Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kıbrıs Türk ve Rum liderleri Mustafa Akıncı ile Nikos Anastasiadis, İstanbul’daki “davet krizi”nden sonra, bugün Lefkoşa’da yeniden masaya oturuyorlar.
Böylece iki taraf arasında yaşanan gerginliğin ardından, aylardan beri devam eden müzakere süreci normal seyrine dönüyor.
“Davet krizi” diye anılan olay, geçen ay İstanbul’da yapılan Dünya İnsani Zirvesi sırasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın statüsü tanınmadığı için konferansta yer alamayan KKTC’nin lideri Akıncı’yı akşam resepsiyonuna şahsen davet etmesinden çıkmıştı. Buna sinirlenen Anastasiadis yemeğe gitmeyi reddetmiş ve o gece uçağına atlayıp ülkesine dönmüştü.
Rum lider daha önce kararlaştırılan Akıncı ile buluşmasını da iptal etmiş, bu da müzakere sürecinin askıya alınabileceği söylentilerine yol açmıştı.
Neyse ki araya BM ve ABD diplomatlarının da girmesiyle “kriz” yatıştırılmış ve bugünkü randevuyla sürecin devamı sağlanmıştır...
Seneye sarkabilir
Geçen hafta Lefkoşa’daki başkanlık konutunda, Kıbrıs temsilcimiz Sefa Karahasan ile birlikte görüştüğümüz Mustafa Akıncı’yı, çözüm arama çabalarında gene istekli ve kararlı buldum. Ama bu sürecin sonucu hakkında kendi deyişiyle daha “rezerve” yani temkinli davrandığı ve eskisi kadar iyimser görünmediği de açık.
Akıncı daha önceki görüşmelerimizde 2016’nın bir çözüm yılı olacağı konusunda bir hayli umutluydu. Başta anlaşmak için son tarih olarak mart düşünülüyordu. Daha sonra “sonbahar” hatta “yıl sonu” dendi. Akıncı bu kez son aşamanın 2017’ye sarkabileceğini söyledi.
Gene onun deyişiyle şimdiye kadar görüşmelerde önemli ilerlemeler kaydedildi. Gündemdeki 6 dosya’dan 4’ünün ana maddeleri üzerinde mutabakat sağlandı. Şimdi asıl zor ve çetrefil iki dosya kalıyor. (Türkiye’nin garantörlüğü ve güvenlik konusu gibi).
Bu arada kaydedilen önemli bir gelişme de güven artırıcı önlemlerle iki halkın yakınlaştırılmasıdır. Örneğin geçen perşembe, iki liderin önderliğinde, Kıbrıs Türk ve Rum öğrenci çocuklar ilk kez ortak bir etkinlik düzenlediler...
Desteğe devam
Buna karşılık çözüm arayışlarını zorlaştıran ve dolayısıyla umutları da zayıflatan olaylar oluyor. Örneğin iki tarafta da iç siyasetteki değişiklikler gibi. Kuzey’de bir hükümet değişikliği oldu, iktidardaki CTP çekilme zorunda kaldı, koalisyonun başına -DP ile- muhalefetteki UBP geçti... Güney’de ise parlamento seçimlerinde Anastasiadis’in partisi DİSİ ve koalisyon ortağı AKEL geriledi, “ret cephesi”ni oluşturan sağcılar güçlendi...
Şimdi çözüm konusunda Anastasiadis’in eli zorlaşıyor. Onun da müzakerelerde “şahinleşmesi”nden korkuluyor.
Akıncı için şimdilik böyle bir sıkıntı yok gibi. UBP bu aşamada Akıncı’ya destek oluyor. Ankara da öyle.
Çözüm için güçlü bir istek ve çaba gösteren Akıncı’nın bu yolda ilerleyebilmesi, her şeyden önce bu desteğin devamına bağlı...