Türkiye üzerine oyunlar oynanıyor.
Bu, “kesin.”
Ancak...
Tarih boyunca her devlete, her coğrafyada oyunlar tezgâhlandı.
İki örnek vereyim...
.......................
I. Dünya Savaşı İngiltere-Rusya-Fransa blokuna karşı Almanya-Avusturya bloku arasında yıllardır sürüyordu.
Cephe kilitlenmişti.
İki blok da savaşı noktalayacak kazanımlar elde edememişti.
“İngiltere-Fransa-Rusya” bloku için tek umut ABD’nin kendi yanlarında savaşa katılmasıydı.
Ama Başkan Wilson bu savaşa bulaşmak istemiyordu.
Ülkesini savaşın dışında tutabilmişti.
İkinci kez başkanlık seçimine de “Amerika’yı bu Avrupa savaşının dışında tutacağım” vaadiyle kazanmıştı.
Zaten kamuoyu da uzaktaki bir kıtada Amerikalı gençlerin savaşmasına ve ölmesine kesinlikle karşıydı.
Almanya “ABD’nin kendi güçleri karşısında karşı blokla omuz omuza savaşa girmesinin dengeyi tamamen bozacağının” farkındaydı.
Öyle bir tezgâh kurulmalıydı ki Amerika kendi kıtasından başını çıkaramasın.
.......................
Almanya Kayzeri Wilhelm’in beyin kurmayları şöyle bir formül geliştirdiler.
Washington’un başı güney komşusu Meksika ile dertteydi. Meksika’nın lideri başta Teksas olmak üzere ABD’nin güneyindeki her biri -neredeyse- Türkiye büyüklüğünde birkaç eyaletin kendilerine ait olduğu iddiasındaydı.
Almanya’nın ajanları, Meksika ajanları ve diplomatları aracılığıyla şu mesajı gönderdi.
“İstediğiniz eyaletleri ABD’den alabilmeniz için Almanya size silah ve para yardımı yapmaya hazırdır.”
Böylece...
“Güneyindeki Meksika’yla kapışırsa ABD’nin güçlerini oraya yoğunlaştıracağını ve Avrupa’daki savaştan uzak duracağını” düşünmüşlerdi.
.......................
Peki...
ABD’yi savaşa sokmak ve dengeyi bozmak amacında olan İngiltere-Rusya-Fransa bloku bunun farkında değil miydi?
İngiltere’nin daha o zamandan güçlü olan istihbarat ağı, Almanya’nın şifrelerini kırmış ve bu mesaja ulaşmıştı.
Aradıkları “kart” Almanya tarafından ellerine “yemeye hazır” lokma gibi sunulmuş oluyordu.
Bu harika asisti gole çevirmek zor olmadı.
Başkan Wilson’a danışmanı aracılığıyla “Almanya’nın Meksika’ya mesajı” ulaştırıldı.
Wilson öfkeden köpürdü.
Ama...
“ABD’yi Avrupa’daki savaşa sokmayacağım” vaadiyle ikinci kez başkan seçildiği için elleri bağlıydı.
Ama...
Bu mesaj Amerikan gazetelerinde yer alırsa işler değişirdi.
Amerikalılar öfke dalgaları halinde kabararak “Almanya’ya bir ders verilmesini” isteyeceklerdi.
Başta Teksas olmak üzere güney eyaletlerini Meksika’ya kaptırma tezgâhına sessiz kalamazlardı.
Başkan Wilson da çaresiz, “Almanya’ya ders vermek ve ABD’nin toprak bütünlüğünü korumak için Almanya’ya savaş ilan etmek zorunda kalır.”
Gerçekten de öyle oldu.
ABD 6 Nisan 1917 günü Almanya’ya savaş ilan etti.
........................
ABD üzerinden oyunu Almanya kurmuştu ama karşı oyunla kazanan İngiltere ve müttefikleri oldu.
Hangi saf bugün hâlâ dünyada, Ortadoğu’da ve Türkiye özelinde bakarsak bizim üzerimizde böyle oyunlar oynanmadığını düşünebilir?
........................
Bir sonraki yazımda, bahsettiğim ikinci örneği sunacağım.
Sonuç: PKK’yı ve IŞİD’i acaba birileri üstümüze sürerek Türkiye’ye kendi sınırları içinde uğraşması hesaplarında/tezgâhlarında olamaz mı?
........................
Bayram nedeniyle iki gün yazmıyorum.
Cuma günü bu köşede.
Bütün okuyucularımın, milletimizin bayramını kutluyorum.
