Hilmi Özkök
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin 24. Genelkurmay Başkanı'dır. Askerlik kariyeriEğitim hayatına Turgutlu'da bulunan Namık Kemal ilkokulu'nda başladı. Daha sonra Bursa Işıklar Askeri Lisesi'nde öğrenim gördü. Özkök, 1959 yılında Kara Harp Okulu'nu birincilikle tamamlayıp, 1961 yılında da Topçu Okulu'ndan mezun oldu. Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı çeşitli topçu birliklerinde 1970 yılına kadar batarya subaylığı ve batarya komutanlığı yapan Hilmi Özkök, 1972'de Kara Harp Akademisi'nden mezun oldu. 1975 yılında NATO Savunma Kolejinden mezun olmuştur. Kurmay subay olarak; 15 nci Piyade Er Eğitim Tugayında Harekat ve Eğitim Şube Müdürlüğü, NATO Güneydoğu Avrupa Müttefik Kara Kuvvetleri Komutanlığı Özel Silahlar Şube Müdürlüğünde Karargâh Subaylığı, Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Karargâhı (SHAPE) Plan ve Prensipler Dairesinde Karargâh Subaylığı, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Plan ve Prensipler Başkanlığında Savunma Araştırma Şube Müdürlüğü, Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliğinde Özel Kalem Müdürlüğü ve Kara Harp Okulu Komutanlığında Öğrenci Alay Komutanlığı görevlerinde bulunmuştur. 1984 yılında Tuğgeneralliğe, 1988 yılında Tümgeneralliğe, 1992 yılında Korgeneralliğe, 1996 yılında da Orgeneralliğe terfi eden Orgeneral Özkök; Tuğgeneral rütbesi ile Genelkurmay Plan ve Harekat Daire Başkanlığı ve 70. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı, Tümgeneral rütbesi ile 28. Motorlu Piyade Tümen Komutanlığı ve Genelkurmay Personel Daire Başkanlığı, Korgeneral rütbesi ile NATO Türk Askeri Temsil Heyet Başkanlığı ve 7. Kolordu Komutanlığı, Orgeneral rütbesi ile NATO Güneydoğu Avrupa Müttefik Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Genelkurmay II. Başkanlığı, 1. Ordu Komutanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı görevlerinde bulunmuş ve 28 Ağustos 2002 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına atanmıştır. 7. Kolordu Komutanı iken 241 PKK'lının öldürüldüğü Atmaca Harekâtı'nı yönetti. Genelkurmay başkanlığı28 Ağustos 2002'de Genelkurmay başkanı olan Hilmi Özkök, 28 Ağustos 2006 günü emekli olarak görevini orgeneral Yaşar Büyükanıt'a devretti. Görev yaptığı 4 yıl boyunca, önceki genelkurmay başkanlarına nispeten sivil siyasete müdahale etmeyen bir görüntü çizdi. Bu tutumu bazı ulusalcı yazarlar tarafından eleştirildi. Özkök, haklarında yolsuzluk, emre itaatsizlikte ısrar gibi suçlamalar bulunan birçok general hakkında askerî savcılık tarafından soruşturma yapılmasına onay vererek önceki genelkurmay başkanlarına göre farklı bir tutum sergiledi. Ancak, Şemdinli olayı soruşturmasını yürüten savcı Ferhat Sarıkaya'nın Kara Kuvvetleri Komutanı Yaşar Büyükanıt hakkında yaptığı suç duyurusyla ilgili olarak soruşturma izni vermedi. 29 Mart 2007'de Nokta dergisinin yayınladığı dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek'e ait olduğu iddia edilen günlüklerde, 2003 ve 2004 yıllarında bazı kuvvet komutanları tarafından planlanan "Sarıkız", "Ayışığı", "Yakamoz" ve "Eldiven" adlı askeri darbeler'e karşı çıkarak Genelkurmay Başkanlığı sırasında, Türkiye'de demokratik rejimin devamını sağladığı iddia edilmiştir. Özkök; dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur ve 1. Ordu komutanı Hurşit Tolon'un Ergenekon soruşturmasında tutuklanmasından sonra verdiği bir demeçte darbe teşebbüsü iddiaları hakkında “Ne var ne de yok derim” açıklamasını yapmıştır. Yaklaşık bir yıl sonra Ergenekon soruşturması kapsamında tanık sıfatıyla bilgisine başvurulan Özkök, Ayışığı ve Yakamoz planlarından haberdar olduğunu Eldiven'i ve Cumhuriyet Çalışma Grubu'nu duymadığını belirtti. Özkök ifadesinde Ayışığı ve Yakamoz duyumunu aldığı dönemde Şener Eruygur'a bu yönde plan ve çalışma olup olmadığını sorduğunu, "Yok" cevabını alınca da buna rağmen sık sık rektörlerin, gazetecilerin Jandarma Genel Komutanlığı'na çağrılarak görüşülmesinin yanlış anlaşılacağını söyleyerek kendisini uyardığını söylemiştir. Bunun yanı sıra Chronicle dergisi, darbe planlarının yapıldığı günlerde Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'e yönelik suikast planlandığını iddia etmişti. Dergiye göre, 3 Şubat 2004'te gerçekleştirilmesi planlanan suikast, Özkök'ün kullandığı yol güzergâhını değiştirmesi ve alınan yoğun güvenlik önlemleriyle sonuçsuz kalmıştı. Özkök ise bu iddialar için "Benim konumumdaki kişilere karşı böyle girişimler olabilir. Güvenlikten sorumlu arkadaşlar önlemlerini alırlar. Çoğunlukla da komutana söylemezler bile. Tedirginlik yaratmamak için. O tarihlerde benim güzergâhım zaman zaman bir önlem olarak değiştirilirdi.'" dedi. Özkök'ün Genelkurmay başkanlığı döneminde zehirlenmekten korktuğu için Genelkurmay yemekhanesinde yemek yemediği ve yemeklerini evden getirdiği ve GATA'daki sağlık kontrollerine gitmediği iddiaları basında yer almıştı. Özkök, yemeklerinin evden getirdiğini doğrulamış, fakat karargâhtaki yağlı yemeklerin biraz ağır olacağı düşüncesiyle evde hazırlanan hafif gıdaları tükettiğini söylemişti. Kişisel yaşamı4 Ağustos 1940 tarihinde, Manisa'nın Turgutlu ilçesinde dünyaya geldi. Babası sıhhi tesisatçılık işiyle uğraşıyordu, annesini 3 yaşında iken kaybetmişti. İngilizce ve orta derecede Rusça bilen Özkök, 1967 yılında Turgutlu eşrafından Ali Moralıgil'in kızı olan fen bilgisi öğretmeni Özenç ile evlenmiş ve bu evliliklerinden Gürler ve Çağlar adında iki oğulları olmuştur. 2006'da Genelkurmay başkanı görevinde iken emekli olduktan sonra İzmir'e yerleşmiş ve halen burada yaşamını sürdürmektedir.