08.12.2019 - 15:40 | Son Güncellenme:
AA
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi'nin ev sahipliğinde, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve İslam Kalkınma Bankası iş birliğiyle bugün İstanbul'da başlayan İslam İşbirliği Teşkilatı Üst Düzey Kamu ve Özel Sektör Yatırım Konferansı'nın resmi açılışında konuşan Ermut, konferansın Türkiye için önemine işaret etti.
Etkinliğe verdiği destek için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür eden Ermut, 2003 yılına kadar, tüm tarihi boyunca 15 milyar dolar uluslararası doğrudan yatırım çekmiş olan Türkiye'nin, Erdoğan'ın liderliğinde son 16 yılda 210 milyar dolar yatırım çekmeyi başardığını söyledi.
Bu başarıya katkı sağlamak için çalışmaya devam ettiklerini belirten Ermut, şunları kaydetti:
"Gerek kamu tarafından gerekse özel sektör tarafından yapılan yatırımlar, sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın olmazsa olmaz şartları arasında yer almaktadır. Bu noktada, İİT üyelerinin ekonomik potansiyeli, mevcut durumlarının çok çok üstündedir. Diğer yandan, bu yatırımların istenilen düzeyde gerçekleşmesi için finansman koşullarının elverişli olması gerekmektedir.
Gerek özel bankalar gerekse İslam Kalkınma Bankası gibi uluslararası finans kurumları, bu anlamda önemli bir kaynak teşkil etmektedir. Ancak gelinen nokta bize şunu gösteriyor ki, sağlıklı ve sürdürülebilir finansman kaynağı olarak uluslararası doğrudan yatırımlar stratejik anlamda çok daha önemli hale gelmiştir. Dünyada her yıl ortalama 1,5 trilyon doların üzerinde uluslararası doğrudan yatırım gerçekleşmektedir. Maalesef İİT üyelerinin toplamının bu pastadan aldığı pay sadece yüzde 8 civarında."
"İİT ÜLKELERİN ARALARIN YAPTIKLARI DOĞRUDAN YATIRIMLAR DA İSTENİLEN SEVİYEDE DEĞİL"
Arda Ermut, İİT'ye mensup ülkelerin, kendi aralarında yaptıkları doğrudan yatırımların da istenilen seviyede olmadığını vurgulayarak, 2018 yılında teşkilat üyelerinin yurt dışında yaptıkları toplam doğrudan yatırımların yüzde 58'inin gelişmiş ülkelere gittiğini, sadece yüzde 29'unun teşkilat üyeleri arasında gerçekleştiğini bildirdi.
Ermut, potansiyelin bu rakamların çok üstünde olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bizler inanıyoruz ki, potansiyelimiz bunun çok çok üzerindedir. Gerek küresel doğrudan yatırımlardan hak ettiğimiz payı almak için gerekse İİT üyeleri arasında doğrudan yatırımları artırmak için yapılacak çok şey var. Bunların başında reformlar ve kurumsal kapasitenin artırılması gelmekte. Hem yatırımların önündeki engellerin ortadan kaldırılması için gerekli reformların yapılması hem de bu reformların başarılı olması ve istenilen sonuçları vermesi için yatırım ajansları başta olmak üzere tüm ilgili yapılarda kurumsal kapasitenin geliştirilmesi çok önemli.
Bugün gelişmiş ekonomiler dahil birçok ülke, küresel doğrudan yatırımlardan pay almak için kıyasıya rekabet etmekte. Ayrıca, tüm dünyada son yıllarda artan belirsizlikler sebebiyle küresel yatırımlarda önemli çalkantılar yaşanmakta ve bu durum rekabeti daha da artırmaktadır."
"YATIRIMCILAR AÇISINDAN ÜLKELERİN SUNDUĞU DEĞER SETİ ÖNEMLİ"
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Ermut, yatırımcılar açısından ülkelerin sunduğu değer setinin önemli olduğunu belirterek, "Bir ülkenin coğrafi konumu, makroekonomik dinamikleri ve demografik yapısı gibi unsurlardan oluşan bu değer setinin taşıdığı potansiyel, siyasi istikrarla birlikte hayata geçirilebilecek olan reformlar ve güçlendirilen kurumsal kapasite ile gerçekleştirilmiş olur. Türkiye'nin özelikle ekonomi alanında son 16 yıldaki tecrübesinin özeti olan bu formül, doğrudan yatırımlardaki muazzam artışın temelinde yatan vizyonu ortaya koymaktadır." dedi.
Ermut, 2018'de tüm dünyada küresel yatırımların yüzde 13 oranında azalırken, Türkiye'ye gelen yatırımların yüzde 12,6 artış gösterdiğini kaydetti. Bu rakamların, reform süreçlerindeki devamlılığın yatırım ortamındaki sürdürülebilirlik için taşıdığı önemin bir göstergesi olduğunu vurgulayan Ermut, şunları kaydetti:
"Kuşkusuz bugün burada temsil edilmekte olan tüm İslam ülkelerinin tecrübe paylaşımı ve istişare yoluyla doğrudan yatırımlardan daha fazla pay almalarına katkıda bulunmak bu toplantının en önemli hedefi. İİT üyeleri arasında yatırımların karşılıklı artırılmasının yolu ikili ve çok taraflı iş birliklerinden geçmektedir. Bu minvalde, hem İslam İşbirliği Teşkilatı hem de İslam Kalkınma Bankası'nın sağladığı katkılar çok büyük önem taşımakta. Bizler de her platformda, bu iki değerli kurumla iş birliği yapmayı son derece önemsiyoruz. İslam Kalkınma Bankası Grubu, yatırımların finansmanı ve güvencesi anlamında, Türkiye dahil birçok ülkede önemli katkılar sağlamaktadır. Umarız bu toplantı da böylesine bereketli iş birliği hikayelerinin oluştuğu, temellerinin atıldığı bir platform olur.