18.05.2015 - 12:04 | Son Güncellenme:
Erken dönemde tedavi edilmezse topallama veya ayağın kısa kalması gibi ciddi kalıcı sakatlıklara neden olabilen kalça çıkığı Türkiye' de her 1000 canlı doğumdan 15’inde görülüyor. Bu orantüm dünyada izlenen ortalamaların üzerinde.Acıbadem Zekeriyaköy Tıp Merkezi Radyoloji Uzmanı Dr. Nilay Soydan Şahinoğlu, bunun en önemli nedeni olarak akraba evliliklerinin yanı sıra bebeklere “kundak yapma” alışkanlığı olduğuna dikkat çekerek,“Kalça çıkığını önlemek için bebeğinize asla kundak yapmayın. Ayrıca kalça hareketlerini kısıtlayacak dar giysiler giydirmekten de kaçının” diyor.
Kalça çıkığı sonradan da gelişebiliyor
Uyluk kemiğinin yuvarlak top kısmının, kalça kemiği içine oturduğu yuvanın bir kenarının doğumsal olarak gelişmemiş olması, “kalça çıkığı” olarak nitelendiriliyor. Eskiden bütün kalça çıkıklarının doğuştan var olduğu ve zamanla ilerlediği düşünülüyordu.
Bu nedenle hastalık Doğuştan Kalça Çıkığı olarak adlandırılırdı. Günümüzde kabul edilen görüş ise bebeklerin kalçalarında direkt çıkık ile doğmamış olabildikleri, top-yuva eklem sabitliğini düzenleyen eklem kapsülünün gevşekliğine bağlı olarak zamanla top ile yuvanın birbirinden değişik derecelerde uzaklaşabildiği yönünde. Dr. Nilay Soydan Şahinoğlu, bu nedenle Doğuştan Kalça Çıkığı teriminin, Gelişimsel Kalça Çıkığı veya Displazisi (gelişim yetersizliği) olarak değiştirildiğini belirtiyor.
En büyük risk, kundak yapmak
Doğumdan sonra yapılan bazı davranışlar, kalça gelişim yetersizliği bulunan çocuğun daha iyiye veya daha kötüye gitmesine yol açıyor. “Yapılan en büyük hatalardan biri ise toplumumuzun gelenekselleşmiş bir davranışı olan bebeği kundaklamaktır” diyen Dr. Nilay Soydan Şahinoğlu sözlerine şöyle devam ediyor:
”İşin garip tarafı, eskiden ve hala daha çok Anadolu'da yaygın olan bu davranışın, artık Batı'da da ilk aylarda bebeklerin sakinleşmesi için önerilmesi. Ancak bebeklerde bacakların sıkı ve dümdüz sarılması kalça ekleminde çıkığa eğilimi arttırıyor. Bu yüzden eğer kundak yapılacaksa bunun mutlaka kalçanın sıkı sarılmadığı, bacakların doğal olarak ayrık durmasına müsaade edecek olan yarım kundaklama olması gerekiyor”
Afrika’da görülmüyor, çünkü…
Dr.Nilay Soydan Şahinoğlu, kalça çıkığının Afrika'daki en ilkel kabilelerde neredeyse hiç görülmediğini belirterek, bunun nedenini şöyle anlatıyor: “Uzun araştırmalar sonucunda bundaki etkenin; mevsim şartları ve gelenekselleşmiş nedenlerden dolayı annelerin çocuklarını bacakları açık, kalça ve dizleri 90 derece kıvrık bir şekilde sırtlarına bağlayarak gezdirmeleri olduğu belirlenmiş. Zaten çocuk ortopedistlerinin tedavide kullandıkları cihazlar da aynı prensibe dayanıyor“
Paytak yürüyorsa, dikkat!
Kalça çıkığı yenidoğmuş ve çıkık derecesi fazla olmayan bebeklerde yürüyene kadar hiçbir belirti vermeyebiliyor. Genellikle rutin yapılan muayenede fark ediliyor. Ancak bazen yürüme öncesinde bacak kıvrımlarının sayı ve derinliğinde eşitsizlik olması, bacakların yanlara açılmasında sınırlama olması, dizler bükülü haldeyken önden bakıldığından dizlerin aynı seviyede olmaması gibi ailenin de fark edebileceği belirtiler olabiliyor.
Dr. Nilay Soydan Şahinoğlu, yanlara sendeleyerek yürümenin, kalça çıkığının ana belirtisini oluşturduğuna dikkat çekiyor (paytak yürüyüş).Bazen de yürümenin gecikmesi ve bir bacağın kısa olması gibi belirtiler de görülebiliyor.
Kalça ultrasonografisi çok önemli
Radyoloji Uzmanı Dr. Nilay Soydan Şahinoğlu, kalça çıkığı tanısı için öncelikle muayene ve bebeğin hikayesi gerektiğini belirterek şu bilgileri veriyor: “Muayene normal ise ve bebek risk grubunda değilse, ilk 3 ay, ayda bir kez kontrol muayenesi yapılıyor.
Risk grubundaki bebeklerde ise muayene normal bile olsa, yaşamın ilk 4-6. haftasında kalça ultrasonografisi ile inceleme yapılması çok önemli. Biz imkan varsa her bebeğin 4-6 hafta arasında rutin kalça ultrasonografi tetkikinin yaptırılması öneriyoruz”
İlk 6 ayda tedavi operasyondan kurtarıyor
Kalça çıkığında erken teşhis, tedavinin şeklini belirliyor. “Gelişimsel Kalça Displazisi tedavisi ilk 6 ay evde, 6 aydan sonra ameliyathanede oluyor''diyen Dr.Nilay Soydan Şahinoğlu sözlerine şöyle devam ediyor: “Eğer 1-6 aylık bir bebekte saptandıysa, Pavlik bandaj denilen, bebeğin kalçasını ve dizini 90 derece kıvırarak yana doğru açan bir bandaj kullanılıyor.
Bu şekilde çıkıklar, alçı veya operasyona gerek duyulmadan yüzde 85-90 arasında başarıyla tedavi edilebiliyor. Ancak 6 aydan sonra alçı ve yaklaşık 1 yaşından sonra ise bebeğin yaşına, önceki tedavilere olan yanıtına ve çıkık derecesine göre değişen ameliyat teknikleri uygulanıyor. 18 aydan sonra ciddi ameliyatlar gerekebiliyor”