yıllık faizi, arsanın alınması, limanın yapılması derken maliyetin % 30 - 40 artması normalmiş. (% 10 - 15 komisyonun nerelere gittiği de hepimizin malumu!) Yap - işlet yöntemi Ne var ki Sugözünde yap - işlet - devret değil de, yap - işlet yöntemi uygulandığı için, Türk tüketicisini sadece santralden satın alınacak elektriğin fiyatı ilgilendiriyor. Sözleşmeye göre TEAŞ Sugözünden 4.4 sent/kwhya elektrik alıyor. Enronun doğalgaz santralından satın alınan 9 sent/kwhlık fiyatın yarısı. Mesut Yılmazın Başbakan Yardımcılığı döneminde imzalanmış bu santrallara satın alma garantisi verildiği için, TEAŞ ihtiyaç olmasa da üretilen elektriğin % 85inin bedelini ödemek zorunda. En kritik nokta da bu. Elektriğin fiyatı Bu arada santralın % 75 hissesine sahip Alman Steag firmasının web sitesinde (www.steag.de) hayli ilginç bilgilerle karşılaştık. Örneğin 22 Kasım 2003 tarihli basın bülteni. Schröder açılışı önceki gün yaptı, ama santralın işletmeye açıldığı gün olan 22 Kasım, şirketin tarihinde bir dönüm noktası olarak niteleniyor. Steagın CEOsu Dr. Jochen Melchior, "Bu, Steag için kuvantum sıçramadır. Sugözünün işletmeye açılmasıyla birlikte, artık 2004e güvenle baktığımızı söyleyebilirim," diyor. (Bakınız üstteki kupür)Çevrecilerin yoğun protestolarına hedef olan, hakkında pek çok davanın açıldığı, İskenderun Körfezindeki Sugözü Enerji Santralının sanki bu kadar kolaylıkla açılması beklenmiyormuş gibi... Ya da belki 2000, 2001 ve 2002 cirosu 1.1 - 1.2 milyar euro aralığında olan Steagın, Sugözü sayesinde 2004 cirosunda meydana gelecek çarpıcı artışın kutlaması! Steag, Mesut Yılmaza teşekkür borçlu. Zira 1.5 milyar dolarlık yatırımın, Steagın tarihindeki en büyük yatırım olduğunu da yine şirketin web sitesinden öğreniyoruz. Steagdan aldığımız bir diğer önemli bilgi ise 65 yıllık şirketin, Sugözünden önce Almanya dışında sadece Kolombiyada Termopaipa Elektrik Santralını yapmış olduğu. mtamer@milliyet.com.tr Alman firmanın sevinci