23.02.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:
Varlık Yayınlarından çıkan "Bütün Şiirleri" hep cebimde taşıdığım kitaplardan biriydi.Ortaokul sıralarında uzun süre ne yazdımsa, Orhan Veliye özenerek, öykünerek yazdım. Üçer, beşer, bilemedin onar dizelik izlenimler. Yalınlığın uzun çabalardan, çilelerden, deneylerden sonra elde edilebileceğini ise çok sonra anlayacaktım.* * *Orhan Veli denilince Garip... Garip denilince de Orhan Veliyle birlikte Oktay Rifat, Melih Cevdet Anday. Ayrılmaz üçlü. Sonradan ayrılsalar da ayrılmaz üçlü.Şimdi üç kitapla üçü de yan yana duruyor önümde. Adam Yayınlarının yeni dizisinde üç Memet Fuat seçmesi: Orhan Veliden "Sakın Şaşırma", Oktay Rifattan "Nara Benzerdin", Melih Cevdet Andaydan "Bir Sis Çanı Gecenin İçinde".* * *Şairlerin toplu şiirlerinin bir ya da iki ciltte yayımlanmasına bir diyeceğim yok. Ama tek tek kitapların tadı başka... Sözgelimi, Cemal Süreyanın "Üvercinka"sını ya da Metin Eloğlunun "Düdüklü Tencere"sini elime alınca aynı şiirler bile bana daha büyük keyif verecekmiş gibi geliyor. Attila İlhanın "Sisler Bulvarı", İlhan Berkin "Köroğlu"su... Nedenini tam bilemiyorum. İlk baskılarla, o şiirlerin yazıldığı dönemi yaşıyorum belki. Onları sanki ilk kez okumanın coşkusunu duyuyorum. Yazılmış bitmişliğin, kapanmışlığın, edebiyat tarihinde yerini almışlığın sakinliği olmuyor o kitaplarda. Keşke elden gelse de tıpkıbasımları yapılsa... Ama nerede? Bu halleriyle bile ne kadar ilgi gördükleri, ne kadar satıldıkları ortada. Okurumuzun büyük çoğunluğu "bestseller" yeni yazarları okumaktan çağdaş edebiyatımızın kaynaklarına pek vakit ayıramıyor. Kulaktan dolma bilgilerle, ansiklopedi maddeleriyle ya da antolojiden üç-beş satırla yetiniyor.* * *Adam Yayınlarının seçmeleri genç okura bu olanağı sağlıyor. Özenle, titizlikle hazırlanmış, her zaman saklanacak, cepte taşınacak ciltli kitaplar. Bir zamanlar üçüncü hamur kağıda bile hasret kalmış biz yaştakilerin inanamayacağı güzellikte.Orhan Veliye, Oktay Rifata, Melih Cevdete yaraşır güzellikte.Kitapların başında Memet Fuatın kısa birer giriş yazısı yer alıyor. Şairlere "aşina olmayanlar" için özlü birer sunuş.Seçmelerde de Memet Fuat adı bir güvence. Gelişigüzel birer derleme değil, sanatçıların şiir serüvenlerini yansıtan, onların nereden nereye vardıklarını gösteren birer belge sanki. Şairlerin ünlü şiirlerinin yanı sıra gölgede kalmış önemli yapıtlarını da içeriyor.* * *Bu kitapların, belirttiğim gibi, özellikle genç kuşaklara yararlı olacağını düşünüyorum. Melih Cevdetin iyi şair olduğunu "bir yerlerden duyanlar" ama sözgelimi "Troya Önünde Atlar"ı "okuyamamış" olanlar, "Bir Sis Çanı Gecenin İçinde" ile onu "tanıyabilir" ve kitapta yer almamış başka şiirleriyle de ilgilenebilirler. Üç kitap da, üç şair için güzel bir başlangıç olabilir.Kitaplar, şairleri tanıyanlar için bile değerli birer kaynak. Kısa yolculuklarda ya da bir ikindi yalnızlığında size değerli bir şairin eşlik etmesini istiyorsanız, birini atarsınız cebinize, içinizi ısıtırsınız. n Şiiri ilkokulda ezberlediğim manzumelerle, "Bugün 23 Nisan / Neşe doluyor insan"larla sevmeye başlamıştım. Ama şiirle ilk "ciddi" ilişkimi, birçok yaşıtım gibi, Orhan Veliyle kurdum diyebilirim. Dağlarcaların, Necatigillerin, Attila İlhanların ülkesine onun açtığı kapıdan girdim. Orhan Velinin karşı çıktığı şiiri bile o kapıdan girerek keşfettim.