29.03.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
ÖZEL RÖPORTAJ-ÜMİT AVCI
Spor sahalarının en çok eleştirilen unsurudur hakemler. Konu basketbol gibi düdük sayısının çok daha fazla olduğu bir branş olunca hakemlerin rolleri de, eleştirilmeleri de çoğalıyor. Ancak bu kez konu eleştiri değil basketbol hakemliğinin manşetlere çıkmasını sağlayan bir isim; Özlem Yalman... Ülkemizde kadınların da hakemlikte varolduğunu art arda davet edildiği uluslararası turnuvalarla ispatladı. Yalman, kendisini bekleyen bu zor ama gurur verici maraton öncesinde düşüncelerini MİLLİYET’e anlattı.
Önünüzde çok da örneği yokken, hakem olma fikri nasıl doğdu?
Basketbola oyunculukla başlamıştım. Ege Üniversitesi Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu’nda okurken, bir maçta hakemin kararına çok sinirlendim. O anda aklımdan ‘Ben yapsam senden daha iyi yaparım’ diye geçirdim ve bu düşünce bende yer etti. Oyunculukta ikinci lig seviyesine kadar çıkmıştım, basketbol sahalarından da kopmak istemiyordum. Bu nedenle hakemliğe karar verdim.
Aynı zamanda öğretmenlik de yapıyorsunuz, zor olmuyor mu bu?
Evet, 15. senem, Antalya’daki 3. okulum. Yorucu oluyor. Okul aksamasın diye çaba sarfediyorum, çünkü tek beden eğitimi öğretmeniyim. Avrupa maçları nedeniyle bazen aksıyor. Bu nedenle lig maçlarından sonra son uçakla da olsa Antalya’ya dönüp, sabah okuluma gidiyorum. Okula geldiğimde, ‘Yaktın bizi hocam’ diyenler oluyor. Ya da akşam maçı izlediği için o gün okula gitmeyeceğimi düşünen ve şaşıranlar, ailelerine maçları yöneten kişinin öğretmenleri olduğuna inandıramayanlar.
Kadın hakemlere alışkın olmayan bir spor dalında sıkıntı çekmediniz mi, oyuncuların, antrenörlerin size bakışı nasıldı?
Benden bir sene önce Elif İnci kadın hakem olarak çıkmıştı, ardından ben, sonra da Elçin arkadaşım gelince çok fazla sıkıntı yaşamadım. O anda bakış açısı kırılmıştı. Gri formayı giyen birisi olarak bakıldı.
Hep eleştirilen bir göreviniz var...
Herkes hata yapar, oyuncu, coach ve tabii ki hakem de. Eğer hakemlik yapıyorsanız, eleştirileri baştan kabul etmişsinizdir. Biz de kendimizi eleştiriyoruz. Hata elbette yapılır, ama bu hatanın ne zaman yapıldığı da çok önemli. Oyuna etki edecek hata yapmamak en çok dikkat ettiğimiz şey. Zor bir iş ama keyifli tarafı da çok. 10 bin kişinin bulunduğu bir salonda sizin verdiğiniz doğru kararla bir tarafın sevinmesi, diğerlerinin üzülmesi, yani sporun doğal gerçeğinin ortaya çıkması keyifli.
Son yıllarda Türk hakemliğinin, Türk basketbolunun seviyesine yetişemediği eleştirileri sıklıkla dile getiriliyor.
Aksine Türk hakemliğinin son yıllarda çok daha iyi noktada olduğunu düşünüyorum. Recep Ankaralı, Rüştü Nuran, Erşan Kartal, Euroleague’de önemli görevler alıyor. Zaten FIBA ve ULEB’den de hakemliğimiz konusunda övgüler alıyoruz.
Bir hakemin hedefi nedir, nereye kadar yükselmeyi planlıyorsunuz?
Hakemlikte FIBA hakemi olmayı millilik şeklinde değerlendiriyorum. Çünkü orada yaptığım işle ülkemi temsil ediyorum. Süre almak ise gittiğimiz organizasyonlarda sıralama maçları değil de, önemli sayılabilecek, çeyrek final ve sonrasında görev verilmesidir. Bir de FIBA’da erkek takımlarının organizasyonlarda görev almadım, onu da istiyorum. Bir hedefim de sadece 2 kadın hakemin maç yönettiği Euroleague. Bunlardan biriyle konuştum. 5 maç aldığını söyledi. Bu güzel değil, antrenman oyuncusu gibi hissediyorsunuz kendinizi. Ben oraya gittiğimde hazır olmayı ve ciddi görevler almayı istiyorum.
Büyük organizasyonlarda görev alan ilk kadın hakem olmak nasıl duygu?
Öncelikle daha erken olan Avrupa Şampiyonası’na yoğunlaştım. Dünya Şampiyonası 19 yaş altı çünkü. Ben A klasmana yükseldiğimden beri kendime dikkat etmeye çalışıyorum, örnek olabileceğimi düşünüyorum. Alttan gelen kadın hakem sayısı artıyor çünkü.
Hakemler maçtan önce şu coach öfkelidir, şu oyuncu kandırır gibi konuşmalar yapar mı?
Bazı kıstaslarımız oluyor. Kendimizi motive etmek, konsantre olmak, yaşanabilecekleri önceden kestirerek önlemlerimizi almak için. Bu kesinlikle önyargı değil ama, yanlış anlaşılmasın. Bir oyuncu çok steps yapar diye konuşabiliriz, ama belki yaz döneminde o oyuncu çok iyi çalışıp hatasını gidermiştir. Dolayısıyla sadece dikkatimizi biraz daha artırırız bu durumlarda.
Özel olarak hazırlanacak
Yaz dönemindeki zorlu görevleri için özel olarak hazırlanacağını da anlatan Yalman, “Gazi Üniversitesi’nde Rahmetli Yaşar Sevim Hocamız’ın kızı Dr. Olga Sevim’den özel bir program aldım. Onun programını uygulayarak şampiyonalara hazırlanacağım. Günde 1.5 saat özel çalışma yapmam gerekecek. Çünkü sezon sonunda grafik aşağı iner ama benim o dönemde en yukarıya çıkmam gerekiyor” diye konuştu.
‘Hiç hakem izlememiştim’
Hakemleri basketbolda kamera arkasındaki çalışanlara benzeten Yalman, “Ben de hiç hakem izlememiştim. Sonuçta herkes oyuncuları izler. Ama çevremdeki insanlar tarafından takip edilmek, övgüler almak çok güzel. Özellikle de her zaman yanımda olan, oyunculuk dönemimde deplasman maçlarıma bile gelen ailemden... Annem gazetede bir haber çıkınca ağlayarak arıyor. Onların gurur duyduğunu bilmek, beni de mutlu ediyor” dedi.
2013 görev listesi
* Avrupa Kadınlar Basketbol Şampiyonası Finalleri (15-30 Haziran)
* U 20 Kadınlar Avrupa Şampiyonası Finalleri (04-14 Temmuz)
* U 19 Kadınlar Dünya Şampiyonası Finalleri (18-28 Temmuz)
* 2015 Kadınlar Avrupa Şampiyonası Elemeleri